Beni Benle Aldattı 1

‘Beni benle aldattı’ dedi.

‘Nasıl yani?’ dedim şaşırarak.

‘Başka bir kadınla aldattı, başka bir erkekle aldattı’ diyenler olmuştu ama ‘Beni benimle aldattı’ diyeni ilk kez duyuyordum.

‘Bak şimdi şöyle oldu’ diye başladı anlatmaya.

Bornova’da güzel bir kafede, içerde, arka taraftaki masalardan birinde dört kişi oturmuş, konuşuyorduk.

İyi arkadaşlarım var sağ olsunlar. ‘Şanssızlık Nasıl Kırılır’ yazısını okuyan kız  arkadaşlarımdan biri  o gün gündüz beni aramıştı.

‘Akşama ne yapıyorsan iptal et, bu akşam beraberiz’ dedi.

Akşam önce ABD Başkanı, sonra Rusya Başkanı ile görüşmem vardı. Sonra da Adriana Lima ile dışarı çıkıp sabahlara kadar eğlenmek için randevulaşmıştık. Nasıl iptal ederim bunları diye kafamı yormam gerekmiyordu. Çünkü zaten böyle planlarım yoktu. En fazla Erinç’le sahilde yürüyüş yapma gibi bir planım olurdu ki bunu da iptal etmek çok sorun oluşturmazdı.

‘Tamam beraberiz de ne yapacağız? Bari plandan bahset biraz’ diye sordum.

‘Sürpriz diye bir şey duydun mu?  Hah işte ondan yani!’ dedi.

En son sürpriz yapacağım dediğinde konusunu hala bu gün bile anlayamadığım ağır bir sanatsal filme gitmiş, oradan da erkekten çok gay’ın kadından çok lezbiyenin olduğu bir partiye gitmiş, çıktığımda kendimle ilgili ‘acaba normal miyim?’diye şüpheye düşmüştüm.

‘Acaba bu sefer nasıl bir sürpriz yapacak?’ diye düşündüm ama bekleyip görmekten başka da yapacak bir şey yoktu.

Akşam dediği saatte bahsettiği lokalizasyona doğru yola çıktım.

Allahtan konum paylaşma diye bir şey var da navigasyon beni oraya kadar götürdü.

Kafenin kapısından içeri girdim. Arkadaşım, erkek arkadaşı ve siyah daracık tek parça elbise giymiş, sırtı bana dönük olduğu için derin dekoltesi belli olan, simsiyah saçlı, güzel esmer bir kadın sohbet ediyorlardı.

Masaya doğru giderken beni gördüler ve nazik bir hareketle hepsi beni karşılamak için ayağa kalktı. Önce arkadaşımın erkek arkadaşı, sonra arkadaşım ve en son masadaki esmer kadın ile tanıştık.

‘Merhaba ben Gönül’ dedi gülümseyerek.

Derler ki ‘bir insan yeni tanıştığı başka birisi hakkındaki kararını 30 saniye içinde verirmiş.’ Yani 30 saniye içinde ya beğenir ya da beğenmezmiş. Hani evlilik programlarında ‘Elentrik alamadım’ diyorlar ya.

‘Merhaba ben de Deniz’ deyip, onun elini tutup gözlerine baktığımda elimden başlayarak vücuduma 35 bin voltluk elektrik yayıldığını hissettim.

Sizinde tahmin edeceğiniz gibi ortama biraz heyecan nüfuz etmişti. ‘E nasılsınız? Ananız babanız iyidir inşallah’ diye sohbete başladım. ‘Valla işte ne olsun bildiğiniz gibi, havalar biraz soğudu, zaten İzmir suyunda biraz siyanür var, hazır su alıyoruz’ diye cevapladı oda. Havadan sudan olaya girmiştik.

O gün beni oraya çağıran kız arkadaşım, çaktırmadan kaş göz ve el işaretleri ile ‘Nasıl beğendin mi, güzel mi diye soruyordu. Bir taraftan bende ona cevap vermeye çalışıyor, diğer taraftan karşımdaki güzel kadının söylediklerini kaçırmamaya çalışıyordum. Her iki elinin işaret parmaklarını birbirine değdirerek ileri geri hareket ettirerek ‘Biz sizi bir araya getirmek için organizasyon yaptık’ demek istedi.

 ‘Anladım, tamamdır. İş artık bende’ manasında başımı salladım.

Bir süre sonra onlar ‘Ya biz biraz yan masada tavla oynasak size ayıp olmaz değil mi?’ diye sorup, cevabı beklemeden yan tarafa geçtiler.

Bizde sohbetimize kaldığımız yerden devam ettik. Genelde ilk tanışmalarda kitaplardan okuduğum taktikleri uygulamaya gayret ederim. Bu tür durumlarda yapılacaklar sıralandığında genellikle ilk maddede ‘İlk tanıştığınızda çok konuşmayın, biraz esrarengiz olun, karşı tarafın nelerden hoşlandığını öğrenmeye çalışın’ diye söylenir. Bende hep uygularım

Genelde ben soruyordum, oda anlatıyordu. Kitaplarda kinci maddede ‘Anlatan kişinin gözlerinin içine bakın, mimik ve jestlerinizle onun anlattığı şeyleri yaşıyormuş gibi gösterin’ denir. Uyguladım, çok işe yaradı. Birkaç dakika içinde neredeyse tüm hayatını gözümün önünden bir film şeridi gibi geçirdiği bir durum oluştu.

Hikaye uzun lakin köşe küçük…

Müsaadenizle devamını yarın aktarayım…

Beni Benle Aldattı 1