Acun’la Bir Hafta Sonu

Bu başlığı okuyan bazı okurlarımın aklına farklı düşünceler gelebilir.

Acun Ilıcalı ile ilgili daha önce bir yazımda ‘Eşinden ayrılırken çocuklarına aylık 75 bin, boşandığı eşine de aylık 75 bin lira olmak üzere toplam 150 bin lira iştirak nafakası ödeyecek, ayrıca oturdukları evi, Miami, Bodrum, Beykoz ve Zorlu Center’daki evlerini de boşandığı eşi Zeynep Ilıcalı’ya bırakmış’ diye yazıp ‘İnsanın Acun’la evlenip boşanası geliyor’ demiştim. (http://www.ilksesgazetesi.com/yazar/kafamdan-gecen-ivir-zivir-konular-3456.html )

‘İnsan bir şeyi çok isterse olurmuş’ derler. Bende o kadar içten istemişim demek ki gerçekleşmesi için her türlü ortam vardı.

Efendim sizi daha fazla merakta bırakmadan konuya bir giriş yapıyorum.

Eylül ayına girdiğimiz bugünlerde yazın son günlerini iyi değerlendirelim, biraz kışa hazırlıklı ve enerjik girelim diye hafta sonu ülkemizin popüler tatil yerlerinden Çeşme’de geçirelim diye düşündük. Çeşme demişken bu konuda birkaç kelam edeyim istiyorum. Efendim neredeyse 40 yıllık İzmirli olarak bize yakın olması hasebiyle tatil dönemlerinde hep Çeşme’ye giderdik. O zamanlar daha henüz sosyetik güzel Eda Taşpınar ilkokula gidiyor olduğundan Alaçatı keşfedilmemiş, şu an butik otel olan ahırlarda sarıkızlar ve öküzler mutlu mesut yaşayıp gidiyorlardı.

Sonrasında Eda Taşpınar büyüdü, serpildi, güzel bir kız oldu ve Nurettin Hasman diye babasından büyük biri ile ‘aşk’ yaşayıp magazin basınının gündemine oturdu. Bodrum kumsallarında giydiği çeşit çeşit erotik bikinilerle magazin gazetecileri için ön sayfalık pozlar verdi, iddiaya göre Nurettin abi başlangıçta o pozlar dergilerde, magazin sayfalarında en ön sayfada yayınlansın diye oldukça yüklü ‘bahşiş’ler verdi. Pozlar yayınlandıkça magazinciler kazandı, Eda da kazandı, ünlü bir sima oldu. Onlar kazandıkça Nurettin abi kaybetti, para bitti. Para bitince Eda birden Nurettin abinin aslında kendinden büyük biri olduğunu anladı ve ‘Aramızda fikir uyuşmazlığı var’ diyerek ayrıldı.

Ayrılınca pek çok yeni ayrılan kişinin yaptığı gibi yeni şeyler denemek istedi, sörfe başladı. Milli sörfçü Bora Kozanoğlu’ndan ders alırken o da dersten arta kalan zamanda Bora’ya Nurettin abiden öğrendiği hayat derslerini verdi.

Yeni bir ‘aşk’ doğdu.

‘Eda Taşpınar bu yaz Alaçatı’da’ haberleri çıktıkça bütün sosyetik güzeller ve onları taklit etmeye çalışan orta ve alt tabakanın güzel kızları, magazinciler tarafından keşfedilme umuduyla Alaçatı’ya akın ettiler. Onları takip eden erkek sürüleri de peşlerinden oraya geldi. Arz talep meselesi; kalabalık arttıkça ahırlar otel oldu, inekler kumru için sucuk ve sosis yapıldı.

Neticede Alaçatı birden Bodrum’u sollayan, ünlü bir yer oldu.

Artık ünlü şahsiyetleri her yerde görmek mümkün.

Biz de arkadaşlarla gittiğimiz meşhur beach clublardan birinde kum sahada voleybol oynarken Acun Ilıcalı ve Survivor ekibi çıkıverdi.

Yer kısıtlı olduğundan devamını okumak isteyenler yarını bekleyecekler maalesef…

Acun’la Bir Hafta Sonu