-
-
-
Sayfa Yükleniyor...
Sayfa Yükleniyor...
İç Hastalıkları (Dahiliye) Uzmanı Dr. Cengiz Boğa, 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü dolayısıyla yaptığı açıklamalarda, hipertansiyonun toplumda sık görülen ve ciddi sağlık sorunlarına yol açan bir hastalık olduğunu vurguladı. Dr. Boğa, hipertansiyonun kalbin iş yükünü artırdığını ve atardamarlarda zarara yol açabileceğini belirterek, özellikle kalp, göz ve beyin damarlarında hasara neden olabileceğini ifade etti
Türkiye'de her üç erişkinden birinde hipertansiyon olduğunu belirten Dr. Boğa, "Farklı günlerde istirahat halinde ölçülen en az iki ölçümde büyük tansiyonun 130 MmHg, küçük tansiyonun 80 MmHg üzerinde olmasına hipertansiyon denir" dedi. Hipertansiyonun genetik ve çevresel faktörlerle ortaya çıktığını, özellikle şeker hastalığı, aşırı tuz tüketimi, fiziksel aktivite azlığı, alkol tüketimi, sigara ve stresin risk faktörleri arasında olduğunu vurguladı. 35-50 yaş aralığındaki kişilerde ve 50 yaş üstü erkeklerde daha sık görüldüğünü de ekledi.
Hipertansiyonun en önemli bulgularından birinin baş ağrısı olduğunu belirten Dr. Boğa, hastaların yüzde 90-95'inde yüksek tansiyona neden olabilecek altta yatan başka bir neden bulunmadığını ve bu duruma esansiyel (primer) hipertansiyon denildiğini açıkladı. Geri kalan yüzde 5-10'luk grupta ise yüksek tansiyonun başka bir hastalığa ikincil olarak ortaya çıktığını ve buna da sekonder hipertansiyon denildiğini ifade etti. Sekonder hipertansiyonun nedenleri arasında aşırı tuz alımı, böbrek hastalıkları, böbreküstü bezi hastalıkları ve tiroit bezi hastalıkları yer almaktadır.
Hipertansiyon tedavisinde yaşam tarzı değişikliklerinin önemine dikkat çeken Dr. Boğa, "Kilo kontrolü, tuz kısıtlaması, düzenli yürüyüşler, sigara ve alkolün bırakılması, sağlıklı beslenme gibi tedbirler tansiyon kontrolü için önemlidir. Bu tedbirlerle tansiyon kontrolü sağlanamazsa ilaç tedavisi önerilir" dedi.
Dr. Boğa, hipertansiyon konusunda yapılan yaygın yanlışlara da değinerek, "Şikayeti olmayan hastanın kan basıncı yüksekliğini dikkate almaması, tansiyonu kontrol altında olan hastanın düzenli hekim takibini ihmal etmesi ve ilaç kullanımını aksatması yaygın hatalardır. Ayrıca, başka bir hastanın ilacını hekime danışmadan kullanmak da ciddi bir yanlışlıktır" ifadelerini kullandı. Hipertansiyon kontrolü için diyet, egzersiz, sigara ve alkol kullanımının kısıtlanmasının ve sağlıklı yaşam tarzının benimsenmesinin önemini vurguladı.
Hipertansiyonun ciddi sonuçlara yol açabileceğini belirten Dr. Boğa, bu süreçte düzenli olarak tansiyon değerlerinin kontrol edilmesi ve doktor önerilerinin takip edilmesinin hayati önem taşıdığını belirterek açıklamalarını sonlandırdı.
Arun Acumsal
