Çocuklarınızı depresyona sokmayın

Çocuk ve Genç Psikiyatri Uzmanı Dr. Özlem Özcan, TEOG’a hazırlanan öğrenciler ve aileleri için önerilerde bulundu


  • Oluşturulma Tarihi : 16.02.2016 08:02
  • Güncelleme Tarihi : 16.02.2016 08:02
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Çocuklarınızı depresyona sokmayın

DERYA NABİT

Çocuk ve Genç Psikiyatri Uzmanı Dr. Özlem Özcan, ailesi tarafından sınav odaklı yetiştirilip, hobi edinmeye, oyun oynamaya vakit bulamayan çocuklar arasında psikolojik rahatsızlıklar ve deprasyona rastladıklarını söyledi.

‘TEOG kazanamazsam hayatım bitti’ şeklinde düşünen çocuklar olduğunu anlatan Dr. Özcan, aileleri “Çocuklarınız ders çalışma dışında kitap okuma, spor, sanat, hobi gibi aktivitelere yönlendirin” diyerek uyardı.

KEMAN ÇALMAYI NEDEN BIRAKTIN?

Ailelerin ve çevrenin şartlandırmasıyla çocukların küçük yaşta tek bir odağa (sınav) yöneldiklerini ifade eden Çocuk ve Genç Psikiyatri Uzmanı Dr. Özlem Özcan, “Sınav baskısıyla yetiştirilen bir öğrenci örneğin TEOG'da bir yer edinirse öyle onaylanacağını, ona göre bir saygınlık kazanacağını, önemseneceğini ve diğer çocuklardan ayrışacağını düşünüyor. Böyle bir psikoloji içindeler. Ne spora, ne kitap okumaya zamanları kalmıyor. Başka hobiler edinmeye, sosyalleşmeye ve arkadaşlarıyla vakit geçirmeye de zamanları olmuyor. Çoğu zaman çocuklara , ‘Keman çalıyordum, yüzmeye gidiyordun, niye bıraktın’ diye sorduğumuzda ‘TEOG'a hazırlanacağım, onun için keman çalamıyorum, yüzemiyorum’ yanıtını veriyor. Üniversite sınavına hazırlanan öğrencilerin birçoğu için de bu geçerli” diye konuştu.

AİLE PRESTİJ KAZANDIĞINI DÜŞÜNÜYOR

Türkiye'de spor başarısından çok daha fazla akademik başarı önemli olduğunu kaydeden Dr. Özcan, “Akademik başarı daha çok notla örtüşen bir şeydir. Çocuğun yaratıcılığıyla, becerisiyle ilgili değildir. Sanat ise, çok sonrasında geliyor. Çocuk, başarılı oldukça aile de daha çok önemsendiğini, prestij kazandığını düşünüyor. Anne ve babalar da belki zamanında başarılı olamadığı için çocuğun başarısıyla onaylanmak onlara çok hoş geliyor” dedi.

ÇOCUKLAR ERGENLİĞİNİ YAŞAYAMIYORLAR

Sınava hazırlanan çocukların ergenlik döneminde spor, hobiyle uğraşmaları gerekirken, sürekli ders çalıştığının altını çizen Dr. Özcan, “Bir ergen daha fazla başka şeylerle meşgul olmak durumundayken, sürekli ders çalışmak zorunda kalıyor. Mesela; ergen sporla çok meşgul olmak durumundadır. Çok kitap okuması lazım. Ancak sınav kaygısı ve temposu nedeniyle o dönemi yaşayamamış oluyor. Çocuğun da ergenin de kendine özgü fikirleri olur. Kendine göre istekleri olur. Bu dönemde çocuklar biraz özgür bırakılmalı. Ancak tek odaklı yaşam onların düşünebilmesine hiç fırsat vermiyor, yaratıcılığını kısıtlıyor. Özgürce düşüncesini ifade etmesi, hakkını daha çok araması, canının yapmak istemediği şeyi daha rahat söyleyebilmesi lazım” açıklamasında bulundu.

Bazı ailelerin çocukların sınavda başarılı olmaları için ‘tehdit' yolunu seçtiğini kaydeden Dr. Özcan, ailelerin ‘Sınavı kazamazsan seni şu okula veririm' diyerek çocuklarını başarılı olmaya zorladıklarını söyledi.

ÇOCUKLARIN HAYATI REKABET

Sınavlarda sürekli başarılı olmaya zorlanan çocukların hayatı bir rekabet gibi gördüğünü, ‘Ben arkadaşımın önüne geçmeliyim, ondan daha başarılı olmayım’ şeklinde düşünmeye başladığını vurgulayan Dr. Özcan, “Sınav gözde büyütülünce kaygı da yüksek oluyor. Ve bu da çocuğa hata yaptırabiliyor. Sınavın birincisi çok iyi geçmediyse okul ve aileler daha çok çocukların üstüne gidiyorlar. Burada onlara destek oluyoruz. Çocuğa, ‘Yapabilirsin, başka şeyleri de becerebilirsin, yapabileceklerinin farkına var' diyoruz. Bir grupta ergenlikle beraber bu durumu kaldıramayıp ilaç tedavisine başladığımız çocuklar bile var” dedi.

Haber Merkezi