Kıyafetiniz Alcan’a emanet

EMİRCAN IŞILDAK – ÖZEL RÖPORTAJ

İzmir’de şık ve özel giyimin önde gelen adreslerinden terzi Bülent Alcan ile giyinme kültürü ve modaya dair keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Standart kesim ve beden yelpazesine sahip çağımızın furyası hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün aksine kişiye özel tasarımlarla, giyimine özen gösteren isimlere hizmet veren Bülent Alcan ile doğru giyimin ipuçlarını konuştuk.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Bülent Alcan kimdir?

1978 İzmir doğumluyum. Mevcut durumda yaptığım işimle ve mesleğimle çok alakasız olsa da gemi makinistliği mezunuyum. 17 yaşında bir kız babasıyım. Mesleğe de küçük yaşlarda başladım. Bizim dilimizde hep bir okullu-alaylı kavramı vardır. Ben de mesleğin alaylısıyım. Çok uzun süredir içindeyim. Çocukken ilkokul dönemlerinde sadece tatil günlerinde giderdim. Lise bitince de tamamıyla iş hayatına devam etmeyi tercih ettim.

Amcanız Hikmet Alcan’ın kalitesini İzmir’de duymayan yoktur. Alcan soyadının size avantajları neler?

İzmir’de çok önemli bir marka olan Hikmet Alcan, amcam olur. Kendisinden bu konuda çok fazla şey öğrendim. Hatta öğrendiğim şeyleri bir liste olarak yazmaya kalksam listeyi tamamlayamam. Anlayacağınız o kadar fazla yani. Uzun yıllar Hikmet Alcan gibi müşterileri tarafından özellikle tercih edilmiş bir markada çalışmış olmak benim için büyük bir avantaj.

Ülkemizde tam manasıyla bir giyinme kültürü var mı yoksa diğer ülkelerden kültürlerden örnek mi alıyoruz?

Giyimde modanın temelinde zaten esinlenme var. Ülkemizde son dönemlerde erkeklerde İtalyan stilinden gelen bir esinti gözlemlenebilir. Zaten modada Akdeniz rüzgarı her zaman bir adım öndedir. Bizler de Akdeniz coğrafyasındayız, akımlardan etkileniyoruz. Bu işi İtalyanlar ezelden beri çok iyi yapıyorlar. Biz sonradan çok esinlendik. Ben de uzun yıllardır bu işin içinde biri olarak İtalyan tarzından etkileniyorum. Defileleri takip ediyorum. Dünyada bu işi yapan kim varsa Fransa’yı ve İtalya’yı takip eder. Çünkü Paris ve Milano bu işin merkezi. Oralarda düzenlenen defilelerde önümüzdeki sezonların ve dönemlerin ipuçları verilir. Yakalar, kollar, renk kullanımları vs. bize ön bilgi sunar geleceğe dair. Zaten piyasada bilinen en kaliteli markalar da çoğunlukla İtalyandır. Onlar kumaşa da desene de yön veriyorlar.

Hazır giyimin bu kadar yükseldiği bir dönemde bu meslekle ayakta kalmak fark yaratmak nasıl bir duygu? Zorlandığınız zamanlar oluyor mu?

İşini çok severek yapan birisi olarak bu bana son derece mutluluk veriyor. Bu anlamda zorlanmıyorum. Zorlandığım konu iş yoğunluğum ancak ondan da keyif alıyorum. Hazır giyim ve konfeksiyon sektörü inanılmaz bir ivme kaydetti, çok büyüdü. Markalar fabrikalarında günde binlerce ürün çıkarıyorlar. Ancak bu durum bizim yaptığımız hizmetten ayrılıyor. Biz kişiye özel üretim yapıyoruz. Standardın dışına çıkıyoruz.

İyi ve kaliteli giyinmek maddiyatla doğru orantılı mıdır? Yoksa başka kıstaslar da var mıdır? Sizce doğru giyimde neler önemli?

Aslında iyi giyinmek bütçeyle ilgili bir durumdur. Kaliteli ürünler, kaliteli kumaşlar ucuza mal edilemez bu bir gerçek. O yüzden doğru giyimin maddiyatla ilişkisi vardır. Ancak yalnızca parayla da kaliteli ve doğru giyinemeyiz. Bu konularda başka kıstaslar da vardır. Örneğin, nerede doğru kombini giyeceğini bilmek ya da hangi zaman diliminde hangi tarz parçalar kullanmak. Bu konuda da kişiye özel bir terziden ya da stil danışmanlarından yardım almak gerekir diye düşünüyorum.

Giyinmek insanın en doğal ve kolay alışkanlığı aslında. Bu konuda neden bir yardıma ihtiyaç duyuyoruz?

Kimse giyinmeyi kendiliğinden bilemeyebilir. Zaten aksi bir durum olsaydı bizlere gerek kalmazdı. Sonuçta herkesin farklı farklı öncelikleri var. İlkleri var. Günümüzde artık zaman çok değerli. Hatta her şeyden bir adım önde diyebiliriz. Bunun yanı sıra iş yoğunlukları zaten malum. Hayatımız teknoloji ile doğru orantılı olarak koşuşturma ile geçiyor. Ne giyineceğim? Nasıl giyineceğim? Kombini nasıl uyduracağım? diye kimse düşünemiyor. Dolayısıyla bu konuda destek alma ve danışma ihtiyacı duyuyorlar. Bence de böyle bir desteğe ihtiyaç var. Nasıl ki hukuk işlerimiz için avukattan yardım alıyorsak, sağlığımız için hekimden destek alıyoruz, o zaman giyinme konusunda da yardım alalım. İşi ehline bırakalım. Ben her daim böyle yaparım. Misal yapabileceğim bir şey vardır. Ancak ben yine de o işi bilene teslim etmek isterim. O ampulü ben de değiştirebilirim, prizi sökebilirim ama gider elektrikçiye güvenirim. Çünkü benim işim değil, elimi sürmem.

Sizce gündelik yaşamımızda kıyafet seçiminde, giyimde neleri yanlış yapıyoruz. Sıkça karşılaştığınız hatalar neler?

İnsanlar gündelik yaşantılarında çoğunlukla giyimlerine fazla özen gösteremiyorlar. İş yoğunluğu bunun en büyük nedeni diyebilirim. Mesela kombin uyumsuzluğu en çok gözüme çarpan şeylerin başında geliyor. Uyumsuz pantolon ya da ceketle oluşturulan kombinasyonlar dikkat çekiyor. Daha da önemlisi farklı kalıplarda ve kesimlerde hazırlanmış pantolon ve ceketlerin uyumsuz bir şekilde kombinlenmesi de açıkçası çok göze batan bir durum. Ayrıca bizde aksesuar kullanma eksikliği çok fazla. Örneğin mendil, takı gibi şeyleri yeterince kullanmıyoruz.

Özel siparişlerde en çok hangi ürün tercih ediliyor?

Kişiye özel dikimde gömlek biraz daha öne çıkabiliyor. Çünkü çoğunlukla insanlar gömlek ebatlarından ve kalıplarından şikayetçiler. Ağırlıklı olarak boynun inceliği ya da kalınlığı yüzünden gömlek sıkıntısı yaşanıyor. İnsanlar yakası büyük olsun diye aldıkları gömleklerde bu sefer de kollarından sıkıntı yaşıyorlar. Boyları da uzun gelebiliyor. Diğer türlü olunca da küçük yaka fakat kısa kol ya da dar bir ölçüyle karşı karşıya kalınabiliyor. Ismarlama gömlek ile bu sorunu çözebiliyorsunuz. Herkesin kol boyuna, boyun kalınlığına, gövde uzunluğu ve genişliğine göre tasarım yapabiliyoruz. Konfeksiyon ya da hazır giyim bu rahatlığı vermiyor. Çünkü herkesin ölçüleri farklıdır. Biz vücut anatomisine göre giysileri dikiyoruz. Müşterilerimiz tam vücut ölçülerine göre üzerine oturuyor. Bunların yanı sıra şık detaylara da yer veriyoruz. İstek doğrultusunda gömlek manşetine isimlerini nakşedebiliyoruz. Monogram uygulama yapıyoruz.

Özel giyimde siparişleri hazırlarken nelere dikkat edip özen gösteriyorsunuz?

Herkes kendi kıyafeti haklı olarak özel olsun ister. Çünkü bu iş için zaman ayırıyorlar, kendilerine göre bütçe ayarlıyorlar. Giyimlerine özen gösteriyorlar. Kaliteli kumaşlardan, kaliteli pamuklardan gömlekler yapıyoruz. Tabi bazen kırışmasın, ütüsü bozulmasın gibi talepler de geliyor ama bu sefer işin içine sentetik girmek zorunda kalıyor. Onu da istemiyoruz, doğallık bozulsun istemiyoruz. Mısır pamuklarıyla çalışıyoruz. Bu pamuklar en kaliteli pamuk elyafıdır.

Kıyafet boyları, renk seçimleri gibi basit konularda hatalar yapılabiliyor. Bizimle biraz doğru stilin ve iyi giyimin ipuçlarını paylaşır mısınız?

Gömlek ütülerinde işin sırrı nemliyken ütülemektir. Gömlek tam kurumadan ütülenirse, saf pamuk olan bir gömlek çok rahatlıkla ütülenebilir. Ayrıca ütü yaparken önemli konularda da hatalar yapabiliyoruz. Mesela omuz kısmına ütü yapılmaz. Benzer şekilde gömlek manşeti düz yatırılıp ütülenmez. Manşet her zaman yuvarlak olduğu için açık şekilde ütülenmelidir. Aksi takdirde manşet kırılır. Zaten bir kere kırılması durumunda da özelliğini kaybeder. Bir örnek daha vardır. Mesela gömlek kollarında çift düğme vardır. Bunların da kendine has özellikleri bulunur. Ceket giydiğiniz zaman ilk düğmeden iliklersiniz ki gömlek manşeti dışarıda kalabilsin. Ceket yokken de ikinci düğmeden iliklenir ki sık olsun. Gömleklerimizde ayrıca ‘Apartura’ adı verilen kolda bulunan bir düğme daha vardır. O düğme de genellikle unutulur. Mutlaka iliklenmesi gerekir, şık giyimin kuralıdır. Gömlek manşeti ve yaka ense kısmı paralel olur. Gömlek yakası ceket yakasının çok az üzerinde durmalıdır.

Günümüzün trendi kısa paça kullanımını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Pantolonun darlığı ya da kısalığı sezona, modaya ve trende göre değişebiliyor. Bu sıralar dar ve kısa paçalı pantolonlar genelde moda. 17 paça dediğimiz ölçülere kadar modeller var. Eskiden de duble paça dediğimiz modeller çok revaçtaydı. Bu tarz kısa paçalar tabi herkesin giyebileceği bir şey değildir. Bedene göre, kilo ve boya, iş yaşamı ve sosyal yaşantıya göre giyilmesi gerekir. Elbiseyi nerede ve ne kadar süre giyeceği de önemlidir. Ayrıca çorap da çok önemli detaydır. Bazen gereken önem verilmez. Ancak çorap her zaman pantolon renginde olmalıdır. Pantolona uyumlu olması kabul görür.

Haber Merkezi