Bu seçenekleri kendi aramızda değerlendirirken, başka bir şık üzerinde yoğunlaştık. Amcamın oğlu ( İ… Yol ) adı altında uluslararası otobüs işletmeciliği yapmaktaydı. Bu otobüs işletmesinin bir bürosu da Prag’da bulunuyordu. Bu durumu arkadaşlara açıklayınca bayağı sevindiler. Ne yapılması gereği üzerinde durulurken, verilecek karara uymak isteyenlerle konteyneri tahliye edecektik. Böylece ormanlık alana geçip bizden birini Prag’daki otobüs bürosuna gönderecek, buraları bilen birinin gelip bizi ormanlık alandan almalarını sağlayacaktık. Daha sonra bir yolunu bulup güvenilir bir şekilde Almanya’ya ulaşmaya çalışacaktık. Bu çıkış yolu seçenekleri arasında bize en cazip geleni, Prag’a gitmek olmuştu.
İzzet; arkadaşların izin vermesi halinde bunu seve seve yapabileceğini söyledi. İzzetin başlıca görevi Prag’a ulaşıp amcamın oğluna haber vermek olacaktı. Bir çoğumuz bu yaklaşıma olumlu yaklaştı. Bu değerlendirmeleri yaptığımız esnada neredeyse gün ağarıyordu. Amacımız Şafak sökmeden konteynerden çıkmaktı. Şafağın aydınlanmasıyla, bu yönde karar kıldığımız seçenekten de vazgeçmek zorunda kaldık.
Tarih: 21 Haziran 1994. Yolculuğumuzun beşinci günü. Yolculuğun beşinci gününde beşinci ülke diye tanımladığımız Almanya’ya giriş yapacaktık. Park etmiş olduğumuz yerde güneş bayağı yükselmişti. yolculuğumuz’da geçirmiş olduğumuz sıkıntılı gecelerden farklı bir rahat gece geçirmiştik. Bu açıdan sabaha zinde bir şekilde girdik. Ancak ayakta durabileceğimiz bir zindelikti. Her birimiz yaşamakta olduğu sanal bir mutlulukla etrafta neler olup bittiğini anlamaya çalışıyordu. Parkta geçirmiş olduğumuz nispeten rahat bir gece sayesinde bulduğumuz moralle çoğumuz koyu muhabbete dalmıştı. Kendine görev ve sorumluluk yüklenen yol arkadaşları kendi görevleri yerine getirmek üzere iş başına geçti. Bu ara Enver: parmağını ağzının üstüne getirerek sessiz olunması ikazında bulundu. Tıpkı hastane duvarlarında asılı kepli hemşirenin fotoğrafta yaptığı sus uyarı emsali. Geldiğimiz noktada aramızdaki uyumu gayet güzel sağlamıştık. Artık herkes birbirinin huyuna alışmış yol boyunca uyumlu bir şekilde davranmaya gayret gösteriyordu. Zorlu yolculuğun tamamlanmasına, az bir süre kalmıştı. Önümüzde Çekoslovakya sınır kapısından ötede Almanya sınır noktasına giriş yapacaktık. (Devam edecek)