Sayfa Yükleniyor...
Gazi Osman Paşa İlkokulu Müdürü Ömer Kıyak ile okulda yaptıkları çalışmaları hakkında konuştuk. Kıyak, eğitimin insan hayatında önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayarak, okulda bulunan öğrencilerin ayrı ayrı çok zeki olduklarını söyledi
EMİNE ŞEKER - Yenişehir Mahallesinde bulunan Gazi Osman Paşa İlkokulunun Müdürü Ömer Kıyak, 10 yıldır öğretmenlik yaptığını belirterek, 3 yıldır Gazi Osman Paşa İlkokulunda görev yaptığını söyledi. Kıyak, Son 1 yıldır bu okulun idareciliğini yapıyorum. 6 ay boyunca müdür yardımcılığı yaptım. 6 aydır da müdür vekili olarak çalışıyorum. Dokuz Eylül Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği mezunuyum. Ortaokul ve lise eğitimimi Eskişehirde bitirdi. Mezun olduktan sonra 5 yıl Erzurumda görev yaptım. Erzurumdan sonra tayinim İzmire çıktı. 2 yıl boyunca başka bir okulda çalıştım. Sonra bu okula geldim şeklinde konuştu.
ÇEVRE YERLİ HALKTAN OLUŞUYOR
Okulun bulunduğu çevre adının verilişinde tarihi ve efsanevi bir yön olmadığını söyleyen Kıyak, Çevrenin küçük bir tepe üzerinde olması nedeniyle Küçük Tepe anlamına gelen Tepecik adı verilmiş. Çevre göçmen romanlar, köylerden gelenler ve yerli halktan oluşuyor. Bugünkü haliyle semt alt gelir seviyesine ait bir işçi sınıfının yerleşim yeridir. Okulumuz 1963 yılında eğitim öğretime başlamış olup gündüzlü ve tekli öğretim yapılmaktadır. Çevrede eğitim olanakları bulunmasına rağmen bölge insanı bu olanaklardan yararlanmamış dedi.
ÇOCUKLARIMIZI GELECEĞE HAZIRLIYORUZ
Kıyak, bulundukları bölgeden dolayı okuma ve yazma oranının düşük olduğunu vurgulayarak, Öğrencilerimizin çevrelerinde örnek alabileceği kişi sayısı az. Bunun için bizim öncelikli amacımız ülkemize ve milletimize iyi bireyler yetiştirmektir. Çevresine zarar vermeyecek ve çevresine faydalı olabilecek insanlar büyütmeye çabalıyoruz. Çünkü çevremizden dolayı öğrencilerimizin gözü önünde çok fazla kötü örnek var. Bu durumdan dolayı çocuklarımız okuyup da ne yapacağız diyor. Bazı çocuklarımız doğuştan şanslı. Yetenekli doğuyorlar. Müziğe yatkın olanlar müzisyen olarak hayatlarına devam ediyorlar. Yeteneği olmayan ve eğitimini tamamlamayan çocuklarımız ise maalesef kötü işler yaparak para kazanmaya çalışıyorlar. Biz bu okulda öğretmenlerimiz ile birlikte iyi insanlar yetiştirmeyi hedefliyoruz. Eğitim ve öğretimin önemini hem çocuklarımıza hem de ailelerimize anlatıyoruz. Bizim diğer ilkokullarından bir farkımız yok. Çocuklarımızı geleceğe hazırlıyoruz. Biz okulumuzda geleceğini tahmin eden değil geleceğini planlayan ve yeteneklerinin farkında olan bir nesil yetiştirmek istiyoruz. Bunun içinde ne gerekiyorsa öğretmenlerimizle birlikte canla başla çalışıyoruz ifadelerini kullandı.
OKULUMUZDA AYRI BİR SPOR SALONU YOK
Toplam öğrenci sayılarının 390 olduğunu belirten Kıyak, okulda 1 müdür ile birlikte 12 öğretmen olduğunu ifade etti. Kıyak, Okulumuzda 1 tane kadrolu, 1 tane 4/Cli ve 2 tanede toplum yararına çalışan personelimiz var. Bu 4 çalışan arkadaşımız işlerini hakkıyla yapıyorlar. Ellerinden gelenin fazlasını yapıyorlar. Binamızda 12 derslik, 2 tane idareci odası, 1 tane depo gibi kullanılan bir oda ve 1 tane mutfak var. Kantinimiz vardı. Ama kantincimiz kapattı. Betonarme(ısınma durumu kaloriferle)elektrik var. Şebeke suyundan yararlanıyoruz. Tuvaletler içeride olup kanalizasyona bağlı. Okulumuzda araç gereç yönünden yeterli olmakla birlikte, laboratuvar araç gereci ve haritaların bir kısmı mevcuttur. Okulumuzda ayrı bir spor salonumuz yok. Malzeme deposu ve arşiv odası var. Okulumuzun geniş bir bahçeye sahip. Okulumuzun bahçesinde çam ağaçları ve palmiye ağaçları var diye konuştu.
HER AY BİR TOPLANTI
Kıyak, okulda satranç kursunu veren öğretmenin tayini çıkması sebebi ile satranç kursunu kaldırdıklarını belirterek, Geleneksel Çocuk Oyunları diye bir spor dalı var. Bu spor dalı ile ilgili Konak Belediyesi iş birliği ile ilgili çalışmalar yapıyoruz. Önemli günler bizim okulumuzda biraz farklı kutlanıyor. 2. dönemden itibaren her sınıf 23 Nisan günü için bir gösteriye hazırlanıyor. Her sınıf kendi arasında en güzelini çıkarmak için uğraşıyor. Öğretmenlerimiz tarafından sosyal proje kapsamında toplantılar yapılıyor. Madde bağımlılığının zararları anlatılıyor. Nasıl ders çalışmaları gerektiği hakkında bilgilendirme toplantıları düzenleniyor. Her ay farklı konularla 1 toplantı düzenlemeye çalışıyoruz. Yine okulumuzda spor faaliyetlerimiz oluyor. Okulumuz içinde yaptığımız resim yarışması ve kompozisyon yarışması sonucunda derece alan çocuklarımızı ödüllendirdik. Çocuklarımızı uluslararası yarışmalara yönlendirmek için de uğraşıyoruz. Öğrencilerimizin kendilerine güvenleri olmadığı için katılmak istemiyorlar. Biz öğretmenlerimizle birlikte çocuklarımıza kendilerine olan güveni artırmaya çalışıyoruz dedi.
DAHA ÇOK İHTİYACI OLAN OKULLAR VAR
Tüm sınıflarda hemen hemen projeksiyon olduğunu söyleyen Kıyak, Projeksiyon olmayan sınıflara temin etmeyi istiyorum. Mevcut olan bilgisayarların kasalarını yenilemeyi düşünüyorum. Binamızda kütüphane yok. Ama kütüphane olabilecek bir alan da yok. Mecburen bunun için biz her sınıfa ayrı ve özel bir şekilde kitaplık yapmaya karar verdik. Zaten bazı sınıflarımızda kitaplık var. Öğrencilerimiz kendi arasında kitap değişimi yapıyor. Biz çevremizden sağladığımız kitapları sınıflarımızın kitaplığına koyuyoruz. Kütüphane bizim için çok önemli. Çünkü çocuklarımıza okuma alışkanlığını kazandırmak istiyoruz. Okusunlar, araştırsınlar ve öğrensinler istiyoruz. Okulumuzda öncelikli olarak yapılması gereken eksiklerimiz bunlar. Bu eksikliklerde giderilemeyecek eksiklikler değil. Bizim okulumuzdan daha çok ihtiyacı olan okullar var. Okulumuzda bulunan çoğu malzemeyi zaten giden ve mevcut olan öğretmen arkadaşlarımız ya kendi cebinden karşılamış ya da çevresinde yardımcı olabilecek kişileri araya sokmuşlar. Okulumuzda kamera ve alarm sistemi var. Güvenliğimiz mevcut. Sıralarımız ve masalarımız kullanabilecek durumda. İç ve dış boyamızı yaptırdık. Tuvaletlerimiz içerde ve kullanışlı bir durumda. Eskiden şube müdürlerine ulaşmak çok zordu. Ama şimdi görevde olan şube müdürlerimize ulaşmakta zorluk yaşamıyoruz. Hızlı bir şekilde iletişim kurabiliyoruz. Derdimizi anlatıp eksikliklerimizi söyleyebiliyoruz. Böyle olunca bizde rahat ediyoruz. Çünkü bizim okulumuz sorunlu bir bölgede. Eğer yetkili kişiler sıkıntılarımızı kulak arkası ederse biz arada kalıyoruz. Herhangi bir ihtiyacımız olduğunda hemen karşılamaya çalışıyorlar ifadelerini kullandı.
ÖĞRENCİLERİMİZİN BAŞARILI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM
Kıyak, okulun başarısını değerlendirerek, Çocuk toplumun kurallarını öğrenebiliyorsa ve kendine ait sorumluluklarının farkındaysa bizim için başarı budur. Çünkü çocuklarımız çok geç uyuyorlar. Uykularını tam olarak alamadan okula geliyorlar. Sabah geç kalıyorlar. Dersler boş geçiyor. Sabah geç kaldığı için kahvaltı yapmadan geliyorlar. İlk teneffüste bir şeyler yiyorlar belki ama kahvaltı yapılmadığı için çocuklarımızın verimi düşüyor. Bulunduğumuz çevre dolayısıyla çocuklarımız genetik anlamda belli bir kalıba sığmıyor. Çok çabuk sıkılabiliyorlar. Bu şartlarda okulumuzda bulunan öğrencilerimizin başarılı olduğunu düşünüyorum. Başarılıyız diye asla çabamızdan vazgeçmiyoruz. Daha çok başarılı olmak için uğraşıyoruz. Öğretmenlerimiz hiçbir şekilde dersleri boş geçirmiyor. Çocukları bahçeye indirip kendileri çay içmiyor şeklinde konuştu.
AİLELERLE GÖRÜŞMELER YAPIYORUZ
Okulda sürekli devamsızlık yapan öğrenci sayısının yaklaşık 60 olduğunu ifade eden Kıyak, Okulumuzda çok devamsızlık ve sürekli devamsızlık yapan öğrencilerimiz var. Bulunduğumuz çevrede parçalanmış aile çok fazla. Anne ve baba çok genç yaşta evleniyorlar. Erken yaşta anne ve baba oluyorlar. Çocukla gelen sorumluluğu kaldıramadıkları için kurulan aile dağılıyor. Bu sefer çocuğa ya anneanne ya da babaanne bakıyor. Zaten bakan kişiler bakıma muhtaç. Yaşlı insanlar. Çocuklarla yeteri kadar isteseler de ilgilenemiyorlar. Muhtarımızla iletişim halindeyiz. Taşınan aileleri tespit ediyoruz. Devamsızlık yapan çocuklarımızın ailelerine ulaşıp görüşmeye çalışıyoruz. Çocuklarının okula gelmeleri gerektiğini anlatıyoruz. Çocuğun okula gelmeme sebebi maddiyat ise elimizden gelenin fazlasını yaparak çocuğun kırtasiye ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Sürekli gelen öğrencilerimizin aileleri ise çok ilgili. Yıl geçtikçe de bilinçli veliler artıyor. Çocuklarını kendi elleriyle getiriyorlar. Okulun girişinde bekliyorlar. Teneffüslerde yemek getiriyorlar. Çocuklarına gereken önemi fazlasıyla gösteriyorlar. Ama biz bıkmadan usanmadan her Cuma bayrak töreni öncesinde genel olarak velilere konuşma yapıyoruz. Gerektiği zamanlarda özel birebir görüşmeler yapıyoruz diye konuştu.
OKUL EĞİTİM YERİ
Kıyak, yaklaşık 15 binin yaşadığı bir mahallede çocukların oynayabileceği tek yerin okul bahçesi olduğunu vurgulayarak, Çocuklar okuldan sonrada oynayabilsinler diye okulun giriş kapısını açık bırakıyorum. Okul bittikten sonra okulda kimse olmuyor. Çevrede bulunan insanların okul bahçesini farklı şekilde kullandıklarını görüyoruz. Yabancı maddelerin atıklarını buluyoruz. Gündüz kimse okulun kapısından dahi geçmiyor. Bu yaşanan durumu he okulumuzun polisine hem de karakola bildirdik. Okul polisimiz çok ilgili. En küçük konuda kısa zaman içerisinde yanımızda oluyorlar. Acilen bu sorunun çözülmesini ve mahallede yaşayan insanların okul bahçesini farklı şekillerde kullanmamalarını istiyoruz. Çünkü okul ve okulun bahçesi eğitim ve öğretim yeridir dedi.
ÇOCUKLARIMIZA İYİ ÖRNEK OLALIM
Eğitim almamış insanların topluma zarar verebileceklerini söyleyen Kıyak, bir bireyin hayatında eğitimin önemli olduğunu vurguladı. Kıyak, sözlerine şöyle sonlandırdı: Okulumuzda bulunan öğrencilerimiz çok zeki çocuklar. Yeter ki çocuklarımıza aile olarak öğretmen olarak iyi örnek olalım. Çocuklarımıza farkındalık yaratalım. Eğitim ve öğretimin önemini anlatalım. Çocuklarımızı teşvik edelim. Motive edelim. Velilerimiz çocuklarına her anlamda destek olsunlar. Ülkemize yararlı bireyler yetiştirmek için uğraşsınlar. Çocukların kendilerini daha iyi ifade edebilmesi için ailelerin mutlaka çocuklarıyla konuşması gerekiyor. Biz eğitimci olarak davranışlarımızla çocuklarımıza okul içinde iyi örnek olmaya çalışıyoruz. Yanlışları zaten anlatıyoruz ama davranış olarak sergilediğimizde çocuğun hafızasında yer ediyor. Örneğin yere çöp atılmaması gerektiğini söylüyoruz. Bizde yerde çöp gördüğümüzde yerden alıp çöpe atıyoruz. Çocuk bunu görüyor. Yanlış olduğunu anlıyor. Bir daha çöplerini yere değil çöpe atıyor. Çocuklarımız başarılı olmak istiyorlarsa çalışmaları gerekiyor. Çalışmayı da alışkanlık haline getirmeleri gerekiyor. Bol bol kitap okumalar gerekiyor. Kitap okumayı da görev olarak değil de hobi olarak okumaları lazım. Çocuklarımızı ne kadar iyi eğitirsek geleceğimiz o kadar parlak olur.
Haber Merkezi