İltihaplı Romatizma Konusunda Ne Biliyoruz?-2


  • Oluşturulma Tarihi : 11.06.2025 08:44
  • Güncelleme Tarihi : 11.06.2025 08:44

▪️Risk Faktörleri ve Nedenler:

4. İltihaplı romatizmal hastalıkların ortaya çıkmasında genetik mi, çevresel mi daha baskın rol oynar?

İltihaplı romatizmal hastalıkların çoğu genetik olarak yatkın kişilerde, çevresel faktörlerin tetiği çekmesiyle bağışıklık sisteminin düzensiz bir şekilde ve vücudun kendisine karşı savaş verecek şekilde çalışmasıyla ortaya çıkar. Normalde bağışıklık sisteminin hücreleri ve diğer elemanları vücuttaki yapıları kendinden bilip onlara karşı bir reaksiyon vermez. Genetik ve çevresel etmenler hastalığın ortaya çıkışında birlikte rol alır. Genetik olarak yatkın olmayan bir kişi aynı çevresel etkenlere maruz kaldığında hastalık ortaya çıkmayacaktır. 

5. Kadınlarda romatizmal hastalıklar neden daha sık görülür? Hormonal faktörler nasıl etkili olur?

Hormonal faktörlerin özellikle östrojenin SLE başta olmak üzere bağ dokusu hastalıklarının ortaya çıkışında önemli bir rolü vardır. Bu hastalıkların kadınlarda daha sık görülmesi, lupusun özellikle doğurganlık çağındaki kadınlarda ortaya çıkması, Doğum kontrol hapları (OKS) kullanımının hastalığın ortaya çıkışını veya alevlenmesini tetiklemesi, yine gebelik sırasında hastalığın alevlenmesi, östrojenin etkisini ortaya koymaktadır. Ayrıca araştırmalar, kadınlardaki ikinci X kromozomunun da hastalıkların ortaya çıkışında rolü olabileceğini düşündürmektedir. 

6. Sigara, stres, enfeksiyonlar gibi dış etkenlerin bu hastalıkların tetiklenmesinde rolü var mıdır?

Kesinlikle vardır. Özellikle sigara ve enfeksiyonların rolü, Romatoit Artrit’te (RA) net olarak gösterilmiştir. Stres de tek başına etkili olmasa bile bağışıklık sisteminin çalışmasını etkileyerek hastalığın ortaya çıkışına katkıda bulunabilir. Sigaranın vücuttaki proteinlerin sitrüllenmesine yani değişik yapılanmasına neden olarak, bu proteinlerin bağışıklık sistemi tarafından yabancı olarak tanınmasına ve sonuçta vücudun kendisine karşı bağışıklık (immün) yanıtının gelişmesine neden olduğu net olarak bilinmektedir. Anti-CCP antikorlar bu şekilde ortaya çıkmakta ve hastalığın gelişmesine yol açmaktadır. Sigara aynı zamanda bu hastalıkların tedaviye kötü yanıt vermesi ile de ilişkilidir. Diş eti infeksiyonu geçirenlerde RA daha sık görülmektedir. Hava kirliliğinin, akciğer mikrobiyotasının da hastalığın ortaya çıkışında rolünün olduğuna inanılmaktadır. Ankilozan Spondilit’te (AS) bağırsak mikrobiyotasındaki mikroorganizmalar arasındaki dengenin bozulmasıyla ilişkili olarak bağışıklık siteminin tetiklenmesi sonucunda hastalığın ortaya çıktığı düşünülmektedir. AS ile birlikte SpA grubu içerisinde yer alan ReA, artritin ortaya çıkmasından önceki 1 ay içinde geçirilen üreme-boşaltım ve mide barsak sistemi (genitoüriner ve gastrointestinal) enfeksiyonları ile ilişkili olarak ortaya çıktığı bilinmektedir. Akut Romatizmal Ateş (ARA), streptokokların yaptığı boğaz infeksiyonundan sonra gelişir. Stresin fibromiyaljideki ağrıların ortaya çıkışında önemli bir rolü olduğu bilinmektedir. 
 

▪️Koruyucu Hekimlik ve Erken Tanı:

7. Koruyucu hekimlik açısından romatizmal hastalıklardan korunmak mümkün mü? Risk grubundaki bireyler için neler önerilir?

Tam olarak hastalık ortaya çıkışının engellenebileceğini söylemek mümkün olmayabilir. Sigara içilmemesi, hava kirliliğinin olmaması, besin hijyeninin sağlanması, bazı romatizmal hastalıkların ortaya çıkış riskini azaltacaktır. Özellikle sigara içilmemesi çok çok önemlidir. Sağlıklı beslenme, kilonun olmaması, düzenli egzersiz hastalık bulgularının ortaya çıkış riskini düşürebilir…

8. Erken tanı neden çok önemlidir? Erken dönemde hangi belirtiler uyarıcı olmalı?

Erken tanı ve tedavi özellikle RA ve GUT gibi hastalıklarda hastalıkların ilerlemesini ve deformitelerin ve sakatlığın ortaya çıkışını azaltacaktır. Erken dönemde eklemlerdeki ağrı veya şişlik, sabahları uzun süren tutukluk, birlikte halsizlik, yorgunluk, iştahsızlık, geceleri uykudan uyandıran bel ağrısı, sabahları omurgada tutukluk, ilk kalkışta topuklara basamama gibi belirti ve bulgular romatizmal hastalık başlangıcı konusunda uyarıcı olabilir.

9. Romatizmal hastalıklarda yanlış tanı oranı yüksek midir? Tanı sürecinde hangi testler ve görüntüleme yöntemleri kullanılıyor?

Romatizmal hastalıkların tanısı, özellikle ilk başlangıçta bazen zor olabilir. Hastalık bulguları yerine oturdukça tanı koymak daha kolaylaşır. Tanıda en önemli ipuçları hastanın öyküsünden elde edilir. Daha sonra fizik muayene yapılır ve düşünülen ön tanıya göre gerekli incelemeler istenir. İltihaplı romatizmal hastalık düşündüğümüz bütün hastalarda rutin kan testlerini istiyoruz. Bunlar arasında kan sayımı, karaciğer, böbrek testleri, tam idrar incelemesi yer alıyor. Ayrıca CRP ve sedimentasyon hızını gösteren testler iltihaplı /iltihaplı olmayan romatizma arasındaki ayırıcı tanıda işe yarıyor. Kan incelemeleri bu tür hastalıklarda ortaya çıkabilen kansızlığı, böbrek karaciğer gibi organların hastalıktan etkilenip etkilenmediği konusunda bize yardımcı oluyor. Değişik romatizmaları düşündüren immünolojik testlerimiz arasında RF, CCP, ANA gibi. Ancak bu testler her romatizmal hastalıkta pozitif olmayabilir. Bazen de romatizmal hastalık olmadığı halde pozitif olabilir. Tanı için radyolojik incelemeler yani direkt grafilerden, ultrason, BT ve MR gibi görüntüleme yöntemlerinden de faydalanıyoruz. Tanıyı; öykü, fizik muayene, laboratuar testleri ve görüntülemeleri sentezleyerek yani bulmacanın parçalarını tamamlayarak koyabiliyoruz…

İltihaplı Romatizma Konusunda Ne Biliyoruz?-2
Dr. Mustafa Torun
Yazarımız Kim ?

Dr. Mustafa Torun