- Eğitim
- 17.04.2025 16:48
Çocukların sosyal yaşamlarını canlı tutabilmek için sık sık etkinlikler düzenlediklerini belirten Çakabey İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Mazlum Şen, bu aktivitelerin çocukları daha mutlu ve başarılı bireyler haline getirdiğini söyledi
NİLGÜN TAZE
2012-2013 eğitim yıllarında İmam Hatip Ortaokuluna dönüştürülen Çakabey Ortaokulu velilerden yoğun ilgi görüyor. SİT alanı içinde bulunduğu için istenilen fiziki değişimlerin gerçekleştirilemediği okulda sabah ve öğleden sonra olmak üzere ikili eğitim yapılıyor. 722 öğrencinin bulunduğu okulda 54 öğretmen eğitim verirken iki rehber öğretmen de gelişimlerinde sorun yaşayan çocuklara süreçlerini rahat atlatabilmeleri için yardımcı oluyor.
Rehberlik çalışmalarını özverili bir şekilde gerçekleştirilerek çocukların sıkıntılarına çözüm bulmaya çalıştıklarını belirten Çakabey İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Mazlum Şen, Bugüne kadar çok değişik okullarda çalıştım. Okulumuz imam hatip okulu statüsünde olduğu için veli ve öğrencilerimizin eğitime bakışı çok sıcak. Bu sıcaklık ve ilgi en küçüğümüzden en büyüğümüze kadar birbirimize sevgi ve saygı çerçevesinde davranmamıza neden oluyor. Zaman zaman çocukluğun getirdiği bazı koşturmaca, itip kakma gibi küçük davranışlar görsek de kısa zamanda bunları da bertaraf edebiliyoruz. Çocuklarımız çok saygılı ve başarılı öğrenci sayımızda gün geçtikçe artıyor dedi.
FARKLI VELİ PORTFÖYÜ
Bugüne kadar çok farklı statülere ve veli portföyüne sahip okullarda görev yaptığını belirten Şen, şunları söyledi: Ekonomik seviyesi üst seviyede olan ve tam tersi varoş olarak tabir edilen semtlerde çalıştım. Hangi kesimden olurlarsa olsunlar velilerimizle her zaman iyi anlaşıyordum ve onlarla konuştuğumda her zaman bana karşı çok saygılı davrandılar. Velilerin gözünde güvenilen bireyler olduğumuzu ve saygı duyulan bir mesleğin içinde olduğumuzu bize hissettiriyorlar. Çocukları ile ilgili küçük bir problemde olsa çağırdığımız zaman bizi dinliyor ve söylediklerimizi uygulamaya çalışıyorlar. Velilerimizden bu güne kadar biz eğitimcilere karşı olumsuz bir davranışla karşılaşmadım.
ANNE BABA ROLLERİ
Düzenlenilen veli seminerlerine katılımın beklenilen seviyede olduğunu ve Çocuk Eğitiminde Anne Baba Rolleri Projesi kapsamında hazırlanan eğitimlere velilerin yoğun ilgi gösterdiğini açıklayan Şen, Ergenlik dönemi ve sorunları ile verimli ders çalışma yöntemleri ile ilgili hem öğrencilerimize hem de ailelerine eğitimler veriyoruz. Bunun yanı sıra EBA tanıtımı ve güvenli internet kullanımı da verdiğimiz seminerler arasında yer alıyor. Velilerimizin katılımı güzeldi ve seminer çıkışı her birine bir şeyler öğrenip öğrenmediklerini sordum. Hepsi ağız birliği yapmış gibi çok memnun olduklarını ve bilmedikleri teknikleri öğrendiklerini söylediler. Aldığım bu olumlu geri dönüşümlerden sonra alanında uzman olmuş eğitimcilerden destek alarak bu seminerleri artırma kararı aldım. Dokuz Eylül Üniversitemiz bize çok yakın ve eminim ki istememiz durumunda öğretim görevlilerimiz seve seve okulumuza eğitim seminerleri vermeye geleceklerdir. Bu sene verimliydik ancak gelecek sene bu konuda daha kapsamlı çalışmalar yapmayı planlıyorum açıklamasını yaptı.
OKULLAR HAYAT OLSUN
Okullar Hayat Olsun Projesi kapsamında yer aldıklarını, folklor, güreş, ilahi korosu gibi birçok alanda sosyal hayatı canlı tutmaya çalıştıklarını ifade eden Şen, velilere yönelik ise el sanatları eğitimi verdiklerini açıklayarak şu bilgileri verdi: Okulumuza sadece çevremizden değil Bucanın çok uzak bölgelerinden öğrencilerimizde geliyor. Bu nedenden dolayı açtığımız kurslara bazı aileler evleri çok uzak olduğu için katılamayabiliyorlar. İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz Arapça dersleri açtı ve bu kurslara okul olarak ev sahipliği yaptık. İstenilen dallarda eğitim almak normalde ekonomik olarak külfet olurken halk eğitimin açtığı kurslara hiçbir ücret ödemek zorunda kalınmıyor.
TEKNOLOJİYE UYUM
Bilgi ve bunun ürünü olan teknolojinin gelişmesiyle dünyanın giderek küçülüp bütünleşirken, Türkiyenin de bu yeni gelişmelere ayak uydurmaya çalıştığını belirten Şen, Bunun yanı sıra toplumsal ve ekonomik kalkınma hedeflerine ulaşılması, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemalin milletimize gösterdiği vizyon olarak Çağdaş medeniyetlerin üstüne çıkmak çabalarının hedefe ulaşmasının yolu eğitimden geçmektedir. İyi planlanmış bir eğitim yuvası, bireylerin gelişmesi ve sosyalleşmesinin itici gücü olduğu gibi kendine yeten, kendini geliştirmek için araştıran, sağlıklı ve mutlu insanların oluşturacağı bağımsız, güvenilir ve mutlu bir toplum olmanın da ilk şartıdır. Bu bakımdan planlanmış ve hedefler koymuş bir eğitim hizmeti toplumumuz için büyük bir önem taşımaktadır. İdeal yaratmak istiyorsak, öğüt vermekten vazgeçip örnek olmalıyız ifadelerini kullandı.
YAŞAM BOYU MUTLULUK
Çocukları yaşam boyu başarılı ve mutlu kılmak için sunulacak eğitim hizmetlerinin önce çocukların kendi gereksinimlerine daha sonra da toplumsal gelişmenin gereklerine cevap vermesi gerektiğini vurgulayan Şen, sözlerine şöyle devam etti: Bu amaçla, kendisiyle barışık, toplumla barışık, saygılı ve başarılı bireyler yetiştirmeyi kendimize ilke edinmeliyiz. Bizim için eğitimde süreklilik önemlidir. Çünkü Taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir. Bu Stratejik Planla çerçevesi çizilen ve 2005 yılından bu yana çalışmaları yürütülen, öğrenci başarısının artırılması, öğretmenlerin mesleki verimliliğinin yükseltilmesi ve velinin okulu içselleştirmesi çalışmaları temelde insan kaynaklarını geliştirme yaklaşımını benimsemektir. Elinizdeki bu stratejik plan okulumuzda uygulanacak yeniliklerin sağlıklı sonuçlar verebilmesi, öncelikle bu okulda görev yapan tüm personelin sorumluluk ve özverisini ve okul velilerinin gönüllü desteklerini gerektirmektedir. Veliler, okulumuz için vazgeçilmez bir destektir. Bütün bu güzel fikirlerin ve yeniliklerin yüreklilik ve sabırla yaşama geçirilebileceği düşüncesinden hareketle bu çalışmalarda yer alan ve alacak olan herkese başarılar diler, saygılarımı sunarım.
OKULUMUZUN TARİHÇESİ
Yabancı uyrukluların sayfiye yeri olan beldemiz 1918 yılından önce Rum, İtalyan gibi azınlıkların yerleşim alanı idi. Bu nedenle yörede yabancıların okulları bulunuyordu.Kurtuluş Savaşı sonunda azınlıkların gitmesi nedeniyle Türkler yöreye yerleşmeye başladılar. Zamanın maarif müdürü okul ihtiyacını görerek, Dokuz Çeşmeler semtinde 1922 yılında Buca Muhtelif İptidai Mektebi adında ilkokulu açmıştır. Bucada açılan birinci okul olması nedeniyle 1928 yılında okulun adı 1. okul olup, yeni harflerle öğretime başlamıştır. Türklerin çoğalmasıyla okul ihtiyaca cevap vermemeye başladığından, okulumuz bugünkü yerine, 1867 yılı yapımı (İtalyanlara ait) Kız Rahibe Okuluna 1937de taşınıp Çakabey adını almıştır. 1968 yılında H şeklindeki binanın doğu kısmı yıkılarak yeni yani şimdiki 10 derslikli bina yapılmış, batı bölümündeki bina da kullanılmaz durumda olduğu için 1989 yılında yıkılmıştır. Okulumuzda 1968 yılında Özel Eğitim, 1976-1978 yılları arasında anasınıfı ile sağır ve dilsizler sınıfı açılmış, sağır ve dilsizler sınıfı iki yıl eğitim öğretim verip kapanmıştır. 4306 sayılı yasa ile 1997-1998 öğretim yılında ilköğretime dönüştürülen okulumuzda derslik ve bölüm ihtiyacı duyulduğundan ek derslik ihtiyacı için başvurulmuş, devlet imkanları ile ihale sonuca Aralık 1999 tarihinde başlanıp Haziran 2000 tarihinde 6 derslikli ek bina 200-2001 öğretim yılı başında hizmete girmiştir. Ek binanın hizmete girmesi ile öncelikle anasınıfı bu binaya taşınarak müstakil tuvaletli daha çağdaş bir görünüm kazanarak yeni baştan düzenlenmiş, eski anasınıfı özel eğitim sınıfı olarak kullanılmaya başlanmıştır. 6 derslikli olan ek binada 1., 2. ve 3. sınıflar eğitim görmektedir. Müdür odası ve arşiv ek bina da yer almaktadır. Ek binanın faaliyete geçmesi ile laboratuar, spor odası, rehberlik servisi, teknoloji sınıfı, öğretmenler odası, soyunma odası, kitaplık kazandırılan bölümler arasındadır. Sınıf mevcutlarının 30- 35 kişi ile sınırlandırılması hedefimize ulaşılmıştır.
ERGENLİK DÖNEMİ
Ergen her şeyden önce anlaşılma ve değer görme duygusunu yaşamalıdır. Bu nedenle ebeveynin bu duyguları yaşatma adına söz ve davranışları konusunda hassas olması gerekir aksi takdirde ergen bu duygularını tatmin adına farklı çevrelere ihtiyaç duyacaktır. Ergenle fikir alışverişleri yapılmalı; ergen aile konuları dışında tutulmamalıdır. Çeşitli sorun ve konularda ergen objektif bir biçimde saygıyla dinlenmeli ve ortak paydalar bulunmaya çalışılmalıdır. Nasihatler genellikle işe yaramaz sadece ergenin o an ebeveyni dinlemesini sağlar uzun vadede çözüm değildir. Ergenin arkadaşları eleştirilmemeli ebeveyn bu konuda ergenin arkadaşlarını tanıma yoluna gitmeli ve bunu çocuğuna hissettirmelidir Akabinde şayet hoş olmayan bir durum varsa bu ergenle paylaşılabilir fakat tanımadan eleştirmek ergenin ebeveynini haksız bulmasından başka bir işe yaramaz. Sevgi ile davranmalı ve evdeki genel ortamın gergin olmamasına dikkat edilmelidir. Ergenlik dönemi çatışmalı ve gergin geçiyorsa bir uzmandan destek alınmalıdır.
AİLEYE DÜŞEN GÖREVLER
Ergenlik döneminde önemli ruhsal gerilimler ve sorunlar ortaya çıkabilir. Ergenlik döneminde bulunan çocuklar kendilerini tanıma yolunda büyük bir çaba harcayarak bir takım sorulara cevap bulmaya çalışırlar "Ben kimim?", "Nelerden hoşlanırım?" , "Gücüm ve yeteneklerim nedir?", "Neleri yapamam neleri yapabilirim? Gelecekte ne olacağım? gibi sorular onların kafasını sürekli meşgul etmektedir. Bu anlamda ergenlik dönemi, ergenin kendini ilk kez tanımladığı ve kimliğine kavuştuğu bir dönemdir. Bu dönemde hem aile hem okul olarak çocuklarımızın ihtiyaçlarını doğru tespit edebilmeli ve onların bu hassas dönemi en sağlıklı şekilde geçirebilmeleri için onlara destek olmalıyız. Her genç bu dönemde az veya çok bocalama geçirir. Bu bocalama dönemi gencin göreceği ilgi ve desteğe göre kısa veya uzun sürebilir. Gencin bocalama dönemini hasarsız geçirebilmesi için ana, baba ve öğretmenlere birçok görev düşer. Aileler ergenin sorunları konusunda bilgilendirilmelidir. Ergenin, bu dönemde doğru bilgileneceği, kolayca sorunlarını tartışabileceği güvenilir bir çevreye ihtiyacı vardır. Bu aşamada uyumlu bir grup arkadaşlığı ile karşı cinsten kişilerle dengeli ve uyumlu arkadaşlıklar kurmak çok önemlidir. Dengeli ve uyumlu grup arkadaşlığı ile aynı şekilde karşı cinslerle yapılan arkadaşlık ergenlik dönemindeki bocalamayı en aza indirir.