Buca’da Çöpler Birikti, Sabırlar Tükendi

İzmir’in en büyük ilçesi Buca’da işçiler paralarını alamadıklarını gerekçe göstererek 6 gündür iş edinmeme kararı aldı ve çalışmıyor. Bu karar İş Kanunu’nun 34. Maddesi uyarınca alınmış bir karar ve işçiler demokratik haklarını kullanıyor. 

Doğma büyüme Bucalı bir gazeteci olarak size sürece dair gözlemlerimi, bizatihi şahit olduğum şeyleri, şikayetleri, çarpıklıkları izah etmeye çalışacağım.

Öncelikle Buca’da başlayan iş bırakma eyleminin ardından ilçede felaket diye hitap edilebilecek bir görüntü kirliliği ile karşı karşıyayız. Kötü koku da cabası.

Bir uzmana bu durumu sordum. Çöplerin özellikle bu yaz döneminde toplanmamaya devam etmesi durumunda ilçeyi neler bekliyor diye, öğrendiğim bilgiler ise büyük bir tehlike altında olduğumuzu gösteriyor. Nitekim bunu bir gazeteci olarak haberleştirdim. Özetle bulaşıcı hastalıklar kapıda, ilçeyi yakın zamanda fareler basarsa şaşırmayın!

Sürecin başından beri vatandaşlarla konuşuyorum. Kötü kokudan o kadar mustarip bir halde ki Bucalı, bu sıcak yaz günlerinde penceresini açamayan insanlar var...

Bu durumdan en çok mağdur olan kesim ise esnaf. Dükkanının önünde çöp dağları oluşan esnaf şu anda hem belediyeye hem de işçilere karşı oldukça öfkeli. 

Hele ki fırın ve gıda ürünleri satan market, dükkan vb. gibi yerlerin önünde oluşan çöp dağları halk sağlığını tehdit eden ve esnafın ürünlerini tehlikeye atan bir durum haline geldi. 

Grevin ana nedeni ise işçilerin maaşlarını alamaması! Buca Belediye Başkanı Görkem Duman maaşların ödenmemesine gerekçe olarak SGK kesintileri ve geçmiş dönemden kalan borçları gösterdi. 

Konunun iki yönünü de irdelediğim zaman birincisi vergi toplama ayında olduğumuz için bu ay İller Bankası’ndan gelen paranın hiçbir şekilde kesintiye uğramadığı yönünde bir bilgiyle karşılaştım. Diğer yönünde ise Buca Belediye eski Başkanı Erhan Kılıç’ın açıklamalarını inceledim. O da belediyenin borcunu 2024 yılı bütçesi 3/1’ine düşürdüğünü beyan etti. Kendisini aradım ve bu konuyu net bir şekilde öğrenmek istedim ama polemik yaratmak istemediği için beyanat vermek istemedi.

Öte yandan Başkan Görkem Duman dün belediyenin üst düzey yöneticileri ile birlikte sahaya indi ve çöp topladı. Başkan, iki üç gün önce de belediye işçileri ile aile toplantısı yapıp sorunlarını dinlemişti. Peki bu durumda bir çelişki yok mu sizce de? İşçilerin grev kararını doğru mu buluyorsunuz yoksa işçileri haksız bulduğunuz için mi sokağa indiniz çöpleri topluyorsunuz?

Bu işçilerle sorun çözüldüğü zaman yine nasıl birlikte çalışabileceksiniz! Bence işçiyi karşınıza almaya gerek yok. Bu eylem İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan eylemle aynı değil. Burada insanlar aylardır doğru düzgün maaş alamıyor ve maddi açıdan bitik durumda. Büyükşehir’deki işçiler liyakatle alınmadığı için ve Türkiye şartlarında yüksek bir ücret talebi olduğu için tartışma yaratmıştı.

İnsan bir de sormadan edemiyor, işçilere ödenecek maaş yoksa bu ilçeye neyle hizmet edeceksiniz? Çünkü ne yazık ki ilçemiz köstebek yuvalarına dönmüş yollarla, trafik ve çevre düzenlemelerinin yetersiz olması vb. gibi sorunlarla çok ağır bir şekilde boğuşuyor. Başkanımız da bu durumu çok iyi biliyor ve eminim bunun için göreve talip oldu. 

Bugün ise krizde başka bir pencere daha açıldı ve Başkan Duman, işçilerden çalışmak isteyenlerin olduğunu fakat tehdit edildikleri için çalışmadıklarını söyledi. 

İşçilerin bu duruma yanıtı ise; “Tehdit edilen biziz. Bütçe doğru yönetilseydi maaşlar ödenirdi.” şeklinde oldu. 

Buradan Buca Belediye Başkanımızı sağ duyuya davet ediyorum. Biliyorum hizmet etmek istiyorsunuz, maddi açıdan zorlu günlerden geçiyor belediye ve bu krizi bir senedir kontrol altına almak için uğraşıyorsunuz ama ne yazık ki tüm bu sebepler işçilerle bu krizi yaşamanız için gerekçe değil. Bu işçiler maaş alamadıkları için çalışmıyor. Onları da anlamanız gerekiyor. Ne yazık ki kötü yönlendiriliyorsunuz. Etrafınızda, yakın çevrenizde olup size; “Aslanlar gibi arkanızdayız deyip” deyip, sizi yanlış yönlendirmek isteyen birçok insanın olduğunu duyuyorum. Buna asla fırsat vermeyin.

Siz işçinizle birlik olursanız, uzlaşı içinde olursanız, Buca’daki tüm kronik sorunları çözersiniz. Size bunu sokaktan, oy aldığınız kitleden iletiyorum. Bunun için de işçilerinizin alın terilerini alması gerekiyor. 

Sözün özü Buca çok kötü bir dönemden geçiyor. İlçemiz her geçen gün kan kaybediyor, hepimizin sağlığı tehlikede. Umarım bu sorun çözülür ya da CHP Genel Merkezi ve Genel Başkan Özgür Özel bu işe el atması gerekecek. 

Doğma büyüme Bucalı olan ve Buca’yı seven bir yurttaş olarak ne ben ne de ilçemizin güzel kadir şinas sakinleri bu sorunları çekmek zorunda değiliz. Tarafların anlaşmasını umuyor, bir gazeteci olarak konu hakkında takibimi sürdüreceğimi ve suçlu kimse kamuoyuna bildireceğimi beyan ediyorum.

Buca’da Çöpler Birikti, Sabırlar Tükendi