Silahlanma artıyor, kimlikler hedefte: Platformdan iki uyarı birden

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, 2025’teki kadın cinayetlerinin yüzde 58’inin ateşli silahlarla işlendiğini açıkladı. Platform, risk temelli silahsızlandırma çağrısı yaparken, 11. Yargı Paketi’ndeki ‘kanuna aykırı cinsiyet değişikliği’ düzenlemesini kimliğe saldırı olarak nitelendirdi

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Silahlanma artıyor, kimlikler hedefte: Platformdan iki uyarı birden haberinin görseli

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, 2025’in başından bu yana kadın cinayetlerinin yüzde 58’inin ateşli silahlarla işlendiğini belirterek silahlanmaya karşı yasal düzenleme çağrısı yaptı. Platform, ayrıca 11. Yargı Paketi’yle gündeme gelen ‘kanuna aykırı cinsiyet değişikliği’ maddesini kimliğe saldırı olarak nitelendirdi.

Platform, 2025 yılı başından bu yana gerçekleşen kadın cinayetlerinin büyük kısmında ateşli silahların kullanıldığını açıkladı. Platformun verilerine göre, bu yıl öldürülen kadınların yüzde 58’i silahla hayatını kaybetti. Sadece Ekim ayında 13 kadın ateşli silahlarla öldürülürken, bunlardan 6’sında failin tüfek kullandığı bildirildi. Platform, bu tabloya son vermek için ‘risk temelli silahsızlandırma’ politikalarının hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

EKİM AYINDA 13 KADIN ATEŞLİ SİLAHLA ÖLDÜRÜLDÜ

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Bugün evde, sokakta, işyerinde ve kampüste öldürülen kadınların önemli bir kısmı ruhsatlı ya da ruhsatsız ateşli silahlarla öldürülüyor. 2025 yılının başından beri gerçekleşen kadın cinayetlerinin yüzde 58’i ateşli silahlarla işlendi. Ekim ayında 13 kadın ateşli silahla öldürüldü, bunlardan 6’sında fail tüfek kullandı. Bu tabloyu tersine çevirmek için risk temelli silahsızlandırma şart: 6284 kapsamında tedbir uygulanan, hakkında uzaklaştırma kararı bulunan ya da kadına yönelik şiddet kaydı olan erkeklere ruhsat verilmemeli; mevcut ruhsatlar derhal askıya alınmalı ve silahlara el konulmalı. Meslek silahlarında ise özel bir denetim rejimi kurulmalı; polis, asker ve özel güvenlik personelinin aile içi şiddet dosyaları idari ve adlî yönden ayrı ve şeffaf biçimde izlenmeli; ‘ev içi özel alandır’ anlayışı terk edilmeli. Yasa dışı silaha erişim suça eşlik eden bir detay değil, bizzat suçun kurucu unsuru kabul edilmeli.”

MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK

Platform açıklamasında, kamuoyuna yansıyan 11. Yargı Paketi’ndeki ‘kanuna aykırı cinsiyet değişikliği’ maddesine de tepki gösterdi. Bu düzenlemenin LGBTİQ+ varoluşunu ceza hukuku kapsamına çekmeyi amaçladığını belirten platform, şu ifadeleri kullandı: “11. Yargı Paketi kimliğe saldırıdır! ‘Kanuna aykırı cinsiyet değişikliği’ adıyla TCK’ya 93/A eklenmesi yönündeki iddia, LGBTİQ+ varoluşunu ceza hukuku alanına çekmeye dönük açık bir girişimdir. Bu yaklaşım, hak temelli çerçeveyi terk edip cezalandırıcı/ahlakçı bir zemine kayar; kimliği ‘suç’, bedeni ‘delil’ gibi konumlandırır. Zaten zorlu ve bürokratik ilerleyen cinsiyet uyum süreçlerini fiilen imkânsızlaştırır; hekimleri cezalandırma tehdidiyle tıbbî etik ve hasta hakları arasında sıkıştırır; transların sağlık, barınma ve adalete erişimini daraltır. ‘Kamu düzeni’ adı altında sunulan bu hattın gerçek etkisi, nefret iklimini kurumsallaştırmak ve kırılgan grupların güvenliğini hedef almaktır. Kimliğimiz suç unsuru değildir. Ceza hukuku kimlik denetimi için değil, şiddeti önlemek ve yaşamı güvenceye almak için vardır. Herkes için eşit ve adil bir yaşam için mücadelemiz devam edecek.”

Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.