2

Besin Zehirlenmeleri


  • Oluşturulma Tarihi : 28.01.2018 06:58
  • Güncelleme Tarihi :

Son bir yılda ülkemizde çeşitli kurumlarda gözlenip maalesef kamuoyuna doyurucu bilgi verilmeden üstü kapatılmıştır.

“besin zehirlenmeleri” konusunda halkı aydınlatmak, bilgi sahibi yaparak bu konuda yeterli fikir sahibi yapmak başlıca amacımız olmalıdır. Özellikle yurtdışından ithal edilen etlerde gözlenen “e.coli -0157” bakteriyal buluşla ilgili bilgiyi de aktardıktan sonra yine temel bilgilerimizi gözden geçirip birlikte tartışalım istiyorum.

E.Coli bakterisinin “0157-H7” serotipi çocuklarda “Hemolitik Üremik Sendrom” (Böbrek yetmezliğine kadar giden bir tablo)erişkinlerde kanlı ishallere (Dizanteri benzeri) neden olan çok ciddi bir grubudur. Başlıca pişirilmemiş et ve et ürünleri,(köfte, hamburger v.b.) pastörize edilmemiş süt, elma suyu, elma şarabı, yumrulu sebzelerin(turp gibi)filizlerinden, hatta nehir sularından bulaşabilmektedir. Dolayısı ile bu tip bakteri ile kontamine olmuş(bulaşmış) etlerin en kısa zamanda imha edilmesi gerekmektedir. Gelelim asıl konumuza; Halk arasında “Gıda zehirlenmeleri, yiyecek veya besin zehirlenmeleri” olarak adlandırılan bu grup hastalıklar önemli halk sağlığı sorunudur. Doğrudan besinlerin kendisi (Mantar gibi), ya da besinler üzerinde üreyen mikroorganizmaların (genellikle bakterilerin) veya onların ürettikleri zehirlerin (toksinlerin) insan vücuduna girip hastalık oluşturması tablosu diye basitçe tanımlayabiliriz. Bu süreç genellikle gıda yendikten en geç 72 saat içinde oluşur.

Biz burada fazla ayrıntıya girmeden en çok görülen bakterilerle oluşan besin zehirlenmelerinden bahsedeceğiz. Bilindiği gibi bakteriler uygun sıcaklık, uygun pH, uygun nem ortamını buldukları anda onların sevdikleri besinlerde üreyip çoğalırlar. Bazıları ise üreyip çoğaldıkları gibi ortama zehirlerini de salarlar. Böylece alınacak besin bakterilerle kirlenmiş olur. Bu kirli(kontamine) besini alan kişide, mide barsak sistemine giren bakteri veya toksin miktarına bağlı olarak bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal, sıvı kaybına bağlı olarak halsizlik, yorgunluk, kırgınlık, baş dönmeleri ile bazen ateş de olabilir. Bazı bakterilerin zehiri (Havasız ortamda üreyen ve genellikle konserve yiyenlerde gözlenen anaerop bakterilerin oluşturduğu tablo) doğrudan sinir sistemini tutarak, nörolojik bulgulara (Felçlere) yol açabilir.

Başlıca besin zehirlenmeleri nelerdir?

*STAFİLOKOK BESİN ZEHİRLENMESİ: “Stafilokokus aureus” denen, irin yapan bakterinin saldığı toksinin (zehirin) besinlerle alınması ile oluşur. Alındıktan 1-6 saat içinde gelişip kısa zamanda düzelebilen bulantı kusma ile karakterize bir zehirlenmedir. Olguların üçte ikisinde ishal gelişir. Sıvı kaybı fazla ise ateş görülebilir. Genellikle salam, kremalı yiyecekler, mayonezli patates salatası, açıkta satılan köfteler v.b risk oluşturabilirler.

*SALMONELLA BESİN ZEHİRLENMESİ: Süt, et, yumurta gibi gıdalarla olan, tifo dışı salmonella bakterilerinin yaptığı zehirlenmedir. Genellikle kirli gıdalar alındıktan sonra ateş, ishal, bulantı, kusma karın ağrısı gözlenir. Dışkı tetkikinde lökositler ve az sayıda eritrositler gözlenebilir. Son zamanlarda tek bir merkezde üretilip geniş alanlara dağıtımı yapılan hayvansal gıdalar nedeniyle artış saptanmıştır.

*BACİLLUS CEREUS BESİN ZEHİRLENMESİ: Genellikle Çin lokantalarında pirincin kızartılmasından önce oda ısısında hafif haşlanıp, bekletilmesi sırasında, bu bakterinin toksinleri ile kirlenmesinden oluşur. Bulantı-kusma, bazı tiplerinde kramp tarzında karın ağrısı ile kendini gösterir.

*ENTEROTOKSİJENİK E.COLİ BESİN ZEHİRLENMESİ: Seyahat ishallerinin başlıca nedenlerinden biridir. Kirli gıda alındıktan 16-72 saat sonra gelişir. Kramp tarzında karın ağrısı ve ishal ön plandadır. Tablo 3-4 gün sonra düzelir.

*SİNİR SİSTEMİ BULGULARI İLE SEYREDEN BESİN ZEHİRLENMELERİ: Bunların başında BOTİLİZM gelir. Genellikle evde yapılan konserve yiyenlerde gözlenir. Buzdolabında saklanmamış yağda sarımsak da önemli bir risktir. Görme bozukluğu, ışıktan korkma, yutma güçlüğü, halsizlik, bulantı ve kusma başlıca bulgular olup, bazen solunum güçlüğü, kas zayıflığı, ağız kuruluğu, göz kapaklarında düşme, kan basıncı düşmeleri görülebilir. 85 derecede 5 dakika pişirmek veya kaynatmak toksini etkisiz hale getirir.

*MANTAR ZEHİRLENMESİ: Gelişi güzel denetimsiz yenen mantar türlerine bağlı çeşitli nörolojik tablolar oluştuğu gibi, sadece kusma ve ishal ile seyreden ya da ağır karaciğer ve böbrek yetmezliğine sebep olup ölümlere yol açan tipleri de vardır.

*BAL ZEHİRLENMESİ: Özellikle Karadeniz bölgesinde halk arasında deli bal olarak adlandırılan tiplerle olur. Baş dönmesi, kan basıncı düşmesi, bulantı kusma, görme bozukluğu ile kendini gösterir. Ölüm nadirdir.

SONUÇ VE YORUM: Burada başlıca besin zehirlenmelerinden bahsetmeye çalıştım. Yer darlığı nedeniyle ve kafa karışıklığı ve fazla ayrıntı olmasın diye anlatamadığım ( Birçok mikrop veya onların oluşturduğu toksinlerle olan) besin zehirlenmeleri vardır. Tanıda mikrobiyolojik testler yol göstericidir. Toplu zehirlenmeler medyayı da ilgilendirdiği için ülkemizde de devamlı gündeme gelmektedir. Geri kalmış ülke sorunu olmakla beraber ileri ülkelerde de görülebilir. Genel temizlik kurallarına uymak, gıdaları uygun ortamlarda depolamak, gıda denetimlerini sık yapmak, sağlık alt yapı sorunlarını çözmekle mesafe alırız düşündesindeyim. Ayrıca gıdaları iyice pişirmekle bazı besin zehirlenmelerinin önüne geçebiliriz Gıda zehirlenmesi tablosu gösteren kişi veya kişilerin olayı basit değerlendirmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurması gerekir. Gıda alırken(özellikle et) son derece titiz davranmalıyız. Özellikle güvenli olmayan yerleri sırf ucuz olsun diye seçmemeliyiz.

 

 

  

 

 

 

Besin Zehirlenmeleri
Dr. Mustafa Torun
Yazarımız Kim ?

Dr. Mustafa Torun