- Siyaset
- 06.05.2025 18:16
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İdlip konusunda açıklamalarda bulunarak, Bir gece ansızın gelebiliriz dedik, bu gece TSK ÖSO ile birlikte İdlip ile ilgili şuanda operasyonu başlattı dedi
AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile birlikte İdlip ile ilgili operasyonu başlattığını kaydederek, kimsenin Türkiyeye Niye böyle yapıyorsunuz deme hakkı olmadığını söyledi.
PKKYI DEVREYE SOKTULAR
Son yıllarda Türkiyede yaşanan olaylara ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Her gün yeni bir saldırı, yeni bir taktik atak ile karşılaşıyoruz. Bu saldırıların bir kısmını bizim dikkatimizi ve enerjimizi bölgemizdeki kritik gelişmelerden uzaklaştırmaya yönelik olarak görüyorum. Türkiyeyi FETÖ ve PKK gibi terör örgütleri ile köşeye sıkıştıramayanlar kendileri doğrudan sahaya girmeye başladılar. Bunun için tüm anlaşmalar ve taahhütler yok sayılarak ABdeki serbest dolaşım hakkımızı sürekli erteliyor ve bizleri oyalıyorlar. Bunun için göçmenlerin Avrupaya yönelmesini engellemek amacıyla kendilerinin önerdiği yardımlar fiilen yapılmıyor. Tüm teamüller ve diplomatik kurallar yok sayılarak Amerikaya vize başvuruları askıya alınıyor. Ülkemizin bölgedeki insani dramların önüne geçmek konusunda gösterdiği gayretler ısrarla gözden uzak tutuluyor. DEAŞa karşı en ciddi ve etkili mücadele yürüten Türkiyeyi terör örgütleri ile yan yana göstermenin gayretleri aranıyor. En küçük hadiseler dahi bahane edilerek ekonomimizle ilgili olumsuz spekülasyonlar üretiliyor. Gezi olayları sırasında bir kesim çerden çöpten bahanelerle sokaklarda kaos çıkartmaya çalıştığında milletimiz geri plandaki oyunu gördü ve ona göre pozisyon aldı. 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişiminde hedefin şahsım veya ailem değil, bizim nezdimizde ülkemizin tüm kazanımları olduğunu gören milletimiz bize her zamankinden çok fazlasıyla sahip çıktı. 7 Haziran seçimleri sonrasında hiçbir parti tek başına iktidara gelemeyince kimlerin ellerini ovuşturmaya başladığını, kimlerin eski Türkiye hayaliyle yerinde duramadığını yine en iyi milletimiz gördü. Hemen arkasından 1 Kasım seçimleri ile bu aziz millet durumu düzeltti. Türkiyeyi 90ların karanlık günlerine çevirmek isteyenlere fırsat vermedi. Baktılar böyle olmuyor bu defa PKK terör örgütünü devreye soktular. Çukur eylemleri dediğimiz, bazı ilçelerdeki kardeşlerimizin malına ve canına kastederek devletin egemenliğine saldırı sürecini bölgedeki vatandaşlarımızın feraseti ile başarısızlığa uğrattık. Aynı dönemde DEAŞ terör örgütünün sınırlarımıza dönük taciz ve ülkemiz içindeki canlı bomba saldırıları da artmaya başladı. Bu örgütün ipini elinde tutanların hedef olarak ülkemizi gösterdikleri anlaşılıyordu. Türkiyenin milleti ve devleti ile gösterdiği güçlü duruş sebebiyle amaçlarına ulaşamayanlar 15 Temmuz gecesi darbe girişimi ile yeni bir hamle yaptılar. 1960ta, 1971de, 1980de, 1997de tamamen veya kısmen başarılı olan darbe teşebbüslerinin aksine bu defa bambaşka bir manzara ortaya çıktı. Milletimiz tarihinde ilk defa darbecilere fiilen mukavemet gösterdi. Hemen arkasından Suriyedeki Fırat Kalkanı Operasyonunu başlatarak bizi bu şekilde durduramayacaklarının mesajını darbenin arkasındaki güçlere verdik. Hem onların saldırıları hem bizim cevaplarımız bunlarla sınırlı kalmadı. Türkiyeye siyasi, sosyal, diplomatik, askeri, ekonomik, tüm alanlarda diz çöktüremeyenler her gün yeni bir oyunla karşımıza çıkıyor. Biz ne diyoruz namert kaçar, mert direnir. Biz artık sadece direnmekle, savunmakla kalmıyoruz, kendi oyun planımızı adım adım uyguluyoruz. Savunmamızı güçlendirirken taarruzu da ihmal etmiyoruz. Türkiyeyi batıdan ve mümkünse tüm dünyadan tecrit etmek için ellerinden geleni yapanlar beyhude uğraşıyorlar diye konuştu.
ŞU ANDA OPERASYONU BAŞLATTIK
Yıllarca Türkiyeyi terör örgütleri ile yeteri kadar güçlü şekilde mücadele etmemekle itham edenlerin şimdi terör örgütleri ile kol kola bölgeyi tanzime giriştiklerini belirten Erdoğan, Dünyada kendilerine terörle mücadelede en büyük hedef olarak DEAŞı gösterenler şuanda DEAŞa karşı PYD-YPG gibi terör örgütleri ile beraber mücadele ediyorlar. Şimdi soruyorum, 3 bin 300ü aşkın tır ile kuzey Suriyede bir terör örgütü oluşturmaya, bir terör devleti oluşturmaya çalışanların niyeti nedir? Bunlara bu denli silahı ücretsiz olarak verenlerin niyeti nedir? Biz paramızla silah alamazken onlara parasız olarak bu kadar silahı vermenin gayesi ne olabilir? Burada soru işaretleri oluşmuyor mu? Biz bunların ne anlama geldiğini biliyoruz. Biz Astana sürecini başlattık ve bu süreçte Türkiye, İran, Rusya bir karara vardık. Bir gece ansızın gelebiliriz dedik, bu gece TSK ÖSO ile birlikte İdlip ile ilgili şuanda operasyonu başlattı. Oradaki mazlumların üzerine gelenlerin, o mazlumlara bunca silahla saldıranlar, rejim ne yazık ki, bütün bunlar karşısında bize tarihi bir sorumluluk yüklüyor. İdlipte şuanda Halepten kovulanlar, Halepte yaşam hakları sona erdirilenler, onlar şimdi büyük ölçüde İdlipteler. İdlip bize sınır. Tedbirimizi almak zorundayız. Kimse bize niye bunu böyle yapıyorsunuz diyemez. Suriyeye 911 kilometre sınırı olan biziz, her an taciz ve tehdit altında olan biziz, kimse bize niye bunu böyle yaptınız diyemez ifadelerini kullandı. n İHA