Okullarda yüksek güvenlik önlemi

NİLGÜN TAZE

İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Emniyet Müdürlüğü işbirliği ile Tepekule Gösteri ve Kongre Merkezi’nde “Güvenli Okul” konusunda düzenlenen konferansta okulların önlerinde ve çevrelerinde alınan genel güvenlik tedbirleri anlatıldı. Konferansa İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı İlker Eraslan, Çocuk Şube Müdürü Gülden Akçal, Narkotik Şube Müdürü Kağan Coşkun, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Birkan Uzun, çok sayıda polis, eğitimci ve veli katıldı.

Açılış konuşmasını yapan İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı İlker Eraslan, Milli Eğitim Müdürlüğü olarak öncelikli hassasiyetlerinin en değerli varlıklar olan çocukların güvenliği ve onların sağlıklı gelişimleri olduğunu belirterek, “Bu anlamda, korunma ve güvenlik tedbirlerinin alınmasının yanı sıra farkındalığı da arttırmak için eğitimin tüm paydaşlarını da bu sürece katmak bizim için çok önemli. Okul yöneticileri, rehber öğretmenler, öğretmenler, aile birliği temsilcileri ve emniyet mensupları olarak ekip ruhuyla hareket etmemiz gerekiyor. Paydaşlarımızın birinde dahi görülecek aksaklık eğitim sisteminin işleyişini ve güvenliğini etkileyeceğinden, konu hakkında her yönüyle bilinçlenmemiz şarttır” dedi.

ÖĞRENCİ KAYBEDEMEYİZ

Genel kanının aksine okul güvenliğinin sağlanmasına yönelik uygulamaların sadece fiziki şartlar ve şiddetin önlenmesiyle sınırlı tutulamayacağını ifade eden Eraslan, “Her anlamda güvenliğin sağlanabilmesi için çocuklarımızı ve gençlerimizi madde bağımlılığından ve internet ortamının zararlı içeriklerinden korumalı ve onları bilinçlendirmeliyiz. Bu noktada hepimiz güvenliği ve sağlığı tehdit eden etkenlerin farkında olup, bunlar daha oluşmadan önleyici tedbirler almalıyız. Çocuklarımızda ya da çevrelerinde görülen olağandışı değişimleri takip etmeli ve uyanık olmalıyız. Bir öğrencimizi dahi kaybetmeyi göze alamayız” açıklamasını yaptı.

SAĞLIKLI EĞİTİM

Geleceğin teminatı olan çocukları hain terör örgütlerinin ve uyuşturucu çetelerinin karanlık tuzaklarına kaptırmamak için işbirliği içinde çalışmanın kaçınılmaz olduğunu dile getiren Eraslan, “Hatırlamalıyız ki güçlü bir devlet olmanın en önemli göstergesi sağlıklı bir toplum yapılanmasıdır ve bu yapılanmada eğitimin çağın gereklerine göre kurgulanması son derece elzemdir. Günümüzde gerek toplumsal yaşamdaki değişimleri gerekse teknolojideki gelişmeleri ve bunların çocuklarımıza yansımalarını dikkatle takip etmeliyiz. İnsan ruhu, boşluk kabul etmez. Özellikle ergenlik dönemindeki gençlerin çok daha hassas ve etkilenmelere açık olduğunu biliyoruz” şeklinde konuştu.

GÜVENİLİR EBEVEYN

Karşılaşılan tehditleri minimum düzeye indirgemek için riskleri doğru analiz etmek gerektiğini ifade eden Eraslan, şunları söyledi: “Öz kültürümüze ait değerlerimizi bilimsel ve teknolojik gelişmeler ile harmanlayıp öğrencilerimize aktarabilirsek onları tehlikeli oluşumlardan uzak tutabiliriz. Çocuklarımızla iletişim kurarken sevgi dilini de ihmal etmeyelim. Her ne olursa olsun onların yanında olduğumuzu ve bize güvenebileceklerini hissettirelim. Ayrıca yavrularımızı da yaş gurupları ne olursa olsun sürece dahil etmemiz gerekir. Onları korkutmadan, tedirgin etmeden bilinçlendirebilirsek tüm tehditleri bertaraf edebiliriz. Emniyet teşkilatı, okul, öğrenci ve aile üçgeni olarak el ele verip birçok engeli aşabiliriz. İrademizi ortaya koyduğumuz istikrarlı çalışma ve doğru iletişim bizi istediğimiz hedefe taşıyacaktır. Bu doğrultuda hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan ve azimle çalışan emniyet mensuplarına ve milli eğitim camiasına başarılar dilerim.”

KAMERALAR CAYDIRICI

İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürü Gülden Türkal da suç olgusunun eğitim yuvalarına ulaşmasını önlemek adına 2007 yılından bu yana çalışmalar yaptıklarını belirterek, “Okullarda yaşanan sıkıntıları hepimiz duyuyoruz.  Çocuklarımızın zamanlarının çoğunu okullarda geçirdiğini düşündüğümüzde güvenli okul kavramı bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Güvenli okul ebeveyn-çocuk, okul ve emniyeti ilgilendiren çok ciddi bir kavramdır. Tüm bu kesimlerin şiddet ve kaygıdan uzak bir ortamda varlıklarını sürdürebilmesi güvenli okul demektir. Güvenilir bir okul için olmazsa olmazlarımız arasında sağlam okul duvarları, kapılarda yer alan güvenlik görevlileri ve en önemlisi ise çalışır durumda olan kameraların bulunması gerekiyor. Kamera deyip geçmemek gerekiyor çünkü birçok olayın aydınlatılmasında kameralar hem delil oluşturuyor hem de önemli bir caydırıcılık oluşturuyor” ifadelerini kullandı.

MERCEK PROJESİ

Narkotik Şube Müdürü Kaan Coşkun ise, okul önlerinde uyuşturucu satışını engellemeye ağırlık verdiklerini açıklayarak, “Yüz ölçümümüz 12 milyon kilo metre kare, toplam nüfusumuz 4 milyon 245 kişi. Alan denetimi kapsamında yaptığımız çalışmalarda sokaklarda uyuşturucu satılmasının engellenmesine yoğunlaşıyoruz. Satıcıları yok etme amacıyla yola koyulduk ve devam ediyoruz. Yüksek riskli mahallelere daha fazla narkotik polis göndererek bu semtleri kontrol altında tutmaya çalışıyoruz. Kendi alanımızda yakaladığımız 784 şahsa adli işlem yaptık. Mercek projesi kapsamında ise geniş güvenlik önlemleri alınarak gençlere ve anne babalara yönelik 10 bin broşür dağıtıldı” dedi.

Kaynak : HABER MERKEZİ