“Kadın yaşarsa toplum yaşar”

SULTAN GÜMÜŞ
Türkiye İş Bankası iştiraki Bayındır Sağlık Grubu ve Kadın Sağlığı Hemşireliği Derneği tarafından ‘Kadın Olmak’ temalı panel ve konferanslar düzenlendi. Karşıyaka Belediyesi’nin ev sahipliği yaptığı etkinlikte, kadınları olduğu kadar toplumları da derinden etkileyen kadına karşı şiddet, alanında uzman kişiler tarafından değerlendirildi.
ŞİDDET, YANLIŞ NORMALLERİN BAŞINDA
Bilgi kirliliğinin, internet ve sosyal medya aracılığıyla çığ gibi büyüdüğü ve kabul edilmemesi gereken noktaların bir süre sonra normal olarak algılanmaya başladığı günümüzde, bu yanlış normallerin başında ‘şiddet’ geliyor. Bu normalleştirmenin karşısında duran ve kadınlara yönelik şiddete karşı bilinçlenme çalışmaları yürüten Bayındır Sağlık Grubu ile kadın sağlığı hemşireliğinin geliştirilmesinde ve kadının toplumsal konumunun iyileştirilmesinde katkıda bulunan Kadın Sağlığı Hemşireliği Derneği bir etkinlik organize etti. Etkinliğin panelistleri, Yakın Doğu Üniversitesi’nden Prof.Dr. Gülşen Vural ‘Namus Cinayetleri ve Toprağa Düşen Sevdalar’, Doç Dr. Eylem Ümit Atılgan ‘Kadın Cinayetleri ve Yargı’, Prof.Dr. Özlem Cankurtaran ‘Şiddet Uygulayan Erkeklerle Yapılan Psiko-Eğitim Üzerine Düşünceler’ başlıklı konuları aktardı.
KADINA KARŞI ŞİDDET KÜRESEL BİR SORUN
Bayındır Sağlık Grubu Hemşirelik Hizmetleri Müdürü Özlem Uzun’un moderatörlük yaptığı konferansta ise Elazığ İş Kadınları Derneği (ELİKAD) Başkanı Prof.Dr. Yasemin Açık ‘Akademisyenlikten Sanayiye Bir Kadın Girişimci Örneği’ başlıklı konuşmasını katılımcılarla paylaştı. Şiddetin her türünün karşısında yer alan Bayındır Sağlık Grubu, etkinliğin ardından “Çoğunlukla fiziksel ve psikolojik, kimi zaman da ekonomik ve cinsel bağlamda kendini gösteren şiddet, kişilerin yaşam kalitelerine de büyük ölçüde zarar vermektedir. Hemen her toplumda mücadele edilen sosyal sorunların başında gelen şiddetin en fazla uygulandığı kesimlerin başında maalesef kadınlar gelmektedir. Dünya’da ve ülkemizde kadınlar, şiddetin yaratmış olduğu sosyal, fiziksel, psikolojik, ekonomik ve cinsel olumsuz sonuçlar ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Kadına yönelik şiddet; toplumsal, dini, kültürel, coğrafi sınırları aşan küresel bir sorundur” açıklamasını yaptı.