Üzülmeyen İnsan Değildir

Üzülmeyen İnsan Değildir

Bir arkadaşım, ‘Neden Fransa da olan ölümlerle ilgili bir şey yazmıyorsun?’ diye sordu.

‘Çünkü bu tür şeyler artık bana anormal gibi gelmiyor ki’ diye cevap verdim.

Doğrusu da bu.

Önce Filistin.

1940’lı yıllardan beri İsrailliler adım adım, milim milim orada yaşayan insanları yaşadıkları yerlerden çıkartıp Yahudi yerleşimcileri yerleştiriyor. İtiraz edenleri öldürüyor.

Son iki ayda Filistin’de öldürülen çoluk, çocuk, yaşlı genç sayısı kaç? 70 evet yazı ile ‘yetmiş.’

Birleşmiş Milletler İnsani İler Koordinasyon Ofisi’nin (OCHA)  hazırladığı raporda, İsrail’in 2014 yılında 2 bin 314 Filistinliyi öldürdüğü ve İsrail saldırılarında 17 bin 125 kişinin de yaralandığı belirtildi.

Kimsenin ruhu duydu mu? Birkaç aktivist dışında hiç kimse umursamadı.

Sonra Afganistan

2001 yılından beri başlayan savaşta 100 bin Afgan hayatını kaybetti. Bu savaşın Amerika ekonomisine olan zararı 686 milyar dolar olarak hesaplanmış.

Daha sonra Irak

1990-2003 yılları arasında Irak'a uygulan ekonomik ve ticari ambargo ABD'nin Irak stratejisinin önemli bir parçasıydı. Kuveyt işgali ile başlayan ambargo, Saddam iktidarını değil, Irak'lı sivil halkı vurdu.

Pek çok kaynakça yapılan araştırmalar bu ambargo süresince Irak'ta fakirlikten ve yetersiz sağlık hizmetlerinden dolayı 500 binden fazla çocuğun öldüğünü göstermektedir.

2003-2013 yılları arasında, 10 yıllık işgalde hayatını kaybeden Iraklıların toplam sayısıyla ilgili net bir fikir birliği bulunmuyor. Bazı araştırmalara göre bu sayının 600 bin, bazılarına göre de 1 milyon kadar olduğu iddia ediliyor.

Bush yönetimi tarafından “masrafsız” olacağı söylenen ve dokuz yıl süren Irak Savaşı’nın ABD’ye maliyetinin ise 2.2 trilyon doların üzerinde olduğu tahmin ediliyor.

En son Suriye

2011 yılından beri başlayan çatışmalarda 240 bin kişi öldü. Milyonlarca kişi evinden kaçıp başka ülkelere göç etmek zorunda kaldı.

Bunların yaklaşık 2-3 milyonu ülkemizde yaşama tutunmaya çalışıyor.

Hala ne olacak buradaki insanlar diye gelişmiş ülkelerden kimse kılını kıpırdatmıyor.

Türkiye de terörden dolayı hayatını kaybeden insan sayısı 35-40 bin arasında. Sadece son 6 aydır ölü sayısı 500’ü geçiyor. Hala da Güneydoğu’muzdan asker-sivil ölüm haberleri gelmeye devam ediyor.

Yani elimizi nereye atsak ölüye çarpıyor zaten.

Yukarda saydığımız binlerin, milyonların arasına 130 Fransız vatandaşının girmesi rakamları pek de anlamlı şekilde oynatmıyor.

Ölen herkes ‘insan’dır benim için.

Fransa da ölenler masum insanlardı. Bu şekilde ölmeyi hak etmiyorlardı.

Bir canlının ölümü karşısında üzülmeyen insan değildir ama ölen Filistinli, Iraklı, Afgan olunca bu kadar yaygara koparmayan insanların Paris’te olan katliam dolaysıyla karalar bağlamasını da ikiyüzlülük olarak görüyorum.

Tıpkı günün modasına uymak gibi.

Daha önce poşuya, ‘teröristlerin giydiği atkı’ olarak bakanların, Dolce Gabbana ‘da moda olunca teker teker giymeleri gibi.

Üzülmeyen İnsan Değildir