Türkiye Orta Doğululaşmakta mıdır? 2. Orta Doğu Kültürü


  • Oluşturulma Tarihi : 21.05.2020 07:23
  • Güncelleme Tarihi :
Türkiye Orta Doğululaşmakta mıdır? 2. Orta Doğu Kültürü yazının resmi

“Orta Doğululuk” olarak tarif edilebilecek bir durumun gerçekten var olduğu fikrini kabul etmekteyiz. Fakat bu kabul, Orta Doğululuğun ırksal bir özellik olmanın ötesinde kültürel bir olgu olduğu düşüncesine dayanmaktadır. Bu yazı dizisinde bahsedilecek Batılı ya da Orta Doğulu olma durumunun da kültürel bir farklılık olarak değerlendirildiği göz önünde bulundurulmalıdır. Ne var ki kültür bir üst yapı kurumudur ve üst yapıyı belirleyen de o toplumlardaki hâkim üretim ilişkileridir. Bu nedenle kültür, üretim ilişkilerinden ve bir diğer üst yapı kurumu olan idareden ayrı düşünülemez. Dünyanın farklı yerlerinde olduğu gibi Orta Doğu kültüründe bunların etkilerini görmek mümkündür.
Orta Doğu’da (özellikle Mezopotamya ve Mısır’da) temel besin olarak tahılın üretimi, depolanması, artı-ürünün yeniden dağıtımı gibi faaliyetler, merkezi otoritenin varlığını zorunlu kılmış veya güçlendirmiştir. Bu durum, geçmişte dünyada küçük topluluklar halinde yaşamın sürdüğü pek çok bölgenin aksine, Orta Doğu’da çok erken dönemlerden itibaren imparatorlukların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bu nedenle, Orta Doğu’nun ekonomisi, siyaseti, dini, toplumu, mimarisi, mutfağı, müziği, ailesi kısacası kültürü kent devletleri, küçük krallıklar veya cumhuriyetler gibi daha “yerel” yönetimler tarafından değil, devasa imparatorluklar tarafından şekillenmiştir. Yöneticinin hâkim olduğu topraklar ve elinde topladığı zenginlik kadar yöneticiyle halk arasındaki fark da muazzamdır. Halkın kendisine çok uzakta ve çok yukarıda bir yere konumlanmış olan yöneticiye hesap sorma, yöneticiler arasında tercih yapma veya yönetimi değiştirme alışkanlığı yoktur. Devletten beklentisi çok sınırlı olan halk, devletin malı olarak yine devlete hizmet eder. İnsanlarda yurttaş olmak ve eşit olmak gibi anlayışlar yerine tebaa olma anlayışı hâkimdir.
Orta Doğu, aslen geniş ve sınırları tartışmalı bir coğrafyadır. Önceki yazıda belirtilen kültürel özellikler bu büyük coğrafyanın her yerinde aynı şekilde gözlenmiyor. Yazıda söylenenler Mezopotamya’ya daha uygun düşüyor. Yani Fırat ve Dicle boyunca Antep’ten, Urfa’dan, Mardin’den itibaren güneye indiğinizde karşılaşacağınız muazzam tahıl üretim alanlarına, yani aslında insanı imparatorluğa muhtaç edecek kadar bereketsiz olan “Bereketli Hilal”e. Nil’in iki yakasına hapsolmuş Mısır’ın kültürü için de Mezopotamya’ya dair söylediklerimizin benzerini söylemek olası. Orta Doğu’nun diğer bölümleri ise pek çok benzer kültürel öğe barındırmasına ve kısmen aynı geçmişi paylaşmasına rağmen farklılıklara da sahip muhakkak. Kuzeye giderseniz, yani Toroslar ve Zagroslara doğru tırmanmaya başlarsanız karşılaşacağınız ve geçmişin kabilelerine, aşiretlerine dayanan kültür yapısı farklıdır. İyice güneyde, Arap Yarımadası’ndaki kervan ticareti rotalarını kontrol eden savaşçı çöl göçerlerinin oluşturduğu kültür ise daha farklıdır. Arabistan’ın alt ucundan Etiyopya’ya uzanan, oradan Afrika’ya yayılan diğer bir kültür de Orta Doğulu sayılabilir belki ama elbet farklar barındırır. İran ise binlerce yıllık kesintisiz kültüre sahip bambaşka bir dünyadır. Akdeniz kıyısına çıkarsanız; denizci, tüccar, kent devleti kökleriyle Levant’ı, Lübnan’ı; diğer Araplarla “ırksal” bağlarına rağmen Orta Doğu’da saymamak daha doğru olabilir belki. Tabi Orta Doğu imparatorluklarının kültürel yapısının sadece Mezopotamya’yla sınırlı kalmadığı, çok daha geniş bir coğrafyayı etkisi altına aldığı, bu etkinin kendi çağlarını çok aştığı da bir gerçektir. Sonuç olarak Orta Doğu denen bölge ve çevresinde Orta Doğululuk diye (kendi içinde farklılıklar da içeren) bir olgu var. Ancak tekrar etmekte fayda var: bu olgu, coğrafi sebeplerle ortaya çıkmış ve geçmişten günümüze ulaşmış kültürel bir durumdur. Yani ırksal bir özellik değildir. Orta Doğulu olmak bir kültürdür. Ve kültür bir alınyazısıdır. Eğitimle, politik çabayla, devrimle, inkılapla, kanunla falan da öyle kolay kolay değişmez.
 

Türkiye Orta Doğululaşmakta mıdır? 2. Orta Doğu Kültürü
Dr. Mustafa Torun
Yazarımız Kim ?

Dr. Mustafa Torun