Göç 32


  • Oluşturulma Tarihi : 14.09.2025 11:26
  • Güncelleme Tarihi : 14.09.2025 11:26

Arada bir uyuyan arkadaşlardan horlayan olunca Kendilerini hemen dürterek uyandırıp uyarıyorduk. Genellikle doğru dürüst uyuyamayanlar benim gibi politik nedenlerle ülkeyi terk edenlerdi. Kimileri hüküm giymiş kimileri henüz yargılanıyordu. dolayısı ile her zaman olduğu gibi burada da bu tür insanlar daha duyarlı ve sorumlulukla hareket ediyorlardı. İçinde bulunduğumuz araçta memleketin değişik yerlerinden değişik etnik gruba mensup farklı düşünce yapısına sahip insanlar vardı. Her birinin farklı birer hikayesi, kendine has dünyası ve her birinin apayrı hedefleri ile ulaşmak istediği amaçları vardı. Zorlu yolculuğumuz buraya kadar üç gece sürmüştü. Ve önümüzde henüz kat etmemiz gereken epey yol vardı. Bu sıkıntılı yolculuk başlayınca, birbirini tanımayan yolcular birbirlerini dikkatle incelemeye başlamış kimin nereli ve neci olabileceği ile ilgili tahminlerde bulunarak birbirlerine az da olsa kuşku ile bakıyorlardı.

Tır kasasındaki yarı karanlık ortamda, kimse diğerini doğru dürüst görme şansına sahip değildi. İnsanlar birbirini siluetlerinden tanımaya, seslerinden kim olduğunu çıkarmaya başlamış, giderek kokularından bile tanır olmuştu. Yolcuların az bir kısmı kimliğini gizlemeye gerek görmezken, çoğunluk adını ve memleketini gizlemiş farklı kod isimlere bürünmüştü. Bu durum bazıları için Avrupa’da kendilerine yeni bir hayat kurduktan, her türlü tehlikeden uzaklaşma yönünde öngörüyordu. Araç içerisindeki yolculuğumuz esnasında dışarıdan üzerimize dikkat çekmemek için mümkün oldukça kısık sesle konuşuyorduk. yolda elele geçmememiz için en büyük çabayı enver adındaki kader yolcusu arkadaşımız gösteriyor, bizi ve diğer Yolcuları sürekli uyarıyordu. gerçekten de bu kader  yolcusu arkadaşımızın yakalanmamamız yönünde ciddi katkıları oldu. oldukça hassas davrandigi gibi, bizleri de bu yönde sürekli uyardığı için bu duyarlılık bizde de oluştu. ( Devam edecek )

 

 

Göç 32
Veysi Aygün
Yazarımız Kim ?

Veysi Aygün