Türkiye’de öncü çalışmalara imza atıyor

Türk Halk Oyunları Müzesi, köklü bir geçmişe ve zengin çeşitliliğe sahip Türkiye’deki geleneksel dans kültürünü tarihi ve sosyal boyutuyla tanıtıyor. Halk Oyunları Müzesi Türkiye’de açılan ilk dans müzesi.

Müzenin açılışında büyük emeği bulunan Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuarı Müdürü Prof.Dr. Mehmet Öcal Özbilgin, “Dünyada dans müzelerinin 3-5 tane örneği var. Bu sebeple bu projeyi yaparken kimse bana inanmadı ama sonuç olarak oldukça iyi bir iş ortaya çıktı, bu proje oldukça öncü bir projedir. Müze içerisinde öncelikli olarak dans tarihi hakkında bilgi veriyoruz. Daha sonra ise esas konumuz olan halk dansları üzerine bilgiler veriyoruz. 12 tane panomuz var. Bu panolar üzerinde Anadolu’da dans nedir? Cumhuriyet Dönemi’nden itibaren dansın Türk kültürü içindeki evrimi ile ilgili bilimsel veriler nelerdir? Sorularına cevap veriyoruz. Ayrıca, müze içerisinde bulunan ekranlarda çeşitli dans gösterilerinin görüntülerini ziyaretçilere sunuyoruz ” diye konuştu.

Müzenin daha da gelişeceğinin altını çizen Prof.Dr. Özbilgin, “Müzede bulunan iki tane stüdyo odamız var. Bu odalar da örneğin siz bir Türk gibi davranıyorsunuz. Buna neden olan nörolojik bilgiyi başka bir yere aktararak oradaki laboratuvarlar da zeybek oynayan bir adamın neden zeybek oynadığının analizi yapabiliyoruz” diye konuştu.

HOCALARIN KATKILARI İLE GERÇEKLEŞTİ

Müzenin Türk Halk Oyunları Bölümü’nün müzenin açılmasında katkısının büyük olduğu belirten Prof.Dr. Özbilgin, “Türk Halk Oyunları Bölümü’müz  19 hocası ile beraber Türkiye’de araştırma konusunda çok öncü çalışmalar yapıyor. Ege Üniversitesi Etnografya Müzesi’nin kuruluşunu da Türk Halk Oyunları hocalarının katkıları ile yaptık. Bunların hepsi bizim alan araştırmalarımız, yurtiçi ve yurtdışı çalışmalarımızın bir sonucudur. Burada projenin fikir babası benim. Malzemelerin büyük kısmı da benim kişisel malzemelerim ancak tüm oluşum Türk Halk Oyunları Bölümü’ndeki bütün hocaların katkıları ile gerçekleşti” dedi.

Müze de sergilenen eserlerin çoğunun kendisi tarafından temin edildiğini ifade eden Prof.Dr. Özbilgin, “Müzede sergilenen yazılı eserler benim kütüphanemden özel bağışlarım. Bunların dışında Ege Üniversitesi’nden çok büyük destek aldık. Örneğin Ege Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı’nın desteği ile görsel bilgileri paylaşabildik. Bunu dışında pek çok biriminden de destek aldık” dedi.

 Prof.Dr. Özbilgin, “Utkan Mehmet Akay’a burada çok teşekkür ediyorum. Kendisi müze için büyük bir bağış yaparak müzenin açılışına çok büyük destek verdi. Müze içerisinde onunda koleksiyonu sergileniyor.  Türkiye’de sanat zor bir iş.  Koleksiyonerlik daha da zor. Bunun gibi sanatsever önder kişilerin katkıları ile böyle projeler gerçekleştirebiliyoruz” dedi.

Dans ile ilgili bilimsel veriler aktaran Prof.Dr. Özbilgin, “Dans gelip geçici, popüler bir aktivite gibi algılansa da kültürün aktarılmasında önemli bir araçtır. Toplumlar arası ilişkiler, toplumun kendi içerisindeki hiyerarşisi ve daha pek çok konu ile ilgili mesajları taşır. Bu sebeple dans üzerine çalışılması gereken bir alan, bizde bunun önemini vurgulamaya çalışıyoruz. Zaten görevlerimizden bir tanesi de bu, bu işin nedenselliği ile ilgili yorum yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

Müze hafta içi her gün mesai saatlerinde ziyaret edilebiliyor. Randevu ile gitmek ziyaretçilere ayrıcalık sağlıyor. Özellikle Prof.Dr. Özbilgin müsait olduğu zamanlarda ziyaretçileri kendisi gezdiriyor ve müze ile ilgili bilgiler veriyor.  (Ege Ajans)

Haber Merkezi