2

Koruyucu kondom (kaput) hakkında ne biliyoruz?


  • Oluşturulma Tarihi : 20.12.2018 06:49
  • Güncelleme Tarihi :

1 Aralık Dünya AIDS Günü nedeni ile HIV/AIDS konusunu ayrıntılı anlattıktan sonra, haklı olarak korunmanın önemli yöntemlerinden biri olan koruyucu kondomu (Kaput, kılıf, prezervatif olarak bilinmektedir) anlatmamak olmazdı. Gelin bu konuyu da çekinmeden anlatmaya çalışalım. Biliyorsunuz “Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz” diye anlamlı bir ilkemiz olduğunu unutmayalım.
Üzerinde yeterince değinilmemiş bir konu, koruyucu kondom veya yaygın ismi ile prezervatif (kaput veya kılıf) kullanımı; cinsel yolla bulaşan hastalıklardan ve gebelikten korunmanın en basit ve ucuz yöntemidir. Prezervatif ya da diğer adlarıyla kondom, koruyucu kılıf; gebelik ya da CYBH (Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar)’a karşı cinsel ilişki esnasında kullanılan önleçdir. Kadınlar ve erkekler için ayrı ayrı çeşitleri vardır. En çok kullanılan çeşidi erkek prezervatifidir. Cinsel ilişkiden önce erkeğin sertleşmiş penisine takılır ve cinsel ilişki esnasında eşler arası her türlü madde geçişini ve sıvı aktarımını önler. Prezervatifler esneklik, dayanıklılık ve şekli yönleri ile pek çok ikincil işleve sahiptir. Lateks (Kauçuğun kükürtle işlemi sonucu elde edilen esnek madde) veya poliüretanlı kondomlar günümüzde en çok kullanılan prezervatiflerdir. Türkiye deki erkeklerin kondom kullanımı alışkanlığı nasıl arttırılabilir? Türk erkeğinin prezervatif kullanımını alışkanlık haline getirmek için kampanyalar düzenlenmesi gerektiğini belirtmek gerekir. Bunun için yaygın eğitim programları düzenlenebilir. Türkiye’de kondom kullanım oranı ne kadardır? Tahminen kullanım oranı yüzde 5 civarında olup, Avrupa’da bu oran yaklaşık yüzde 60 civarındadır. Türkiye bu oranla en düşük prezervatif kullanan ülkeler arasındadır. Türkiye deki erkekler neden kondomu sevememiştir? Bunu nasıl çözebiliriz? Türk erkeğinde, örf ve geleneklerin getirdiği baskılar egemen. Prezervatif kullanmak Türk erkeği tarafından ‘küçük düşme’, ‘ayıp’ gibi görülmektedir. Bu düşüncelere bir de ‘bana bir şey olmaz’ mantığı eklenmektedir. Tüm bu nedenlerden dolayı Türkiye’de prezervatif kullanımı yeterince gelişememiştir. Bu konuda Avrupa’nın oldukça gerisinde kalınmıştır. Bu konuda Türk erkeği adeta prezervatifi sevmedi desek yeridir. Türk erkeğine mutlaka prezervatif kullanımı alışkanlığı kazandırılmalıdır. Bunun için kampanyalar düzenlenmeli, eğitici programlar gerçekleştirilmelidir. Erkeklere ücretsiz olarak prezervatif dağıtımı yapılmalıdır.
Kondom veya prezervatif hangi hastalıkların geçişini önleyebilir?
Prezervatif başta AIDS olmak üzere “Cinsel yolla bulaşan hastalıkları” önler. Bel Soğukluğu, Frengi, Hepatit B ve C, Genital Herpes, HPV (İnsan Siğil Virüsü), Donovanosis, Genital Mantar Hastalığı, Uyuz, Genital Bit gibi Parazitozlar ve birçok hastalık insanlara cinsel yolla geçmektedir. Türkiye’de cinsel yolla bulaşan hastalıklar önemli sorun teşkil etmektedir Kapalı toplum olma özelliği nedeni ile üzerinde fazla durulmamaktadır. Prezervatif, bu hastalıkların insanlara geçmesini önlemektedir. Hastalıkların ciddiyetini göz önüne alırsak, prezervatif çok önemli bir görevi yerine getirmektedir. Prezervatifin cinsel yolla bulaşan hastalıkların önlenmesinde olduğu kadar gebeliği de önleyen önemli bir korunma aracı olduğunu vurgulamak gerekir.
Yorum ve öneri: Koruyucu kondom, kılıf veya bilinen yaygın ismi ile prezervatif cinsel yolla geçen yirmiye yakın hastalığı ve gebeliği önleyen önemli bir araçtır. Kapalı toplumlarda bunu anlatmak ve yazmak ne kadar zor olsa da, bu basit ve ucuz yöntemi her fırsatta toplumumuza benimsetmek, özellikle erkek egemen bir anlayışın yerleşik olduğu toplumumuzda erkeklerin davranışını değiştirmenin çok zor olduğunun bilincinde olarak önyargıları kaldırmak gerekir.Sağlık konularında konuşulamayan, ayıp sayılan üzerinde örtü olan sorunları çekinmeden biz toplum liderlerinin, yazarların,aydınların anlatması , toplumu bilgilendirme zamanı çoktan gelip geçmektedir. KORUYUCU ÖNLEMLERİ ANLATMAK BORCUMUZUN BORCU OLMALIDIR.

Koruyucu kondom (kaput) hakkında ne biliyoruz?
Dr. Mustafa Torun
Yazarımız Kim ?

Dr. Mustafa Torun