Sayfa Yükleniyor...
1918-Megiddo Savaşı Orta Doğu’ya Kaos getirdi
İngilizler’in Nablus’ta 19-21 Eylül 1918 tarihleri arasında bütün Filistin Cephesi boyunca, yıldırım harbinin uygulandığı yerdir. Dinî öğelerle bezenen, bölgedeki İbranice Megiddo Tepesi ve Hıristiyan efsanesi Armageddon Savaşı (Büyük kıyamet/kesin zafer) taktiğiyle, Yahudilerin casusluğuyla yapılan genel saldırı. Şehir yıkılmasın diye Türkler geri çekildiğinden, İngilizlerin savaşsız Kudüs’e girmesiyle sona erdi.
-1948’de İsrail kuruldu. Yahudilerin en büyük hedefi tek kalıntısı ağlama duvarı olan Süleyman Mabedi’ni yeniden inşa etmektir. Bu duvara sıkıştırılan dilek mektupları toplanıp Zeytin Dağı’na yani Mesih’in geleceği yere gömülür. Mesih, Zeytin Dağı’na inecek altın kapıdan geçecek şehre girip vaat edilmiş kutsal topraklarda Yahudileri kurtarıp, dünyaya hükmedecektir.
Arz-ı Mev’ud/Vadedilen kutsal topraklar:
Tanrı İbrahim’e, İshak’a, Yakup’a yapmış olduğu Nil’den Fırat’a arz-ı mev’ud/kutsal topraklar vaadini Musa’ya da yaptı. Kutsal kitap Tanah’ta geçen “arz-ı mev’ud” İbrahim soyunun doğduğu, yaşadığı, göç ve sürgüne gittikleri Nil’den Fırat’a uzanan yer.
Günümüzde güneyde Sina ve K.Mısır’ın Kahire’ye kadar uzanan bölümü; doğuda Ürdün, Irak, Kuveyt ve Suudi Arabistan’ın kuzeyi; kuzeyde Lübnan-Suriye’nin tümü, Türkiye’nin Van Gölü’ne kadar uzanan Güney Doğu’su, Batı İran’ı kapsar.
Kürtleri kayıp on ikinci kabile sayıp, yerlerine konmak ister. Fakat burada bir gerçek göz ardı edilmektedir. Bütün semavî dinler, İbrahimî kaynaklı olup, bu dinlere inananlar bu toprakların sahibi olmuştur. Çağlar ötesinde kalan bu hayali hortlatan İsrail, Tarih boyunca uğradığı sürgünlerin nedenini unutup, Orta Doğu coğrafyasını fitne ve fesatla her zaman karıştırıp, kaosa yol açmakta...
Bu hayalini gerçekleştirmek için, güçlü gördüğü devletlerin peşine takılarak, opera ve filmlerle kendini acındırarak, yüzyıl önce İngiltere, günümüzde ABD’ni kullandı. Batı’nın ileri karakolu olarak Orta Doğu’nun bağrına saplanmış bir hançer…
Kurulduğu 1948 tarihinden beri belirsiz sınırlarıyla hedefe adım adım yaklaşmakta. Plânını bozan Türkiye’yi karıştırmak için herkesle işbirlikçi… Ne yazık ki, Dünya ve İslâm Dünyası Türkiye dışında yaptıklarına seyirci…
Kudüs! Ey kanlı, kaygılı, kutlu şehir
Batı gelince sokakların oldu kanlı nehir.
Alırken kıymetini biz, sadece biz bildik
Direnmeden teslim edip gözyaşını dindirdik.
Yirmi birinci asırda başından çalındı tacın
Seyirci Dünya’da kalmadı âh’ın.
Ufukta yükselen güneşle parlarken tuğlarımız
Seni kurtarmak, korumak ezeli andımız
Kaynak:
Ayten Başabaş Dirier: Daima Muzaffer ARTUK BEY
(Baskıya hazır kitap dosyası)