Kornaya değil frene bas

E. ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER

Tanzer Kantık, 40 yaşında. İzmir’de özel bir şirkette endüstriyel tasarımcı olarak çalışıyor. Aynı zamanda bir bisiklet tutkunu. Her gün trafikte ölümle burun buruna gelen bisikletlilerin yaşadığı sorunlardan bahsediyor, güvenli ulaşım hakkını savunuyor. Geçen sene bisikletle Kemalpaşa’daki işyerine gitmeye çalışan arkadaşı, Ankara Asfaltı yolunda kamyonun altında kalarak hayatını kaybetti. Olayın ardından trafikte yaşanan bisikletli ölümlerine dikkat çekmek için “Kornaya değil frene bas” yazılı plakalar hazırladı. Bisikletinin arkasına yerleştirdiği plakayla trafiğe çıktı, arkasından gelen sürücüleri sessiz ama etkili bir şekilde uyardı. Tasarımını kendi yaptığı plakalar ilgi görünce belirli sayıda kitap karşılığında diğer bisikletlilere dağıtmaya başladı. Öyle ki internet üzerinden ulaşarak şehir dışından bile plaka isteyenler oldu. Eline geçen kitapları ise çeşitli kütüphane ve kitap kampanyalarına bağışladı. Tanzer’in hedefi yaklaşık on bin plaka bastırıp çeşitli illerdeki bisikletlilere ulaştırarak ölümlerin önüne geçebilmek için sürücülere ve çevreye mesaj vermek.

İLK KENDİME YAPTIM

Trafikte bisikletle giderken sürücülere ve çevreye mesaj vermek için plaka yapmaya başladığını belirten Tanzer Kantık, “Onur Gezer diye bisikletli bir arkadaşımız vardı. Bizimle turlara gelirdi. Kemalpaşa’da çalışıyordu. İşe bisikletle gidip geliyordu. Ankara asfaltında kamyonun altında kalarak hayatını kaybetti. Yaşanan bisikletli ölümlerine dikkat çekmek istedim. İlk olarak kendime bir plaka yaptım. Sürücülere mesaj vermek adına ‘Kornaya değil frene bas’ sloganı aklıma geldi. Trafik kanununda yolun yakınında ayrı bir bisiklet yolu yoksa bisiklet sağ şeridi kullanabilir hatta iki bisikletli sağ şeritte yan yana sürebilir. Ama bizim ülkemizde otomobil sürücüleri, bisikletlilere hatta motosikletlilere dahi tahammül edemezler. Hemen yanaşıp kornaya basmaya çalışırlar. Bisikletlilerin sürüş hakkına vurgu yapmak için bir plaka yaptım. Diğer bisikletli arkadaşlar görünce onlar da istediler” dedi.

KİTAP KARŞILIĞINDA DAĞITIYOR

Endüstriyel tasarımcı olan Kantık, plakaların tasarımını ve baskısını kendinin yaptığını dile getirerek, “Gören arkadaşlar, ‘Kaç para’ diye sormaya başladı. Aslında yapıp satayım diye düşünmemiştim. Farkındalık yaratabilmek için yapıyorum. Sonra belirli sayıda kitap karşılığında isteyenlere plaka vermeye başladım. Sosyal medya üzerinden duyurusunu yaptım. Şehir dışından da isteyenler oldu. Diyarbakır, Antalya, Konya, Ankara ve Kocaeli’ne gönderdim bu plakalardan. Verdiğim plakalar karşılığında çok sayıda kitap topladım. Topladığım kitapları ise kütüphane kurulması için başlatılan kampanyalara ya da ihtiyacı olan okullara bağışladım. Bisiklet kullanımı açısından Türkiye, dünyada iyi bir yerde değil ama İzmir, her ne kadar şikayet etsek de dışarıdan baktığımızda büyükşehirler arasında iyi bir yerde. Çok basit ve ufak dokunuşlarla daha iyi yerlere gelebilir. Devasa bir beklentimiz yok şartların iyileştirilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

DOĞRU DAVRANIŞA ÇAĞIRIYOR

Plakayı kullanan bisiklet kullanıcılarının trafikte daha az sorun yaşadığını aktaran Kantık, “Birçok yere yağmur, çamur fark etmeksizin bisikletle gidip geliyorum. Plakayı kullanan arkadaşlardan çok olumlu geri dönüşler alıyorum. Örneğin Karşıyaka’da trafikte ilerleyen arkadaşımıza bir araba yaklaşarak, ‘Plaka güzelmiş’ demiş. Yine bir arkadaşımıza, ‘Plakayı nereden aldın’ diye soranlar olmuş. Motosikletliler de çok ilgililer. Benden almayıp görüp kendi yapanlar da var. İşe bisikletle giden başka bir arkadaşımız da plakayı taktıktan sonra sorun yaşamadığını söyleyerek, ‘Korna sesi duymuyorum artık’ dedi. 10 bin tane bastırıp Türkiye’de birçok ile bu plakalardan göndermek istiyorum. Diğer şehirlerde de plakanın kullanılması ve sürücülere bir mesaj vermesini istiyorum. Sert köşeli bir mesaj değil, sürücüleri doğru bir davranışa çağırıyor” ifadelerini kullandı.