Karabağlarlara cazibe alanları kazandırılmalı

EMİRCAN IŞILDAK – ÖZEL RÖPORTAJ

Karabağlar Belediyesinin AK Partili Meclis Üyesi İmet Tunç ile ilçenin sorunlarına dair bir söyleşi gerçekleştirdik. İzmir’in en büyük ilçesi olan Karabağlar’ın, Konak’ın “arka bahçesi” konumundan çıkması gerektiğini dile getiren Tunç, ilçede yeni cazibe merkezleri ve kültür alanları yaratılmasının büyük önem taşıdığını söyledi. Meclis oturumlarında da sık sık dile getirdiği, ilçeye ekonomik canlılık kazandıracak cazibe alanlarının Karabağlar’a kazandırılmasıyla, ilçede yaşayan vatandaşların tam anlamıyla Karabağlar’dan faydalanacağını vurgulayan Tunç, Uzundere Rekreasyon Alanı’ndan meclis oturumlarında yaptığı eleştirel çıkışlara kadar ilçeyi ilgilendirecek birçok konuda açıklamalarda bulundu. 16 Nisan Pazar günü gerçekleştirilecek referandum ile ilgili de konuşan Tunç, yeni sistemi yerel yönetim sistemiyle bağdaştırarak örnekledi.

“İLÇE KİMLİĞİ KAZANAMADIK”

Karabağlar’ın temel sorunları ve eksiklikleri nelerdir?

Öncelikle 2009 yılından beri seçilen iki yönetimin de Karabağlar’ın içinde bulunduğu imkanları değerlendiremediğini tespit etmek gerekir. Karabağlar sıfır imkanla belediye olmuş bir yer değildir. Oysa seçilen belediye başkanları hep imkansızlıklardan yakınan bir pozisyonda oldu. Bu, Karabağlar’ın yeteri kadar hizmet görememesi için bir sorundur. Bununla birlikte Karabağlar, hala Konak’ın arka mahallesi pozisyonundan çıkmış değildir. Hala bir ilçe kimliği kazanamamıştır. İlçenin bir cazibe merkezi yok. Sadece cazibe merkezi değil, mesela bir kültür merkezi de yok. Kentimizin sanatçılarının, yazarlarının yararlanabileceği ve halkımızın sanatla buluşabileceği bir kültür merkezi yok. Bir meydan projesi nihayet gündeme geldi. Ancak bu geç kalmışlığın telafisi nasıl olacak? Karabağlar, imar sorunu ve kentsel dönüşüm ihtiyacı olan bir ilçe. Havaalanı ulaşımı dahil bir çok önemli geçiş noktasında olan ilçemizin trafik sorunu günden güne artıyor. Bunun yanı sıra Eski İzmir Caddesi ve Hatay Caddesi’nde çok ciddi trafik yoğunluğu var. Bunları aşmak için geniş bir bakış açısına ve plana ihtiyaç var.

Bu bakış açısı ve plan meselesini biraz açar mısınız?

Öncelikle yakınmayı bırakan ve 2009 yılının yoksunluklarını artık gündemden çıkaran bir yönetim anlayışına ihtiyaç var. Halkın ve ilçedeki ekonomik hayatın zarar görmeden bazı çalışmaların yapılması gerekir. Trafik sorunu, imar ihtiyacı olan bölgeler bence acil olmakla beraber, dikkatle yürütülmesi gereken çalışmalardır. Bakış açısından kastım kentin en az 50 yılını hesap ederek yapılan çalışmadan söz ediyorum. Gerekirse İzmir Büyükşehir Belediyesinin çalışma alanına giren konularda dahi müdahil olmayı kastediyorum.

KONU YİNE UZUNDERE

Uzundere Rekreasyon Alanı çok konuşuldu, konuşuluyor. Maliyeti, süresi, işlevi hala tartışılıyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Bugüne kadar Uzundere Rekreasyon Alanı’nda neler yapıldığına ve ne gibi hizmetler verildiğine dair meclis başkanı Sayın Muhittin Selvitopu’ndan ve ekibinden bilgi isteyeceğiz. Bu konuda da kamuoyunu bilgilendireceğiz. Tabii, biz ilçeye yapılan yatırımı her koşulda önemli buluyoruz ve destekliyoruz. Ancak, siz de çok iyi biliyorsunuz ki, alanın yapımı çok uzun sürdü ve hala yüzde 100 hizmete açılmış değil. Evet, bir açılış yapıldı ama son hali halkımızla buluşturulmadı. Bir ilçenin enerjisinin bu denli buraya harcanması doğru değil. Bir iş bu kadar uzun sürmemeli. Eğer orası ilçeye bir katma değer kazandırıyorsa, bir cazibe merkezi oluyorsa biz bunun ilçede hissedilmesini halkımızın yaşamına ve ekonomisine katkısını görmek istiyoruz. Maalesef hala bu sonucu görmüş değiliz.

Karabağlar’a yapılan projeler yeterli mi? Daha fazla neler yapılabilir?

Öncelikle belediyenin yönetsel olarak bir noktaya getirilmesi lazım. Kurumsallık problemi hala hissediliyor. Bu durum aşıldığında çok daha hızlı hizmet verme imkanı olacaktır. Tabii hiçbir şey yapılmadı demek haksızlık olur. Ama biz örneğin pazarcı esnafımızın daha fazla hizmet görmesini bekliyoruz. Daha fazla pazaryerimiz olsun. Karabağlar, pazarcı esnafının yoğun yaşadığı bir yer ve bu ilçenin ekonomisinde önemli bir yer tutuyor. Dezavantajlı bölgelerdeki okullarımıza daha fazla destek sunulsun. Az önce de belirttiğim gibi, ilçenin acilen bir cazibe merkezine ihtiyacı var. Karabağlar’daki insanlar hala Konak ve başka ilçelere gezmeye gidiyor. Başka ilçelerde tiyatroya, sinemaya gidiyor. Karabağlarlıların Karabağlar’dan faydalanmasını sağlamak gerek.

DAHA FAZLA PERSONEL ALINSIN

Bütçe konusunu sıkça dile getiriyorsunuz? En çok hangi yönleriyle yanlış kullanıldığı kanaatindesiniz?

Bütçe konusunu ve bu önemli konu ile ilgili eleştirilerimi meclis oturumlarında da sık sık dile getirdim. Örneğin, bazı hizmetler belediyenin kendi içinden karşılanabilir. Belediye sürekli dışarıdan hizmet alıyor. Bu hizmet daha mı ucuza alınıyor? Biz de diyoruz ki, o zaman daha fazla çalışanımız olsun. Sürekli ihtiyaç duyulan hizmetlerle ilgili belediyeye personel alınsın. Örneğin basit bir boya işi ya da ona benzer bir tadilat işinde dışarıdan hizmet alıp daha fazla bütçeden kullanacağımıza, kendi personelimizle daha ucuza bu işleri halledebilmeliyiz. Karabağlar Belediyesi emekçisi ile büyüsün diyorum.

Peki yönelttiğiniz eleştirilere nasıl bir karşılık alıyorsunuz?

Daha önce de belirttiğim üzere biz haksız eleştirilerde bulunmuyoruz. İlçenin önünü açmaya ve halkımızın ihtiyaçlarını gidermeye yönelik çağrılardan oluşan eleştirilerimiz var aslında. Yer yer olumlu karşılıklar aldığımız oluyor. Ancak, Sayın Başkan ve CHP Grubu’nun aşamadığı bazı söylemler var. Ben aynı zamanda İzmir Büyükşehir Belediyesinde de meclis üyesiyim. Aynı durum Büyükşehir’de de var. Nedir bu söylemler? ‘Efendim, bu yasaları siz çıkardınız.’ Bakın, bunlar doğru tutumlar değil. Bir işe de yaramaz. TBMM’de bazı yasalar çıkarılıyor diye İzmir’de olması gereken konuları konuşmayalım mı? Yasalarda bir sıkıntı varsa, İzmir halkı adına bunları iletmek seçilmiş belediye başkanlarının görevi değil mi? Sık sık bu cevaplarla karşılaşıyoruz ve açıkçası anlamsız buluyorum.

Modern ve çağdaş bir Karabağlar’da öncelikle neler görmek istersiniz?

Kent halkının, ilçede yaşayan vatandaşlarımızın kentte gündüzleri olduğu kadar geceleri de yaşamasını sağlamak lazım. Karabağlar halkı parkları, kültür merkezleri, meydanları ve diğer ortak yaşam alanları ile Karabağlar’da yaşamayı hak ediyor. Yaşam kalitesini arttırmak adına kaldırımlardan tutalım da okul bahçelerine varana kadar yerel yönetimin her yere dokunması gerekir. İnsanlar hizmeti hissetmeli.

YENİ SİSTEME YEREL YÖNETİM BENZETMESİ

16 Nisan’da bir anayasa referandumuna gideceğiz. Karabağlar ve İzmir halkına neler söylemek istersiniz?

Bu konuyu önemsiyorum. Aslında ortaya konulan pakette anlaşılmayacak bir şey yok. Bugün Türkiye’de belediyecilik sisteminde bir kere başkanlık sistemi uygulanıyor. Bir şehirde halk kime oy verdiyse onu tanıyor, muhatap alıyor. Aynı şekilde halk, belediye meclislerini, aslında şehir meclislerini seçerek kendi hükümetini de seçmiş oluyor. Hatta başkan başka meclis üyeleri başka bir partiden de olabiliyor. Aslında meclisin güçlendiği, halk oyunun da amacına ulaştığı bir sistem getiriliyor. Bu nedenle daha güçlü bir demokratik yapı için 16 Nisan’da halkımızı evet oyu kullanmaya davet ediyorum.

Haber Merkezi