Keyifle zayıflamak mümkün

Kilo vermenin neden gerekli olduğunu anlatan Diyetisyen Derya Zünbülcan, doyarak, yiyerek ve keyifle zayıflamanın mümkün olduğuna dikkat çekti


  • Oluşturulma Tarihi : 04.01.2016 09:56
  • Güncelleme Tarihi : 04.01.2016 09:56
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Keyifle zayıflamak mümkün haberinin görseli

EMİNE YALÇIN - Kilo problemi yaşıyor musunuz? Rakamlar yalan söylemez diyerek tartıya çıkmaktan kaçarken, bir yandan aynada gördüğünüz kilo ile savaşıyor musunuz? Merdiven çıkmak, ayakkabınızı giymek artık zor gelmeye mi başladı? Tüm bunların üzerine bir de nefes nefese kalmaktan, her sabah istemediğiniz bedende güne uyanmaktan, istediğiniz kıyafetleri değil, üzerinize olan, fazlalıkları kapatan kıyafetleri giymekten şikayetçi misiniz? Yukarıdaki sorulara ‘evet’ cevabını veren herkesin artık harekete geçmesi gerektiğinin altını çizen Diyetisyen Derya Zünbülcan, kiloyu kaybetme hayatı kazanma zamanının geldiğini söyledi.

“KİLOYU KAYBETMEK HAYATI KAZANMAK DEMEK”

Diyetisyen Derya Zünbülcan, yüksek kilonun kanser başta olmak üzere birçok sağlık sorununa davetiye çıkardığını vurgulayarak, “Bilimsel çalışmalara göre kiloyu kaybetmek hayatı kazanmak demektir. Hastalıklardan korunmak için sağlıklı kiloda olunmalıdır. Olması gerekenin üzerinde olan her kilo dizler başta olmak üzere iskelet ve kas sisteminiz üzerine yük bindirir. Yaşlılıkta sağlıkla gülümseyebilmek için bugün harekete geçmelisiniz. Alınan fazla yağ deri altı yağ dokusunda trigliserit olarak depolanır. Böylece yüksek yağlı ve aşırı kalorili beslenme ile kandaki yağ seviyeleri yükselir. Bu kalp hastalıklarına yatkınlığın artması demektir. Son dönemlerde yapılan çalışmalar bağışıklık sistemi ile bedensel yağ kitlesi arasında bir bağlantı bulmuştur. Yani vücut yağ yüzdesiniz yüksekse, normal yağ yüzdesine sahip kişilere oranla daha çok grip, kanser gibi rahatsızlıklara açıksınız demektir. Yüksek kilo diyabetin yani şeker hastalığının en önemli risk faktörlerinden biridir. Türkiye’de elimizdeki verilere göre 3 milyon 300 bin kişi diyabet ile yaşamaktadır. Bu diyabet vakalarının pek çoğu yüksek kilo ile bağlantılıdır. Ve zamanında fark edilseydi hastalık haline dönmesi engellenebilirdi. Bugün siz kilonuzu fark edin, bugünün fazla kilosunun yarın hastalık haline gelmesini engelleyin” şeklinde konuştu.

“ARTIK BAŞKA YÖNTEM DENEMENİN VAKTİ”

Zünbülcan, sözlerini şu şekilde bitirdi: “Açlık diyeti değil yaşam tarzı olsun. Bugüne kadar kim bilir kaç kere açlık şeklinde diyete başladınız, azmettiniz, yemediniz, birkaç kilo verdiniz sonrasında verdiklerinizi fazlasıyla geri aldınız. Bugüne kadar denediğiniz açlık diyetlerinden bir sonuç çıkmadığına göre artık başka yöntem denemenin vakti. Doyarak, yiyerek ve keyifle zayıflamak mümkündür. Bunu hangi besini hangi besin ile ne miktarda ve ne sıklıkla tüketmeniz gerektiğini öğrendiğiniz kişiye özel sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri ile başarabilirsiniz. Aç kalmaya değil, size özel beslenme önerilerini öğrenmeye özen gösterin.”

ŞEKER HASTASI DEĞİLSENİZ TATLANDIRICI KULLANMAYIN

Tatlandırıcılar şeker hastası olan bireyler için güvenilir sınırlarda kullanıldığı sürece kullanılabilir alternatiflerdir. Ancak şeker hastası değilseniz sadece kilo kontrolü için tatlandırıcı kullanmaktan vazgeçin. Tatlandırıcı yerine bal, pekmez, kuru meyve gibi doğal kaynaklardan faydalanın.

SOFRADA HER ZAMAN LİMON OLSUN

Limon glisemik indeksi dengeler, kilo kontrolünü sağlar, tansiyon yüksekliğini önler, göbek bölgesinin erimesinde yardımcıdır. Kilomu kaybedip hayatı kazanmak istiyorum diyorsanız sofranızdan limonu eksik etmeyin.