İzmirli gençlerden tarım mucizesi ‘Topraksız tarımda’ UMUT OLACAK

Tarım alanlarının Türkiye’de ve dünyada her geçen gün daraldığı günümüzde İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde geliştirilen Smart Garden projesi insanlığa umut olmaya hazırlanıyor. Toprağın kullanılmadığı, bitkinin fotosentez ihtiyacının LED ışıklarla sağlandığı sistem ile tarımsal üretimde bire 100 oranında artış hedefleniyor

  • Oluşturulma Tarihi : 04.09.2017 10:02
  • Güncelleme Tarihi : 04.09.2017 10:02
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
İzmirli gençlerden tarım mucizesi   ‘Topraksız tarımda’  UMUT OLACAK haberinin görseli

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN

Türkiye, hiç kuşkusuz tarım ve gıda alanında dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olarak kabul edilmekte. Öyle ki, tarımdaki üretim hacmi alanında Türkiye; Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika (EMENA) bölgesindeki en büyük tarım ürünleri ihracatçılarından biri konumunda. Fakat tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de tarım alanlarının verimsizleşmesi, tarım alanlarındaki daralma, kırsal nüfusun azalması ve küresel ısınma gibi sebepler topraklarımızdaki tarımsal üretim ve verimliliği sekteye uğratmaya başladı. Tarım ürünleri eski kalitede ve eski rekoltelerde üretilemez oldu.

YENİ BİR SİSTEM

Tarımdaki gelişmelerden yola çıkan bir grup İzmirli girişimci ise, topraksız tarım denilen, toprağa ihtiyaç duymayan LED aydınlatması ve besin çözeltili suyla, topraklı üretimin 100 katı verim sağlayan bir bitki yetiştirme sistemi geliştirdi. Smart Garden ismi verilen, henüz prototip aşamasında olan ve tarımda çığır açması beklenen sistemde, kapalı ortamlarda, bir odada, mutfakta, hatta karanlık bir depoda bile istediğiniz tarım ürününü üretebilmeniz mümkün. Hem de toprakla yapılan üretimden defalarca kat fazla. Sistemin konteyner içi tasarım yapısı ile birim alanda yetiştirilecek bitki sayısı daha fazla oluyor. LED teknolojisi ve besin çözeltisinin bulunduğu akan su, bitkinin topraktaki yetişme hızından çok daha hızlı olmasına imkan sunuyor. Böylelikle daha az zamanda ve daha az alanda daha fazla ve verimli tarımsal üretim Smart Garden ile mümkün oluyor. Bitkinin yetişmesinde etkili olan bütün parametrelerin kontrolü sensörler yardımı ile sağlanırken, parametre bilgileri bir veri tabanına aktarılarak optimum değerler ile karşılaştırılıyor. Optimum değerlerin altında veya üzerinde olan değerler kullanıcıya Smart Garden telefon uygulaması ile uyarı olarak kullanıcıya iletiliyor.

IŞIK LED’LERDEN SAĞLANIYOR

İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde hayat bulan bu çalışmanın başındaki isim olan İzmir Ekonomi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Aşkar, sistemi şöyle anlatıyor: “Biz bu sistemi iki seviyeli düşündük. Bir ev ve ofislerde kullanılmak üzere küçük bahçe olarak rafta ya da yanındaki küçük dolapta, bir de büyük olarak sera sistemlerinde. Bunun normal sistemden farklı olarak, ışık ihtiyacı LED’ler tarafından karşılanıyor. Dolayısıyla kapalı ortamlarda da bu tür bitkileri yetiştirmek mümkün. LED aydınlatmayla istediğimiz renklerde ki, bitkilerin fotosentezi için gereken renkler mavi, kırmızı ve mordur. Biz o renkleri kendimiz sentetik olarak üretiyoruz. Tabi bir de bu bitkinin bütün gün bu fotosentezi yapmaması gerekiyor. En az bir 8 saat dinlenmesi gerekiyor. Onları ayarlıyoruz. Yeteri kadar dinlenmesi lazım, onu sağlıyoruz. Minimum 8 saat dinlenmesi lazım. Bunun dışında içindeki suyun havalandırılması gerekiyor. Bunu sağlıyoruz. Bitkinin tabanında toprağın yerine geçen perlit var. Onun altında da su, suyun içinde de bunun ihtiyacı olan besin maddelerinden oluşan bir hücremiz var. Belli aralıklarla o su sirküle ediliyor. Temizleniyor aynı zamanda.”

EVİNİZDE BİLE YAPABİLİRSİNİZ

Gerçekleştirdikleri sistemde toprak kullanılmadığının altını çizen Aşkar, “Toprak aslında bir taşıyıcı. Besinleri taşıyor. Biz besinleri bir su kanalıyla veriyoruz. Daha hızlı ve doğrudan köklere ulaşıyor. Bitkinin büyüme hızı artıyor. Bazı sistemlerde ürün anlamında bire 100 fark ettiği de literatürde rapor edilmiş durumda. Bu sistem Türkiye’nin her yerinde kullanılabilir. Evinizin bir köşesinde bunu yapabilirsiniz. Sistemi ikinci aşamada biz yer yeşilliklerine taşımak istiyoruz. Yani rokasından, maydonozuna, çileğine kadar. Şu an testi marul ve çilekte yaptık. Ama bunu kolaylıkla diğer ürünlere taşımamız da mümkün. Fotosentez olan her şeye taşıyabiliriz” diye konuştu.

TÜRKİYE’DE BİR İLK

Daha önce bu konuyla ilgili ABD’de beyaz ışık ile ilgili araştırmalar olduğunu fakat o çalışmalarda bazı renklerin elde edilemediğini belirten Aşkar, “Biz bütün renkleri elde edebilir ve tüm bitkiler için bunu ayar yapılabilir noktaya getiriyoruz. Bu sistem Türkiye’de ilk kez bizim tarafımızdan yapılıyor. Fotosentezi hızlandıran, kırmızı ve mor ışıktır. Bunu Türkiye’de ilk biz yapıyoruz. Bununla ilgili deneysel çalışmalar da yapılmış durumda, ama biz bunu ticari olarak yapmak istiyoruz. Bu, Türkiye’nin her şehrinde kapalı mekanlarda, mutfaklarda, ofislerde güneş alman yerlerde yapılabilir. Bizim amacımız bu” ifadelerini kullandı.

500 BİN TL YATIRIM GEREKİYOR

Geliştirdikleri sistemin daha iyi bir yaşam için araç olduğunu dile getiren Aşkar, “Yani siz kendiniz organik marulunuzu, terenizi üretebileceksiniz. Bu tabi başka bir keyif. Bir de büyük seralarda, boru sistemiyle bunu yapmamız mümkün. Suyu borulardan biz dolaştırıyoruz. Haznemize geliyor. O da dikey tarım için profesyonel bir şey. Dikey tarımla ilgili dünyada çok ciddi çalışmalar var” dedi. Bu sistem üzerinde 1,5 senedir çalıştıklarını belirten Aşkar, hedefledikleri 4 tesis için 500 bin TL yatırıma ihtiyaç duyduklarını ifade etti.

FOTOSENTEZ VE BÜYÜME HIZI ARTIYOR

Projenin çalışma ekibinden İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğrencisi Mert Kalaycı ise verdiği bilgide, “Normal tarım toprakla yapılır. Biz sulu tarım yapıyoruz. Peki, neden bunu yapıyoruz? Normalde bitki topraktan beslenir. Biz bitkinin ihtiyacı olan besini suya ilave ediyoruz. Böylece, bitki ihtiyacı olan besine daha kısa sürede ulaşıyor ve daha hızlı bir büyüme kaydediyor. Biz bu sistemi LED teknolojisiyle destekledik. Yani siz kapalı alanlarda da yer altında bile üretim yapabilecek konuma geliyorsunuz ve LED teknolojisi büyüme hızını arttırıyor. Mor ışığı kullanarak, fotosentez hızını arttırıyor” şeklinde konuştu.

4 METREKARE ODADA 540 BİTKİ

Smart Garden sistemiyle, toprakta bir tane marul üretene kadar, sulu tarımda kat çıkarak 30 tane marulun çok daha kısa sürede üretilebildiğini dile getiren Kalaycı, “Sistemlerimizi de bireysel ve mega sistemler olarak tasarladık. Bireysel tesislerde 4 metrekare odada siz 540 tane bitki yetiştirebiliyorsunuz. Dedik ya, her evin bir kileri var, niye her evin bir Smart Garden’ı olmasın. Benzer sistemleri optimize ederek, daha güzel çalışır şekle getirdik. Bu sistemlerin bir elektrik masrafı var. Bunu da güneş panelleriyle destekledik. Sadece bin metrekare tesisin masrafı 600 bin lira ve siz bunun masrafını 5 ayda çıkartıyorsunuz. Ve kurulum masrafı düşük olan otomatik çalışan bir sistem geliştirdik. Sistem oturduğunda tüm kurulumları biz gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı.

BİRE 100 VERİM ARTIŞI VAR

İzmir İleri Teknoloji Üniversitesi’nde düzenlenen Genç Beyinler Yeni Fikirler Proje Fikir Yarışması’nda sanayi ve endüstri kategorisinde 2’nci olan çalışmanın, ürün verimliliğini müthiş şekilde artırdığına vurgu yapan Kalaycı, “Ürün bazında bire 100 verim artışı sağlanıyor. Nerden çıktı bu fikir? Baş sebebi iklim değişikliği ve nüfus artışı. 40 yıl içinde dünyada 32 milyar insanın olması bekleniyor. Çok hızlı bir büyüme var. Küresel ısınmanın belirtilerini de artık inkar edemeyiz. Gözle de görülüyor iklim değişikliğinin etkileri. Tarım alanlarına zarar veriyor bu değişiklikler. Özetleyecek olursak ihtiyaç artıyor, kaynak aynı oranda artmıyor. Tarım alanları da her geçen gün daralıyor. Bu da bizi ilerleyen süreçte farklı arayışlara itti. Biz de bu ihtiyaçlardan dolayı bu sistemi yaptık” diye konuştu.