KADIN SÜNNETİ

Bu gün Facebook’ta paylaşılan bir resim beni derinden etkiledi. Ellerinden ve ayaklarından birilerinin tuttuğu kız çocuğunu, elinde jilet olan bir yaşlı kadın tarafından sünnet ediliyordu.

Evet yanlış duymadınız ‘sünnet’

Kadın sünneti.

Özellikle Afrika’da ‘subsaharian’ diye adlandırılan Sahara çölü altında kalan bölgelerde,29 ülkede,  mısırda, orta doğu da ve Irak Kürt kesiminde sıklıkla yapılan bu uygulama.  Dünyada şu anda yaşayan yaklaşık 130 milyon kadına bu uygulama yapılmış. Yani sünnet edilmişler.

Bir ara İŞİD’ de kadın sünneti yapmaya başlamıştı.

Daha önce ’kadın sünneti’ olarak adlandırılan bu uygulama kadın cinsel hayatı üzerine getirdiği olumsuz etkiler sebebiyle artık günümüzde ‘kadın genital sakatlama (Female Genital Mutilation)’ olarak adlandırılmaktadır

Bu uygulamanın tarihi ve neden yapıldığı konusunda kesin bilgiler yok. Ancak milattan önce Mısır firavunları döneminden itibaren başladığı iddia edilmektedir. Sünnetin nasıl başladığı ile ilgili halk arasında çeşitli hikayelerde var.

O hikayelerden birine göre Çok eski zamanların birinde bir Firavun kendisi için oldukça görkemli bir piramit inşa ettirmekteymiş. Firavun her kontrole geldiğinde piramitin inşaatının çok yavaş ilerlediğini görüp sinirleniyormuş.

Bir gün inşaattan sorumlu yetkiliyi çağırıp ‘neden piramitin inşaatı bu kadar yavaş ilerliyor?’ diye sormuş.

Yetkili de ‘Efendim işçilerin eşleri cinsel yönden çok iştahlı. İşçilerde sık sık eşleri ile birlikte olduğundan yoruluyorlar, kuvvetten düşüyorlar,  bundan dolayı yeterince verim alamıyoruz’ demiş.

Bunun üzerine Firavun kadınların bir daha ilişki talebinde bulunmamaları için haz noktalarının kesilmesini buyurmuş.

Bu geleneğin başlangıcı ile ilgili hikayelerden sadece biri.

Bir başkası da yine Eski Mısır döneminden.

Hikayeye göre o dönemde rahibeler kendilerini ‘sadece tanrılara adamış olduklarından’ dünyevi zevk ve isteklerden vazgeçtiklerini göstermek için cinsel organlarını kestirirlermiş. Böylece git gide bu uygulama halk arasında ‘dinin ve temizliğin bir gereği’ olarak görülüp yaygınlaşmaya başlamış.

Kimi bilgisiz kişiler bunu İslam dini ile bağdaştırmaya çalışmış olsa da bu uygulama Afrika’nın Hristıyan ülkelerinde ve Yahudilerde de yapılmaktadır. Yani sadece İslam ülkelerinde yapılan bir uygulama değil

Ancak şunu da söylemekte yarar var ki bazı İslam mezhepleri de kadın sünnetini önermektedir. İslamiyet’te önerilen ‘kytan’ denilen uygulama da sadece klitorisin üzerindeki küçük bir deri parçasının alınmasının yeterli olacağı belirtilmiş ancak uygulamada farklı şeyler de yapılmış. Mesela klitorisin kökten kesilmesi gibi.  

Günümüzde Kadın Sünneti uygulamaları ülkeden ülkeye değişmektedir. Mesela bizim geçen sene Sağlık Bakanlığı aracılığı ile gidip çalıştığımız Darfur bölgesinde yapılan ve İnfubulasyon ( yani tüp oluşturma) tipinde kadının cinsel organı  tümü ile kesilmekte, sonra da yara dudakları birbiri üzerine tekrar dikilmektedir. Sadece idrarını yapması için küçük bir delik bırakılmaktadır.

Zaten bu uygulama ile kadının cinsel hayatı tamamen yok edildiği gibi bırakın ilişkide ‘haz almayı’ tam tersine ‘ağrı’ duymaktadır.  Kanal daraltıldığı için Doğum çok zor ve uzun sürmekte bunun sonucunda da çocuk ve anne ölümleri çok yüksek oranlarda görülmektedir.

Bu konuda O dönemde çok fazla bilimsel çalışma yaptık. Ancak ne yazık ki gerek oranın sağlık bakanlığı gerekse bizim yetkililerimiz bu konuda bizlere gereken desteği sağlamadılar. Onu bırakın ‘Bu buranın bir geleneği. Karıştırmayın kardeşim’ tarzında uyarılar da aldık.

Her düşündüğümde içimi acıtan bu durum daha çoook yazıya konu olur.

Şimdilik bu kadar… 

KADIN SÜNNETİ