İlham kaynağı olmak istiyor

Doktor anne babanın ikiz kızlarından Arya Nur’a 9 yaşındayken tıpkı ikizi gibi epilepsi teşhisi kondu. Hastalığın, kızlarının gelişimine engel olacağını düşünmeyen çift, çocuklarını sanata ve spora yönlendirdi.  Arya Nur’un müziğe olan yeteneğini henüz 4 yaşlarındayken keşfeden ailesi, 6 yaşında piyano çalan ve beste yapmaya başlayan kızlarını konservatuvara göndermeye karar verdi. Sınavlarda başarılı olan Arya, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Devlet Konservatuvarı Müzik ve Bale Ortaokuluna kabul edildi. Arya Nur Güneş, eğitmeni Prof.Dr. Çağlayan Ünal Sümer’in tavsiyesi ile yaklaşık 3 yıl önce çello (viyolonsel) çalmaya başladı.

ÖDÜL ALDI

Bu enstrümanda kısa sürede gelişim gösteren Arya Nur, 29 Kasım-2 Aralık’ta Litvanya’nın Kaunas şehrinde düzenlenen “Kaunas Sonorum 2017 Genç Müzisyenler Uluslararası Müzik Yarışması”na katıldı. İzmirli genç yetenek, ilk yarışması olmasına rağmen, 18 ülkeden yaşları 10 ila 23 arasında değişen 590 müzisyen arasında jüri özel mansiyon ödülüne layık görüldü.

Arya Nur Güneş, 10 yaşında tanıştığı enstrümanını çok sevdiğini söyledi. Öğretmenlerinin de desteğiyle kısa sürede önemli mesafe aldığını dile getiren Güneş, “Yarışmaya katılmaya da 6 ay önce karar verdik. Benim için çok güzel bir deneyim oldu, çok şey öğrendim. İlk yarışmamdı, zor ve stresli bir dönem geçirdim ama sonuçları güzel oldu” dedi.

İDEALİ JACQUELİNE DU PRE

İdolünün dünyaca ünlü İngiliz müzisyen Jacqueline du Pre olduğunu belirten Güneş, onun eserlerinin kalbine işlediğini vurguladı. İleride dünya çapında bir çellist olmak istediğini anlatan Güneş, “Müziğimle insanlara duygularımı yansıtmak ve dokunmak istiyorum. Jacqueline du Pre gibi ben de başkalarına ilham olmak istiyorum. Müziğimi geniş bir kitleye tanıtmayı hedefliyorum” ifadelerini kullandı.

Anne Nurece Güneş ise kızının müziğe olan yeteneğini henüz 4 yaşındayken keşfettiklerini söyledi. Epilepsi teşhisi konulan ikizleriyle yakından ilgilendiklerini aktaran Güneş,  “Biz ebeveynleri olarak onlara yaşadıkları hastalığın doğal bir şey olduğunu, birçok insanın bunu yaşadığını anlattık. Onlar da kabullendiler, kendileriyle barışık oldular, hastalıktan gocunmadılar, kötü hissetmediler, hastalıklarını onları engelleyen bir unsur olarak düşünmediler. Hatta Arya, iyileşti gibi” diye konuştu.

ÖZEL BİRİ

DEÜ Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Sümer ise Arya’nın her geçen ay üzerine koyarak ilerlediğini hatırlattı. Arya’nın çelloya çok emek verdiğini belirten Sümer, “Yaşına göre çok ileride ve onun özel olduğunu düşünüyorum. İlk yarışmasından başarıyla döndü. Arya bu yarışmayla sadece başlangıç yaptı. Sanatta en önemli şey, doğallığınızı koruyarak gelişimi sağlamak. Dolayısıyla yarışmalar bize hep basamak olacak” ifadelerini kullandı. n AA/İZMİR