Enflasyon dilek havuzlarını da vurdu: Dilekler artık kağıt parayla dileniyor

İzmir’in Şirince köyündeki John Baptist Kilisesi’nin dilek havuzunda alışılmış manzara değişti. Paranın değer kaybıyla bozuk para geleneği sona ererken havuzda artık çoğunlukla 5, 10, 20 ve 50 TL’lik kâğıt banknotlarla dolmaya başladı

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Enflasyon dilek havuzlarını da vurdu: Dilekler artık kağıt parayla dileniyor haberinin görseli

KEMAL ÖZKURT- ÖZEL HABER/ İzmir’in taş evleri ve tarihi dokusuyla ünlü Şirince köyü, her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlıyor. Her yıl yaklaşık 1.5 milyon ziyaretçi çeken köyün en bilinen noktalarından biri, Aziz John Baptist Kilisesi ve önünde yer alan dilek havuzu. Ortasında Meryem Ana heykeli bulunan bu havuz, yüzyıllardır hem yerli hem de yabancı ziyaretçilerin uğradığı, niyetlerini dile getirdiği ve adaklarda bulunduğu bir ritüelin merkezi konumunda bulunuyor. Geleneksel olarak, ziyaretçiler dileklerinin kabul olması umuduyla küçük madeni paralar atıyor, bu davranış hem manevi bir deneyim hem de sembolik bir fedakârlık olarak görülüyordu. Ancak son yıllarda Türkiye ekonomisinde yaşanan yüksek enflasyon ve Türk Lirası’nın alım gücündeki keskin düşüş, bu geleneksel pratiği doğrudan etkilemiş durumda. Artık havuzun dibinde küçük madeni paraların yerine 5, 10, 20 ve hatta 50 TL’lik kağıt banknotlar birikiyor. Ziyaretçiler, niyetlerini dile getirirken cebindeki en düşük değerli banknotu kullanmak zorunda kalıyor. 

MADENİ PARA DÖNEMİ SONA ERDİ

Dilek havuzlarına para atmanın temelinde yatan fikir, atılan paranın atan kişi için anlamı olması, yani bir fedakârlık yapmasıdır. Ancak günümüzde durum değişti. Hazine ve Maliye Bakanlığı Darphanesi resmi olarak madeni paralar basmaya devam etse de piyasadaki gerçeklik bambaşka. Yüksek enflasyon ortamında, 50 kuruş ve 1 TL’nin alım gücü öylesine düştü ki, artık günlük alışverişte bu paralarla bir şey almak mümkün değil. Marketlerde, bakkallarda bile bu bozuk paralar pek kullanılmıyor. İnsanlar, pratik olarak işe yaramayan ve yanlarında taşımayı zahmetli bulan bu madeni paraları artık yanlarında bulundurmuyor. Bu yüzden dilek havuzuna attıkları para, mecburen cebindeki en düşük değerli kâğıt banknot, yani 5 TL veya 10 TL oluyor.

SESSİZ SERVET KAYBI

Dilek havuzuna kâğıt para atmanın yarattığı en büyük sorunlardan biri, toplanan paranın değerinin su yüzünden hızla yok olması. Madeni paralar su içinde kalsa bile bozulmazken, kâğıt banknotlar, uzun süre suyla temas ettiğinde yıpranıyor, mürekkebi dağılıyor ve parçalanıyor. Bu da toplanan paranın geri kazanımını neredeyse imkânsız hale getiriyor. Merkez Bankası, hasarlı banknot değişiminde, banknotun yüzde 50’sinden fazlasının kopuk olmaması ve üzerindeki seri numarasının mutlaka okunabilir durumda olması gibi katı kriterleri bulunuyor. Aslında bu ritüel, bir çeşit servet imhası eylemine dönüşmüş durumda.

PARALAR NEREYE GİDİYOR?

Havuzdaki paranın türünün değişmesiyle birlikte, yıllık toplanan paranın değeri de katlanarak arttı. Eskiden madeni paralarla toplanan bir havuz, şimdi en az 5 TL’lik banknotlarla dolduğundan, potansiyel gelir hacmi birden yükseldi. Havuzda toplanan bu paraların geçmişte de tartışma konusu olmuştu. 2018 yılında, İzmir Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü, havuzdaki madeni paraların akıbetini belirlemek ve hukuki durumu araştırmak üzere Vergi Dairesi Başkanlığı’na başvurmuştu. Yapılan ilk değerlendirmede havuzda toplanan paranın yıl içerisinde ciddi boyutlara ulaştığı kaydedilirken, havuzun özel bir mülkiyete ait taşınmazın bahçesi içerisinde kaldığı vurgulandı. 

 

 

 

Kaynak : HABER MERKEZİ

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.