Sendikadan Yunus Bilici'nin işten atılmasına tepki!

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, Özel Uğur Koleji’nde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak görev yapan Yunus Bilici'nin işten atılmasına sert tepki gösterdi.

  • Oluşturulma Tarihi : 26.05.2025 19:23
  • Güncelleme Tarihi : 26.05.2025 19:23
  • Kaynak : BÜLTEN
Sendikadan Yunus Bilici'nin işten atılmasına tepki! haberinin görseli

Kamuoyuna Saygıyla Duyurulur 

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, İzmir’in Güzelbahçe ilçesindeki Özel Uğur Koleji’nde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak görev yapan Yunus Bilici'nin iş akdinin Kod 46 gerekçesiyle feshedilmesine tepki göstererek kamuoyuna açıklamada bulundu.

Sınıf güvenliği için müdehale etti

Sendika tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

'' İzmir’in Güzelbahçe ilçesindeki Özel Uğur Koleji’nde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak görev yapan Yunus Bilici, 24 Nisan 2025 tarihinde ders sırasında bir öğrencinin çantasından delici bir alet çıkardığını fark etmiş, sınıf düzenini ve öğrenci güvenliğini sağlamak amacıyla durumu kontrol altına almıştır. Bu olayın ardından, okul yönetimi tarafından yönlendirilen çarpıtılmış ifadeler gerekçe gösterilerek öğretmenin iş akdi, yüz kızartıcı fiilleri kapsayan Kod 46 ile feshedilmiştir.''

Belgeler imha edildi

''24 Nisan 2025 tarihinde bir öğrencinin çantasından delici bir alet çıkarması üzerine, öğretmenimiz bu duruma müdahale ederek sınıf düzenini sağlamak istemiştir. Bir öğrencinin gerçeği yansıtmayan beyanı sonrasında, üyemiz tehdit edilmiş ve okul yönetimi tarafından istifaya zorlanmıştır. Olayın ardından idare tarafından öğrenci ifadeleri alınmış fakat alınan ilk ifadeler yeterli görülmemiş, daha sonra öğrenciler bire bir odaya alınarak yönlendirilmiş ve önceki tutanaklar imha edilerek yeni ifadeler yazdırılmıştır. Bu durum, evrakta sahtecilik niteliği taşımaktadır.

Tüm bu süreç boyunca meslek etiğine ve görev bilincine uygun davranan öğretmenimiz, baskılara boyun eğmemiş, olayı ilgili makamlara taşıyacağını belirtmiştir. Buna rağmen 30 Nisan 2025 tarihinde, öğretmenimizin raporlu olduğu bir günde, yüz kızartıcı fiilleri kapsayan Kod 46 ile iş akdi feshedilmiştir.

Bu karar, yalnızca bir emekçiyi işinden etmekle kalmamış, aynı zamanda onun mesleki itibarına ve geleceğine ağır bir saldırı anlamı taşımıştır. Üstelik sınıfta bulunan öğrencilerin birçoğunun velileri, olayla ilgili olarak öğretmenimizin tarafını tutmuş ve gerçekleri içeren dilekçeleri İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü’ne sunmuştur.''

Sigortasız çalıştırılmış

''Öğretmenimiz, göreve başladığı günden bu yana birçok hak gaspına da maruz kalmıştır. Sigortasız çalıştırılmış, ek ders ve nöbet ücretleri ödenmemiş, resmî tatillerde çalıştırılmış ve sistematik mobbinge uğramıştır. Tüm bu belgeler ilgili kurumlara sunulmuş, hukuki süreç başlatılmıştır. Bu yaşananlar; özel öğretim kurumlarında yıllardır süregelen güvencesizlik, sendikasızlaştırma, mobbing, hak gaspları ve keyfî yönetim anlayışının açık bir göstergesidir. Bu olay münferit değil, sistematiktir. Biz Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası olarak mesleğimizin onurunu, emeğimizin değerini korumak için buradayız. Hukuki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız. Özel sektör öğretmenlerinin sahipsiz olmadığını bir kez daha tüm kamuoyuna ilan ediyoruz. Saygılarımızla.''

Yunus Bilici: Mesleki itibarım zedelendi

Kod 46 gerekçesiyle işten çıkarılan öğretmen Bilici, yaşananları bir basın açıklamasıyla kamuoyuyla paylaşarak, hakkındaki iddiaların asılsız olduğunu ve hukuki mücadele başlattığını duyurdu.

Ek ders ücretleri ödenmedi

Bilici yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

''Öncelikle bu zorlu süreçte bana destek olan öğrencilerime, velilerime ve şahsım adına Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası’na teşekkür ederim. Sesimi duyurma konusunda her platformda yanımda oldular ve destek vermeye devam ediyorlar. Birlik oldukça çok daha güçlü oluyoruz! 01 Eylül 2024 tarihinde, Güzelbahçe Özel Uğur Okulları Kampüsü’nde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olarak göreve başladım. Ancak, resmi göreve başlama tarihimden önce, 19 Ağustos 2024 tarihinde okulun resmi Gmail hesabı üzerinden çağrılarak sigortasız bir şekilde hızlandırma derslerine girmem istendi. Bu doğrultuda, 09 Eylül 2024 tarihine kadar LGS ve AYT/TYT hızlandırma derslerine girdim.Okulun açılmasıyla birlikte, öğretmenlerin haftada en fazla iki gün nöbet görevi varken, tarafıma yaklaşık bir ay boyunca haftada beş gün nöbet yazıldı ve bu şekilde sistematik mobbinge maruz bırakıldım. Diğer öğretmenler yalnızca 2–3 haftada bir hafta sonu etüt yaparken, bana her hafta sonu LGS ve AYT/TYT etütleri verildi. Ayrıca, birinci çeyrek, ikinci çeyrek ve yarıyıl tatillerinde, okulun resmi Gmail hesabı üzerinden planlanan etüt derslerinde, Millî Eğitim Bakanlığı'nın öğretmenlere tanıdığı tatil hakları yok sayılarak derslere girmek zorunda bırakıldım. Hafta içi, salı ve perşembe günleri de zorunlu etütlere girmem istendi. Resmi ders programında haftada 40 saat derse girdiğim görülmesine rağmen, hafta sonu dersleri, hafta içi etütleri ve nöbet görevlerimin hiçbirine ilişkin ek ders ücretleri tarafıma ödenmedi.''

Eski tutanaklar imha edildi

''24 Nisan 2025 Perşembe günü, yedinci ders saatinde, çantasından tornavida çıkaran bir öğrenciden tornavidayı almaya çalışırken yaşanan kargaşada, sınıf ortamını bozan ve dersin işlenmesini engelleyen başka bir öğrencinin kahkaha atması üzerine, o öğrenciyi korumak amacıyla elimin tersiyle kenara ittim. Bunun ardından öğrenci, idareye giderek “Yunus Hoca bana vurdu, Yunus Hoca beni dövdü” şeklinde beyanda bulundu. Olay sonrası velisi tarafından ölümle tehdit edildim ve istifam istendi. Kampüs Müdürü Hazal Karapostal, sicilimin zarar görmemesi adına istifa etmem gerektiğini ifade etti. Olayla ilgili olarak, kesinlikle herhangi bir öğrenciye şiddet uygulamadığımı, sınıftaki öğrencilerin olaya tanık olduklarını ve konunun İl Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından soruşturulması için şikâyet dilekçesi vereceğimi belirterek okuldan ayrıldım.

Olayın ardından, yaşadığım tehditler ve psikolojik baskı sebebiyle geceleri uyuyamaz hâle geldim ve 3 günlük rapor aldım. Okul yönetimi, olaydan 4 gün sonra öğrencilerden olayla ilgili tutanaklar almıştır. Ancak bu tutanakların işten çıkarılmam için yeterli olmadığını düşünen Kampüs Müdürü Hazal Karapostal, öğrencileri bireysel olarak odasına alarak yönlendirme yoluyla "Yunus Hoca vurdu", "Yunus Hoca dövdü" şeklinde ifadeler yazdırmış; önceki tutanakları imha ederek, yeni tutanaklar düzenlemiştir. Bu durum açıkça evrakta sahtecilik anlamına gelmektedir. Olayla ilgili deliller, birçok velimin İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü’ne sunduğu şikâyet dilekçelerinde yer almaktadır.
Yıl boyunca maruz kaldığım mobbinge ilişkin tüm belgeleri ilgili resmî kurumlara sunmuş bulunmaktayım. 30 Nisan 2025 Çarşamba günü, raporlu olduğum bir günde, “Kod 46” (hırsızlık, ahlaksızlık gibi yüz kızartıcı suçlar) gerekçesiyle iş akdime son verilmiştir. Bu kodla birlikte hem mesleki itibarım hem de iş hayatım iftira yoluyla yok edilmeye çalışılmaktadır.

Tüm kamuoyuna açıkça ifade ediyorum ki; bu iftiralara ve haksızlıklara karşı hukuki haklarımı sonuna kadar arayacağım. Konunun takipçisi olacağım ve adaletin yerini bulması için gereken tüm resmî girişimleri sürdüreceğim.Saygılarımla.''