Sağlıkta kara bayram!

NURETTİN BAKİ

Türkiye genelinde olduğu gibi İzmir’de de sağlıkçılar, Konya'da görevli Doktor Ekrem Karakaya'nın uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesi üzerine iki günlük iş bırakma eylemine giderken, Demokratik Sağlık Sen İzmir Şubesi Başkanı Togan Demircan ve yönetimi de Behçet Uz Çocuk Hastanesi Bahçesinde basın açıklaması düzenledi. Meslektaşlarının öldürülmesiyle tüm sağlık çalışanları olarak kara bir bayram yaşadıklarını belirten Demircan, “Kovid-19 döneminde biz yeterince arkadaşlarımızı kurban verdik ama şimdi vatandaşlarımıza feda ediyoruz” diyerek, yaşadıkları acıyı ifade etti. Demokratik Sağlık Sen İzmir Şubesi Hekim Komisyon Başkanı Doç. Dr. Mustafa Karaçelik ise “Dün yaşanan olay bir katliam. Bu tamamen bir organizasyon sorununun sonucu” dedi.

SİSTEMSEL SORUNLARIN BİR SONUCU

Yaşanan şiddet olaylarının sistemsel problemlerden kaynaklandığını ifade eden Demircan, “Konya Şehir Hastanesi’nde gerçekleştirilen silahlı saldırı sonucu şehit olan hekim arkadaşımız Ekrem Karakaya için bugün burada toplanmış bulunuyoruz. Sağlıkta şiddet olayları bitmiyor. Sağlıkta Şiddet Yasası mecliste kabul edildi, katalog suçlar arasına alındı. Ama bu işin biraz da vicdani boyutu var. İnsanların vicdanlı hareket etmeleri gerekiyor. Bir başka sebep de sistemsel sorunlardan kaynaklanıyor. İnsanlar MHRS sistemi üzerinden randevularını alamıyorlar. Bakanlık 5 dakikada bir hasta muayene talep ediyor. Dolayısıyla bu da vatandaşların randevu alamamasına sebep oluyor. Hekime ve diğer sağlık çalışanı arkadaşlarımıza ulaşmakta zorluk çekiyorlar. Bu sorunlar böyle katlana katlana gelip bir nokta patlama durumuna geliyor. Tabi bu onların masumluğunu ortaya çıkarmıyor, biz öyle bakmıyoruz. Konya gibi Mevla hazretlerinin bulunduğu bir ilde bu kadar hunharca bir hekim arkadaşımızı katledilmesini esefle kınıyoruz. Bu inşallah son olur. Hekim arkadaşımızın acılı ailesinin başı sağ olsun, hekim arkadaşımıza Allah’tan rahmet diliyoruz” diye konuştu.

ARKADFAŞIMIZ ŞEHİT SAYILMADI

Demircan, geçmişte olduğu gibi Dr. Ekrem Karakaya’nın da şehit sayılmadığını dile getirerek, şu cümleleri kullandı: “Arkadaşımız aynı zamanda şehit de sayılmadı, sayılmayacak da. Ondan önce öldürülen kat edilen arkadaşlarımız da şehit sayılmamışlardı. Bugün hiçbir adliyeye elinizi kolunuzu sallayarak giremiyorsunuz. Ama hastanelere elinizi kolunuzu sallayarak dilediğiniz şekilde girebiliyorsunuz. Bununla ilgili Sağlık Bakanlığı’na geçmişte çağrılarımız olmuştu ama ne yazık ki hiçbir şekilde bu çağrımız karşılık bulmuyor. Kovid-19 döneminde biz yeterince arkadaşlarımızı kurban verdik ama şimdi vatandaşlarımıza feda ediyoruz.”

KİMSE SESİMİZİ DUYMUYOR

İnsanların şu an hekim bulamama sıkıntısı yaşadığını belirten Demircan, gelecekte diğer sağlık çalışanlarını da bulamayacaklarını söyledi. Demircan, “Kovid-19’dan sonra ne kadar hekim arkadaşlarımız istifa edip, kamudaki görevinden ayrıldığı da ayrı bir yara, tıp fakültelerinin tercih edilmeme durumuna gelmesi apayrı bir yara. Kimse bizim sesimizi duymuyor ya da duymak istemiyor. İnsanlar o yüzden şu an hekim bulamıyor, gelecek de diğer sağlık çalışanlarını da bulamayacak. Hak kayıplarımız bir yana artık kurumlarda can güvenliğimiz yok. Meslektaşlarımız artık evden çıkarken çoluk çocuğuyla veda ederek çıkıyor. Bu problemin en kısa zamanda çözülmesi gerekiyor” dedi.

100 BİN TL MAAŞ ALAMIYORUZ

Kamuoyunda oluşan yanlış algıyla hekimlerin bir elinin yağda diğer elinin baldaymış gibi gösterilmesinin de şiddeti ortaya çıkardığını belirten Demircan, “Bana göre sağlıkta hiçbir şey yolunda girmiyor. Randevu alınmıyorsa sorumlusu hekim arkadaşlarımız değil, hekim arkadaşlarımız görevlerinin başında. Sistemsel problemler devam ettiği sürece bu olaylar yaşanmaya devam edecek. Öyle bir algı yaratıldı ki sanki bütün sağlık çalışanlarının bir eli yağda bir eli balda. Ama öyle bir dünya yok, bu ülkede her beyaz önlüğü giyen hekim 100 bin TL maaş almıyor” şeklinde konuştu.

ŞİDDETİN ÇÖZÜMÜ SAĞLIKLI ORGANİZASYON

Demokratik Sağlık Sen İzmir Şubesi Hekim Komisyon Başkanı Doç. Dr. Mustafa Karaçelik de “Dün yaşanan olay bir katliam. Bu tamamen bir organizasyon sorununun sonucu. 28 yıllık doktorum mesleğin her türlü aşamasını gördüm, her türlü zorluğundan geçtim hala yaşıyorum. Bütün sağlık çalışanları arkadaşlarımızla bir yoldayız. Bu yolculukta biz insanca yaşamak istiyoruz. İnsanca yaşayabilmek için organize olmak lazım. Bu organizasyonu kuracak olan da hükümet, sağlık bakanlığı, hastane yöneticileri ve bizleriz.En alttaki kademeye kadar herkes bu organizasyonu yaratmalı. Bu işer ancak bu şekilde çözülür” ifadelerine yer verdi.

Öte yandan iş bırakan çok sayıda sağlık çalışanı İzmir’in farklı noktalarında yürüyüş yaparak, alkışlı protestolarda bulundu.