Bu hafta uzundur üzerinde düşündüğüm bir konu hakkında bir yazı oluşturmak istedim. Yazının muhatabı bana göre gelmiş geçmiş en iyi teknik direktörlerden bir tanesi.
Bulunduğu her ligde, ligi domine eden bir teknik adam Guardiola.
2008 yılında Barca’nın başına geçtiğinde Villenova ile geliştirdiği oyun sistemi, günümüz oyun sisteminin temel çıkış noktası oldu bence.
İlkin 2008 Avrupa Şampiyonası, sonra 2010 Dünya Kupası ve en sonunda 2012 Avrupa Şampiyonası Guardiola’nın sistemi ile oluşmuş İspanya milli takımını zirveye çıkardı.
Bence bu sistemin en çok ekmeğini de Almanlar yedi diyebiliriz. 2013 yılında Bayern Münih’in başına geçerek Alman futbolunu da dizayn etti. Bayern belki onunla Şampiyonlar Ligi’ni kazanamadı ama başarılı Alman futbol adamları onun sistemi üzerine geliştirdiği varyasyonlarla Alman futbolunu zirveye taşıdı desek abartmış olmayız.
2020’de Barcelona’yı 8-2 yenen Bayern Münih belki de bu misyonun en büyük tamamlayıcısı oldu. İspanyol sistemini daha ileriye taşıyarak İspanyolları yerle bir etmek anlamına geliyordu bu.
Guardiola’nın şansızlığı ise her dönem başına bela olacak bir takım ensesinde bulunması oldu. Bana göre en zayıf noktası stres yönetimi olan Guardiola’yı bu durum hep çok etkiledi.
Barca’nın başındayken Morinho’nun Real’i, Bayern’in başındayken kısmen Dortmund ve M. City’nin başındayken Kloop’un sansasyonel takımı Liverpool…
Oyun sistemi o kadar etkiliydi ki stres yönetimi zayıf olsa da girdiği mücadelelerin çoğundan galip çıkmayı başarıyordu Pep.
Fakat bu yıl benim dikkatimi çeken ise onu buraya kadar taşıyan güçlü oyun sistemine kendisinin bu yıl son haftalarda sadık kalamaması oldu.
Makine gibi işleyen bir sistem yaratıp da duygusal kararlar almak muazzam bir çelişki. Ve küçük detayların sonucu belirlediği bir organizasyonda çelişkilere dikkat etmek daha da önemli.
Daha somut olmak gerekirse; oyuncuları ile muazzam iyi ilişkiler kuran Guardiola, bence Real Madrid ve önceki birkaç maçta duygusal davrandı ve bunun bedelini ağır ödedi.
O geceye dönecek olursak; biz televizyondan Fernandinho’nun son dakilalarda oyundan düştüğünü, sol kanatta Cancelo’nun S.O.S verdiğini görebiliyorduk ama Guardiola müdahale etmedi.
Bunu sadece bir maça özel gözlemlemedim.
Guardiola’nın bu sezonki maçlarına bakacak olursanız, M. City son dakikaları çok iyi oynayamıyordu.
Bunu da dikkate alması gerekiyordu Pep’in.
Bunun en büyük sebebi ise saydığım sebepler; bence çok duygusal bakıyor, stres yönetimi diğer üst klasman hocalara göre daha geride ve son dakikalar da heyecanı bazı şeyleri görmesine engel oluyor.
Pardon da bunları söyleyen sen kimsin diyenler de olabilir, ben sadece iyi bir futbol gözlemcisiyim.
Bana göre gerçekler bunlar. Yoksa Guardiola’yı eleştirmek ne haddimize…
