Başkan İşler’den 2026 turizmi için uyarılar

Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, Türkiye turizminin 2026 yol haritasını değerlendirdi. Başkan İşler, turizm sektörünün şu anki durumunun kritik bir dönemece işaret ettiğini vurguladı. Ayrıca, rekorlar seviyesinde yaşanan gelişmelerin ardında; fiyat krizi, yeni rekabet koşulları, pahalı ülke algısı, maliyet artışları, değişen küresel paradigmalar, baskılanan kur gibi faktörlerin etkisi bulunduğuna dikkat çekti.

SÜRECİ YÖNETEMEYİZ

Başkan Mehmet İşler, 2025 sezonunda elde edilen verilerin, Türkiye’nin Avrupa pazarında belirgin bir şekilde "yüksek maliyetli destinasyon" kategorisine yerleştiğini ortaya koyduğunu belirtti. Türk turizminin yalnızca fiyat rekabeti açısından değil, aynı zamanda makroekonomik baskılar, yatırım ortamındaki daralma, artan küresel rekabet ve tüketici güvenindeki aşınma gibi faktörler nedeniyle kritik bir dönemeçten geçtiğine dikkat çekti. İşler, dövizle satış yapıp, Türk Lirası (TL) ile maliyetlere katlanarak bu süreci yönetmenin artık mümkün olmadığını vurguladı.

SON DAKİKA SATIŞLARINA MAHKUM OLACAK

Mehmet İşler, sözlerinin devamında; “TL’deki kontrolsüz maliyet artışları ve kurun baskılanması sektörü çıkmaza sürüklemektedir. Maliyet makası bozulmuştur. Basit örnekleme gerekirse 1 Ocak 2024 ve 1 Ocak 2025 tarihlerinde ki sadece asgari ücret rakamları karşılaştırılırsa asgari ücret en az yüzde 30 artarken dolar kuru artışı 8.5 da kalmıştır. Bunu gıda, vergiler, yakıt, enerji, su gibi girdi kalemleriyle karşılaştırırsak farkın çok daha büyük olduğu görülecektir.  Evet, hala maliyetler her gün TL bazında artıyor, ancak kur aynı oranda artmadığı için makas kapatılamıyor. Krediyle kapatalım’ dediğimizde ise yüksek faizler devreye giriyor. Ciro artıyor ama kârlılık yok. Kâr olmayınca yatırım yapılamıyor. Türkiye’nin pahalı görünmesinin ana nedeni kurun baskılanarak, maliyetlere paralel oranlarda değerlenmemesidir. Avrupa’da yaşayan ve çalışan vatandaşlarımız bile Yunanistan, İspanya, Mısır ve Fas’ı tercih etmeye başladı. İspanya’da 850, Yunanistan’da 780, Mısır’da 720 Euro’ya yapılan 7 gecelik paket turun Türkiye’deki eşdeğeri 1000 euro olmuştur. Türkiye bugün rakiplerine göre yüze30–45 daha pahalı görünür olmuştur. Bu fark sürdürülebilir bir fark değildir. Kurun baskılandığı ve maliyetlerin beklentilerin üzerinde arttığı bir gelecekte bu fark daha da büyüyecektir.  2025 sezonu tüketici güvenini de zedelediğimiz bir sezon oldu. Misafir erken rezervasyon yapıyor fakat sezon içinde fiyat daha da düşüyor. Tüketici ciddi hayal kırıklığı yaşıyor. 2026’da Türkiye yeniden son dakika satışlarına mahkum olacaktır” dedi.

TÜRKİYE’NİN ALTERNATİFİ OLDULAR

Başkan Mehmet İşler, Türkiye’nin artık yalnızca geleneksel rakiplerle değil, aynı zamanda yeni bölgesel güçlerle de rekabet ettiğini vurguladı. Mısır’ın düşük iş gücü maliyetleri, güçlü fiyat istikrarı ve agresif yatırımları, Fas’ın yeni konsept resortları ve devlet destekli turizm stratejisi, Dubai ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin dijital turizm, tematik mimari ve yapay peyzaj ile yüksek çekiciliği, Suudi Arabistan’ın Vision 2030 çerçevesindeki mega destinasyon projeleri, Uzak Doğu’nun dijitalleşme ve sürdürülebilirlik odaklı turizm modeli, Yunanistan’ın ise destinasyon markası odaklı sürekli yenilenen konseptleri ile Türkiye için büyük bir rekabet unsuru oluşturduğunu söyledi. İşler, "Bu ülkeler dün bizim için risk değildi; bugün ise Türkiye’nin alternatifi haline geldiler" diye konuştu.