- Yaşam
- 02.07.2025 11:49
Ülkenin dört bir yanını etkisi altına alan orman yangınlarına ilişkin açıklama yapan Eğitim-İş, kamu hizmetlerini zayıflatan politikalar nedeniyle felaketlerin derinleştiğine dikkat çekerek, doğa ve insan merkezli acil önlemler çağrısında bulundu
Türkiye’nin birçok bölgesinde süren orman yangınları, yalnızca ağaçları değil; içinde barındırdığı canlı yaşamı, kültürel varlıkları ve gelecek kuşakların yaşam alanlarını da tehdit ediyor. Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş), yaşanan yıkıma dair yaptığı açıklamada, yangınların etkili bir şekilde önlenememesinin arkasında kamu hizmetlerinin yıllar içinde zayıflatılması ve gerekli yatırımların yapılmaması olduğuna dikkat çekti.
“Her yanan orman, insanlık olarak kaybettiğimiz hayattır” ifadesine yer verilen açıklamada, doğaya karşı sergilenen ihmalkar tutumun felaketleri büyüttüğü belirtildi. Eğitim-İş, ormanların yalnızca oksijen kaynağı değil, aynı zamanda iklim krizine karşı doğal savunma hattı olduğunu vurgulayarak, toplumu doğaya sahip çıkmaya çağırdı.
Eğitim-İş’in açıklamasında, 6 Şubat 2023 depreminin ardından yaşanan yönetim krizine gönderme yapılarak, “İnsan hayatını ve doğayı merkeze almayan her anlayış, krizleri felakete dönüştürür” denildi. Orman yangınlarına karşı alınmayan önlemlerin de bu zihniyetin devamı olduğuna işaret edildi. Öte yandan Eğitim-İş, orman yangınlarıyla etkili mücadele için şu başlıklar altında acil adımlar atılmasını talep etti: “Kamu hizmetlerine yeniden yatırım yapılmalı, özelleştirme uygulamaları durdurulmalı. Yangın öncesi ve sonrası süreçler bütünlüklü ve etkin biçimde planlanmalı. Bilimsel ve teknolojik yöntemlerle donatılmış bir mücadele sistemi oluşturulmalı. Ormanlar, topluma ve doğaya hizmet edecek şekilde korunmalı, sermayeye peşkeş çekilmemeli.”
Açıklamada, doğanın ‘en güçlü öğretmen’ olduğu vurgulanarak, doğaya verilen her zararın sel, yangın, kuraklık ve can kaybı olarak geri döndüğü belirtildi. “Bu ülkenin toprağı yalnızca bugünün değil, gelecek nesillerin de yaşam alanıdır” diyen Eğitim-İş, karar alıcıları sorumluluğa çağırdı ve doğayı korumanın herkesin ortak görevi olduğunu hatırlattı.