Dikkatli ama pozitif

E. ÇAĞLA GENİŞ

İzmir Ticaret Borsası’nın (İTB) Mayıs ayı Olağan Meclis Toplantısı, Balıkesir’den yeni atanan İzmir İl Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdür Zekeriyya Erduşmuş’un katılımıyla gerçekleşti. Toplantıda yaptığı konuşmada Türk lirasının döviz kurları karşısındaki değer kaybı son dönemde önemli boyutlara ulaştığını ifade eden İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, seçim atmosferine girilen bu dönemde ekonomide dikkatli ama pozitif olunması yönünde çağrıda bulundu. Kestelli, kurdaki yükselişin ithal edilen ürünler nedeniyle şüphesiz enflasyonun da artmasına neden olacağını belirterek, “Ekonomide seçime kadar geçecek sürede yaşanacak gelişmeler büyük önem taşıyor. Bu dönemi en az hasarla ya da daha iyi bir ihtimalle piyasalarda bir miktar iyileşme ile atlatabilirsek önemli bir başarı sağlayabiliriz. Seçim sonrası bugünkünden daha istikrarlı ve öngörülebilir bir sürecin hakim olacağına inandığımı ifade etmek istiyorum. Döviz kuru artışlarından bütün ekonominin yanı sıra tarım sektörü de farklı şekillerde etkilenecek. Özellikle ithal edilen tarımsal ürünlerdeki fiyat artışı nedeniyle yurtiçi fiyatlarda da bir miktar artış bekleyebiliriz. Ancak unutulmamalı ki tarımın en önemli girdilerinden olan gübre, ilaç, akaryakıt gibi ürünlerde dışa bağımlı durumdayız. Örneğin 2017 yılında 1,4 milyar dolarlık gübre ithalatı yapmışız. Miktar olarak aynı gübreyi ithal etsek bile kur artışından dolayı üreticimiz en az 1 buçuk milyar lira daha fazla ödeme yapmak zorunda kalacak” şeklinde konuştu.

“ZENGİN DEĞİL VARLIKLI OLMALIYIZ”

Son dönemde Antep fıstığında yaşanan ve fındık için de ifade edilmeye başlanan aşırı fiyat artışları için de konuşan Kestelli, “Bazen ürün fiyatları olması gerekenden yüksek, bazen de çok düşük olabiliyor. Her zaman söylediğimiz gibi tarımsal üretim zor ve riskli bir faaliyet alanı. Doğal olarak bütün bu grupların harcadıkları emek ve aldıkları risk gereği para kazanmaları gerekiyor. Bu nedenle seçimden sonra yapılacak öncelikli işlerden birisi de tarım sektörünün arz zincirinde yaşanan bu sorunlara çare olacak uygulamaları hayata geçirmektir. Ülkemiz 24 Haziran’da önemli bir seçim yaşayacak. Umarım kalan günlerde de derin bir ayrışmaya yol açacak gelişmeler yaşanmaz. Biz Suudi Arabistan gibi zengin değil, İsviçre gibi varlıklı olmak istiyoruz. Yüksek standartlı bir demokrasi, bağımsız bir adalet düzeni, üretken bir eğitim sistemi, tüm kurum ve kurallarıyla işleyen bir piyasa ekonomisi istiyoruz” açıklamasında bulundu.

15.6 MİLYAR TARIMSAL HASILAT

İzmir İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Zekeriyya Erdurmuş, İzmir’in tarım deyince akla gelen ilk şehirlerden biri olduğunu dile getirerek, “Ürettiği ürünlerle tarımsal sanayiyi oluşturmuş ve ülke ekonomisine ciddi katkı sağlayan bir şehir. Bazı eksiklikler doğru yöneltilmeyle ekonomiye sağlanan katkının daha da artacağını gördüğümüz bir şehir. Büyük bir güç birliği ile hem İzmir’imize hem ülke tarımına ciddi katkı sağlamak hedefimiz. İzmir’de toplamda 163 bin çiftçimiz var. Toplam tarım alanı 3.9 milyon hektar. Bunun 3.4 milyon dekarı işlenebiliyor. 2004 yılından bu yana 15.6 milyarlık bir tarımsal hasılata ulaşmış durumdayız. Tarımsal ihracat 2.4 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2017 yılında 2.2 milyon türk lirası çiftçilerimize finansman sağladık. Hayvancılıkta da ciddi bir zıplama yaşandı. Bu derece hızlı büyümesi tarımsal üretimi de şekillendiriyor” dedi.

KURU ÜZÜM İÇİN KONSEY ÖNERİSİ

İTB Üyesi Mehmet Esmer ise, “Çekirdeksiz üzümde bir önerimiz vardı. Çekirdeksiz kuru üzümde dünyanın en büyük üreticisi konumuna geldik. Bir masanın etrafında herkesin birleşmesine ihtiyaç var. Artık üzüm değerli bir madde haline geldi. 7 liralar ya da daha yüksek rakamlar konuşuluyor. Bu konuda ciddi sıkıntılarımız aracı tüccar önemli bir görev görüyor bu sektörde. Onun ortadan kalkması demek önümüzdeki dönem için borsanın fiyat belirleme konusunda zorlanması demek. Ulusal çekirdeksiz kuru üzüm konseyinin kurulması için çalışma başlatılmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.