Göç 37


  • Oluşturulma Tarihi : 19.09.2025 09:12
  • Güncelleme Tarihi : 19.09.2025 09:12

Yolculuk esnasında, gelin adayı Şahize yoldaşımızın içinde bulunduğu özel koşullardan dolayı bir çoğumuz onunla ilgileniyorduk. Bayağı olumsuz yönde etkilenmişti. Geçirdiği sinir krizleri esnasında üzerindeki elbiseleri yırtmaya çalışıyor, kendinden geçiyor, çenesi kenetlenip ağzından köpükler geliyordu. Bu esnada üzerimizden çıkardığımız elbiseleri yelpaze gibi kullanarak kendisine serinlik sağlamaya çalışıyorduk. Bu ara baygınlık geçirdiğini fark ederek kendine suni bir solunum yapmaya çalıştım. Aynı anda irkilerek gözlerini açıp, “Ne yapıyorsun utanmaz” diyerek şiddetli bir tokatı yüzümde patlattı. Ben kendine, yanlış anlamamasını bunu senin sağlığından endişe ettiğim için müdahale ettiğimi söyledim. Bu izahattan sonra beni bir nebze de olsa anladığını sandım ki, o da başı önünde mahcup bir biçimde sessizliğe büründü. Araç kasasının içindeki diğer üç bayan yoldaşımız da Şahize gelini yalnız bırakmamaya gayret ediyorlardı. Şahize çevresini etraflıca süzdükten sonra, “Ben şimdi neredeyim, burada ne  işim var?” Galiba o kısa süreli baygınlık esnasında, hatırından çıkarmadığı köyü ile ilgili rüya görmüş olacak ki  “Ben şu anda köydeki evimdeydim. Ayrıca hayvanlarımı sağıyordum. Keşke o ortamdan uzaklaşmasaydım.” söz ederek mırıldanıyor, kendi  kendini teselli etmeye çalışıyordu. Bunun yanı sıra yana yakıla kolonya istiyordu. O esnada Nevzat kolonyayı Şahize‘ye uzattı. Şahize, kolonyayı hem içiyor hem başına döküyordu. Ben kolonyayı içmemesi için elinden aldıysam da, “Ver onu” diye bağırarak tekrar elimden aldı. Bu esnada “Ben ölmek istiyorum” diye bağırmayı da sürdürüyordu. Nevzat, “Kolonyayı ne diye ondan alıyorsun ver ne hali varsa görsün” dedi. Ben de, “ Vermem, kendisi için iyi olmaz” dediğimde Nevzat‘la kısa süreli bir tartışma yaşadık. Şahize’nin kolonyayı içmesine izin vermediğimiz bu tatsız tartışma kısa sürede son buldu. ( Devam edecek )

Göç 37
Veysi Aygün
Yazarımız Kim ?

Veysi Aygün