Sayfa Yükleniyor...
TOG Ege adıyla aktif olarak çalışan Ege Üniversitesinin toplum gönüllüsü gençleri, yıllardır sürdürdükleri sosyal sorumluluk projeleriyle ses getiriyor. Önemli projeler hayata geçirdiklerini belirten Koordinatör Selma Çakır, amaçlarını ve projelerini gazetemize anlattı
SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Toplum gönüllüsü gençler, üniversitelerinde kulüp, topluluk veya grup olarak örgütleniyor, belirledikleri ihtiyaçlara göre sürdürülebilir sosyal sorumluluk projelerini hayata geçiriyor.
Bu projeler, sadece topluma katkı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda gençlerin sorumluluk sahibi aktif bireyler olmalarına yardımcı olup kişisel gelişimlerini de destekliyor.
Türkiyenin birçok bölgesinde örgütlü olan TOG, Ege Bölgesindeki birimiyle çeşitli projelere imza atıyor. Ege Üniversitesi Toplum Gönüllüleri Öğrenci Topluluğu, 2008 yılında hayata geçireceği 9 projeyle çocuklardan tutalım yaşlılara kadar toplumun çeşitli kesimlerine katkı sunmayı amaçlıyor.
TOG Ege üyelerinin projelerinden biri olan Deniz Yıldızı Projesi ile İzmirin Torbalı İlçesine bağlı Dağkızılca Köyüne sosyo-kültürel ve eğitim alanında katkı sunacak. Kütüphaneleri modern bir sosyal merkez haline getirmeyi amaçlayan diğer bir proje olan Benim Kütüphanem Projesiyle de kütüphanelerin fiziksel koşulları iyileştirilerek, kütüphanelerdeki eksiklikler giderilecek.
TOG Ege gönüllüleri, Kardeş Umutlar Projesiyle Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tülay Aktaş Onkoloji Hastanesi ve Behçet Uz Çocuk Hastanesinde tedavileri süren çocuklara, tüm yıl boyunca düzenli yapılacak hafta içi ziyaretleriyle bir ağabey-abla kardeş ilişkisi kuracak. Merhaba Yarın Projesi ve Haydi Kızlar Okula kampanyası ile çocukların kış döneminde okula ve sosyal hayata adaptasyonlarını sağlayarak, ailelerine çeşitli konularda eğitim olanağı sunmayı hedefleyen TOG Ege, bahar aylarında düzenleyeceği Dünya Genç Gönüllüler Günü ile çocuk, genç ve yaşlı gönüllüleri bir araya getirmeyi planlıyor.
ELEŞTİRMEK İÇİN DEĞİL DEĞİŞTİRMEK İÇİN
TOG Ege Koordinatörü Selma Çakır, vizyonlarından ve misyonlarından bahsetti: Gençleri güçlendirerek, toplumsal barış, dayanışma ve değişimin gerçekleştirilmesini, gençler ile birlikte sağlamak vizyonuyla yola çıktık. Gençlerin öncülüğünde ve yetişkinlerin rehberliğinde çeşitli sosyal hizmet projelerini hayata geçirmeyi, gençlerin yaratabileceği sinerjiye inanan ve sosyal bir amaca yönelik maddi-manevi yatırım yapabilecek yetişkin gönüllülerin katılımını, rehberliğini ve desteğini sağlamayı, çevresindeki sorunlara çözüm üretebilen, kendine güvenli, girişimci ve duyarlı bir gençliğin oluşumuna katkıda bulunmayı, toplumda sosyal sorumluluk yönünde farkındalık yaratmayı hedefliyoruz. Eleştirmek değil, değiştirmek için çıktığı yolda, gençliğin enerjisini sosyal faydaya dönüştürmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
GENÇLİK MERKEZLERİ
Türkiyenin neredeyse tamamında Toplum Gönüllüleri Vakfının olduğunu ve özellikle üniversitelerde varlığını koruduğunu belirten Çakır, vakfın gençlik merkezlerini anlattı: TOG gençlik merkezlerinde 15-25 yaşları arasında mahallelerde yaşayan gençlerin kişisel gelişimini destekleyen çalışmalar yapılıyor. Bu merkezler gençlerin birey olarak kendi özerkliğini kazanmasını, kendi fikirlerini hayata geçirmesini ve yaşamlarını iyileştirici yeni olanaklarla tanışmasını sağlıyor. TOG Gençlik Merkezlerinde danstan fotoğrafa, müzikten İngilizceye kadar atölye çalışmaları, danışmanlık hizmetleri, doğa kampları, uluslararası hareketlilik projelerine katılım gibi etkinlikler hayata geçiriliyor. TOG aynı zamanda Gençlik Merkezleri Programı dahilinde gençlik merkezi kurmak isteyen yerel yönetimlere ve sivil toplum kuruluşlarına içerik desteği sunmakta, gençlik merkezleri arasında değişim programları yürütüp yerel gençlik kuruluşlarını da desteklemektedir.
BİR DEĞİŞİM DÖNÜŞÜM PROJESİ
Çakır, vakfın sağladığı uluslararası hareketlilik programına da değinerek konuşmasına devam etti: Toplum Gönüllüleri Vakfı, gençlere ve gençlik çalışanlarına dünyanın çeşitli ülkelerinden akranlarıyla sosyal, kültürel ve eğitsel paylaşımlarda bulunabilecekleri uluslararası hareketlilik imkanları sağlıyor. TOG, Türkiyeden katılımcıları yurt dışınagönderdiği gibi çeşitli program ve projeler kapsamında uluslararası katılımcılara ev sahipliği de yapıyor. Toplum Gönüllüleri Vakfı gençliğin enerjisini toplumsal faydaya dönüştürmeyi amaçlayan bir değişim ve dönüşüm projesidir. Türkiyenin 80 ilinde, 60 bin gönüllü gençle değişiyor ve değiştiriyoruz diyen Çakır, Aralık 2002de kurulan TOG, gençlerin öncülüğünde ve yetişkinlerin rehberliğinde toplumsal barış, dayanışma ve değişimi amaçlıyor. Toplum gönüllüsü gençler üniversitelerinde topluluk veya grup olarak örgütlenmekte, belirledikleri ihtiyaca göre sürdürülebilir sosyal sorumluluk projelerini hayata geçirmektedir. Fiziksel şartları yeterli olmayan okulların iyileştirilmesinden, ihtiyacı olan okullara kütüphane kurulmasına, toplumsal cinsiyet ile ilgili farkındalık çalışmalarından huzurevi-sevgi evleri ziyaretlerine kadar her yıl yüzlerce etkinlik gençler tarafından gerçekleştiriliyor. Ayrıca tematik eğitimlerden çocuk haklarına, ekolojiden insan haklarına, cinsel sağlıktan mülteci haklarına kadar birçok farklı temada gerçekleştirilen eğitim ve kapsamlı projeler sadece topluma katkı sağlamakla kalmamakta, aynı zamanda gençlerin sorumluluk sahibi aktif bireyler olmalarına yardımcı olup kişisel gelişimlerini desteklemektedir dedi.
ATAKLARLA KÜLTÜRLER ETKİLEŞİYOR
TOG Ataklar; farklı şehirlerden, farklı kültürlere sahip gençlerin bir araya gelerek kültürlerarası öğrenme ve farklılıkların paylaşımı çerçevesinde hayata geçirdikleri 4-5 günlük hareketlilik projeleridir. Dönemsel Yaz Projeleri ise gençlerin yine farklı şehirlerden gelerek ortak bir amaç çerçevesinde harekete geçtikleri, 710 günlük sosyal sorumluluk projeleridir. Bu tarz etkinliklerde ekoloji, toplumsal cinsiyet, kültürel miras, sağlıklı yaşam gibi gençlerin yerel ihtiyaçları dikkate alarak belirledikleri temalar çerçevesinde atölyelere, eğitimlere ve farklı uygulamalara yer veriliyor. TOG Egedeki ilk atağından bahseden Çakır, İlk atağımı Mersinde gerçekleştirdim. Birçok şehirden ve farklı üniversitelerden gelen insanlarla aynı ortamda 1 hafta bulunmak inanılmaz keyif vericiydi. Atağın konusu Mersindeki farklı kültürleri tanımaktı. Roman, alevi, Kürt, Yörük kültürünü onların içerisine girerek daha yakından tanıma fırsatı bulduk. Hakkarili bir düğüne gittik, yaylaya Yörüklerin yanına çıktık. Toplumdan dışladığımız ve Çingene olarak tanımladığımız romanların içerisine girerek aslında onların öyle olmadığına dikkat çektik. Benim için muhteşem bir haftaydı. Hala daha oradaki arkadaşlarımla iletişimim devam ediyor. TOGun en güzel tarafı da bu. Tanımadığın insanlarla ortak bir paydada buluşarak onunla sağlam bir iletişim kurmak. Ardından Sakarya ve Van atağım oldu. Sakaryada yaylada çadırda kaldık. Doğa konulu bir ataktı. Vanda ise köy okulunu boyamak ve kütüphane kurmak için gittik diye konuştu.
İĞNE DELİĞİNDE YAZ DÖNEMİ
İğne deliği gençlik merkezinden söz açan Çakır, TOG Ege olarak gerçekleştirdiğimiz İğne Deliğinde Yaz Dönemi Bir Başka Hareketli etkinliği var. İzmirde bulunan İğne Deliği Gençlik Merkezi, yaz dönemi çalışmalarını gençlerle belirledi. Birbirinden farklı eğitici, öğretici ve eğlenceli atölye çalışmalarını gençlerle buluşturmak için hazırlıklar tamamlandı. Eylül ve ekim ayında bachata&kizomba, bateri, fotoğrafçılık, grafik animasyon, piyano ve resim atölyeleri Samsun İğne Deliği Gençlik Merkezimizin programında yer alıyor. Bölünmüş Geçmiş Ortak Gelecek Projesi faaliyetlerimizde başladı. TOGun Türkiyede ortaklığını yürüttüğü proje geçmişte ya da halen etnik veya din temelli ayrımcılıktan oldukça etkilenmiş ülkelerde barış ve uzlaşma politikaları geliştirmek için faaliyetler yürütüyor ifadelerini kullandı.
BASMANEDE İNECEK VAR!
Gerçekleştirdikleri projeleri anlatmaya devam eden Çakır, 3 gün boyunca eğitimi süren Basmane etkinliğinden de bahsetti: Mültecilerle ilgili güçlenmek ve sahada çalışmak için 20 farklı ilden gelen 60 toplum gönüllüsü genç İzmirde bir araya geldi. Proje; İzmirde bulunan mültecilerle temas ederek hem toplumsal önyargıyı yıkmak hem de mültecilerin gündelik rutinlerine, dönemlerine yardımcı olmayı hedefliyordu.
GENÇLER NE İSTİYOR?
Çakıra göre gençler kendilerini geliştirmek için ortam ve fırsat istiyor; gençler bir araya gelmek, tanışmak ve birbirine güvenmek istiyor; gençler, katılmak, söz söylemek ve sorumluluk almak istiyor. Çakır, şöyle devam etti: Gençliğin sahip olduğu olanaklar yetersiz, ancak mesele sadece bundan ibaret değil; melese, bu olanakların rasyonel olmayan uygulamalarla kullanılmasıdır; rasyonel olmayan yaklaşımların kaynağı, eldeki olanakların tasarlanmasından tüketilmesine kadar hiçbir aşamada gençliğin fikrinin alınmaması, gençliğin kendine özgü koşul ve özelliklerinin hesaba katılmamasıdır; gençliği hesabın dışında tutmak gençleri gelişmemiş nitelikleriyle baş başa bırakmaktadır; gençlik, yüksek sesle söylemese bile geri kaldığının, geride ve yalnız bırakıldığının farkındadır. Bizde buna çözüm getirmek için vakfımız aracılığıyla gençliği yaşamın tam ortasına yerleştiriyoruz. Biz her ne kadar büyük bir vakıf olsak da kendimizi hep küçük olarak tanımlarız. Margaret Meadın söylediği gibi düşünceli ve kendini adamış yurttaşlardan oluşan küçük bir grubun dünyayı değiştirebileceğinden kuşku duyulmasın; bu hep böyle olur. Biz bundan eminim ki rengarenk insanlarla dünyayı değiştireceğiz.
Haber Merkezi