20 yıllık ulaşım soruna ‘express’ çözüm

ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER
Yaklaşık 7 yıl İzmir şehir merkezinde hizmet veren, 1999’dan itibaren de kademeli olarak Urla-Gülbahçe’deki kampüsüne taşınan İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nün (İYTE) öğrencileri yıllardır çözülemeyen ulaşım sorunu nedeniyle mağduriyet yaşıyordu. Her gün 30 dakikalık yolu 1,5 saatte gitmek zorunda kalan İYTE’li öğrenciler, ulaşım için Fahrettin Altay’dan kalkan otobüs, minibüs ya da okul servislerini tercih etmek zorundaydı. Ancak otobüs ve minibüs güzergahları yol süresini uzattığından derslere geç kalıyorlardı. Üniversite tarafından sağlanan servislerin 550 TL’lik aylık ücreti ise maddi açıdan zorluyordu. Kampüsteki yurtlarda kalanlar, ulaşım sorunu nedeniyle şehir merkezindeki etkinliklere katılamıyor; kendi deyimleriyle adeta ‘sosyal tecrit’ altındaydılar. Bu sebeple eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalan veya okul değiştiren öğrenciler vardı. Öğrencilerin ulaşım sorununu çözmek için İYTE Rektörlüğü ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı arasında yapılan görüşmeler sonuç verdi. Rektörlük tarafından yapılan yazılı açıklamayla, bugünden itibaren başlamak üzere 883 hat numarası ile Fahrettin Altay-İYTE Express seferler başlatılacağı duyuruldu. Sefer saatlerinin yetersiz olduğunu ifade eden İYTE’li öğrenciler, “Seferlerin zamanla arttırılacağını umut ediyoruz. Ayrıca okul çevresinde kalan arkadaşlar İzmir’de olan etkinliklere katıldıkları zaman okula geri dönemiyorlar çünkü akşam saatlerinde İYTE’ye dönüş için bir ulaşım aracı bulunmuyor. Bu sorunun çözümü için son sefer saatinin bu etkinliklere katılan öğrencilere uygun bir şekilde olmasını talep ediyoruz” diye konuştu.



YURTTA KALANLAR SOSYAL TECRİT ALTINDAYDI
Yaşanan ulaşım sorununun yıllarca şehir merkezinde yaşayan ve kampüsteki yurtlarda kalanları mağdur ettiğini belirten İYTE’li öğrenciler, “Aslında bu sorun iki farklı öğrenci grubunu etkiliyordu. Birincisi okula şehir merkezinden gidip gelenler, ikincisi okulda kalanlar... İzmir’den gidip gelenler için bu sorun zaten hayatlarının direkt olarak merkezindeydi, çünkü her gün 30 dakikalık yolu 1,5 saatte gitmek, git gel olarak düşündüğümüzde günde 3 saatimizin ekstradan yolda gitmesine sebep oluyordu. Okulda kalan öğrenciler ise ulaşım sorunu yüzünden İzmir’de olan hiç bir etkinliğe gidemiyordu, çünkü son dolmuş Fahrettin Altay’dan saat 11’de kalkıyordu. Tabiri caizse bu öğrenciler tam bir sosyal tecrit altında bulunuyordu. İhtiyaçlarını karşılayabilecekleri tek yer olan ve okula 20 dakika yürüme mesafesinde bulunan Gülbahçe Köyü’nde imkanlar oldukça kısıtlı. Ulaşım sorunu yüzünden okulu bırakan veya değiştiren arkadaşlarımız vardı” dedi.



SEFER SAATLERİ YETERSİZ
Fahrettin Altay-İYTE Express seferinin yıllardır var olan sorunun çözümü için atılan en önemli adım olduğunu söyleyen öğrenciler, “Ekspres seferler beklediğimiz gibi olursa İYTE’nin ulaşım sorunu ortadan kalkacaktır. Şuan sefer saatleri yetersiz, Fahrettin Altay’dan İYTE’ye günde 4 sefer var. Bunların zamanla arttırılacağını umut ediyoruz. Ayrıca okul çevresinde kalan arkadaşlar İzmir’de olan etkinliklere katıldıkları zaman okula geri dönemiyorlar çünkü akşam saatlerinde İYTE’ye dönüş için bir ulaşım aracı bulunmuyor. Bu sorunun çözümü için Fahrettin Altay’dan İYTE’ye son sefer saatinin bu etkinliklere katılan öğrencilere uygun bir şekilde olmasını talep ediyoruz. Bu sorununuzun çözülmesi için adım atılması bizleri çok mutlu etti” ifadelerini kullandı.
OKUL DEĞİŞTİRMEK ZORUNDA KALDI
İYTE’de Kimya Mühendisliği 2. sınıf öğrencisiyken, yatay geçiş yaparak Yıldız Teknik Üniversitesi’ne geçiş yapmak zorunda kalan Yelizay Sepetçi, bugün itibariyle başlayan Fahrettin Altay-İYTE Express seferlerinin geç kalınmış bir adım olduğunu dile getirerek, önceki yıllarda yaşadığı zorlukları şöyle anlattı: “İYTE’de 1 yılı hazırlık olmak üzere 3 yıl öğrenim gördüm. İlk yıl yurtta kaldım, 2 yıl da okul yakınlarındaki Gülbahçe Köyü’nde eve çıktım. Çünkü servis kullanırsam ders saatinden 3 saat önce kalkmam gerekiyordu. Toplu ulaşım kullanırsam da 3 kez aktarma yaparak okula gidebiliyordum. Bunun maliyeti de oldukça yüksekti. Okul hayatım boyunca hep sosyal olmak için çabaladım ama ulaşım kısıtlamalarından dolayı imkansız bir durumdu. Sinema, tiyatro ya da konsere gitmek için bile üzerinde çok uzun süre düşünmem gerekiyordu. ‘Acaba son dolmuşa yetişebilir miyim? Yetişmek için çok erken ayrılmam gerek, yetişemezsem sabaha kadar ulaşım yok…’ diyerek çok fazla aktiviteden vazgeçtim. ESHOT otobüsleri pazar günleri yoktu, diğer günler ise 2-3 sefer ve genelde sabah çok erken saatlerdeydi. O yüzden sürekli dolmuşla ulaşım sağlamak zorunda kalıyorduk ve dolmuş ücretleri çok pahalıydı. Herhangi bir saatte öylesine karar alıp şehir merkezine gidemiyorsunuz ve bulunduğunuz yer de sizin sosyalleşmenize elverişli değil. Öğrencilerin orda hapsolmasına sebep oluyordu. Bulunduğum yıllar içinde İYTE’de veya Gülbahçe Köyü’nde harcadım büyük bir vaktimi ve bu öğrencinin eğitim hayatını dahası psikolojisini de çok etkiliyor. Arkadaşlarım hep çok sıkıldığından ve gitmek istediğinden bahsediyorlardı. Ben sadece cesaret edip bunu yaptım. Öğrencilerin yaptığı protesto ve şikayetlere karşın yıllardır hiçbir çözüm bulunamamıştı. Gelecekte iyi yere gelecek bu öğrencilerin final sabahı ulaşım olmadığı için toprak ve çamur yolda yürüyerek okula gitmeleri çok üzücü bir durumdu. Ulaşım yetersizliğinden çok bunaldığım için ulaşımı çok kolay olacak ve her imkanı sağlayacak bir okula ve şehre geçtim o yüzden. Keşke daha önce bu sorunlar çözülebilseydi ve birçok öğrenci düzenini bozup böyle kararlar almak zorunda kalmasaydı.”



 

Haber Merkezi