Sağlıklı yaşam kavramı sağlıklı beslenmeyle son derece ilişkilidir. Yeterli ve dengeli beslenme konusunda, genel sağlığı korumak, geliştirmek ve yaşam kalitesini yükseltmek için vücudun gereksinimi olan besin öğelerini yeterli miktarlarda ve uygun zamanlarda almak gereklidir. Sağlıklı beslenme yöntemleriyle yaşamsal fonksiyonları geliştirebilmek, olası hastalıklara karşı direnç kazanmak ve obezite riskine karşı vücut ağırlığını korumak, metabolik performansı geliştirmek mümkün olacaktır.
Yeterli ve dengeli beslenme amacıyla düzenlenecek sağlıklı beslenme mantığı içinde; karbonhidratlar, yağ, protein, su, vitamin ve minerallerin yeterli düzeyde alınması önemlidir. Sağlıklı beslenme konusunda süt ve süt ürünleri de, içerdiği beslenme öğeleri nedeniyle büyük önem taşımaktadır. Bilindiği gibi, süt ve süt ürünleri içerdiği protein, kalsiyum, B2 vitamini (riboflavin) ve B12 vitamini başta olmak üzere birçok besin öğesi için çok önemli bir beslenme kaynağıdır. Özellikle, süt ve süt ürünlerinde yoğun miktarda bulunan kalsiyum diğer kalsiyum içeren besin kaynaklarına göre vücut tarafından daha iyi kullanılır. Bu nedenle, kemiklerin ve dişlerin sağlıklı gelişiminde, osteoporoz riskinin önlenmesinde ve hücre çalışmasında önemli rol oynayan kalsiyumun yeterli ve dengeli olarak alınmasında süt ve ürünlerinin gerekliliği tartışılmazdır.
Özellikle, tüm dünyanın içinde bulunduğu Korona pandemisi sürecinde, bağışıklık sistemini geliştirmek için sağlıklı beslenmenin önemi çok daha net olarak ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, son zamanlarda, süt, süt ürünlerine ve probiyotik gıdaların kullanım sıklığının giderek arttığı gözlemlenmektedir. Probiyotik gıdaların insan sağlığı üzerinde immun ( bağışıklık) sistemini koruyucu ve geliştirici etkisi olması açısından hem insan sağlığı ve sağlıklı beslenme adına önemli yer tuttuğuna dair fikir birlikteliği mevcuttur.
Vücudun sağlıklı olması için süt, süt ürünlerine ve probiyotik gıdaların tüketiminin önemi üzerinde birçok klinik çalışma yapılmış ve vücutta bulunan mikroorganizma florasında özelikle türde sindirim bölgesinde bulunan sağlığa faydalı mikroorganizmalar yer aldığı gösterilmiştir. Bu konuda çeşitli bilimsel yayınları inceleyen Nuriye Bayar’ın yaptığı araştırmalarda, fermente süt ürünleri ve probiyotik gıdaların düzenli ve dengeli olarak tüketmenin, birçok metabolik fonksiyon ve özellikle bağışıklı sistemi üzerinde yararlı etkileri olduğu vurgulamaktadır. Probiyotik bakterilerin temel kaynaklarının fermente süt ürünleri olduğu belirlendiği için, bu probiyotiklerin taşıdıkları antioksidan (hücre koruyucu) etkisi bağışıklık sistemi de dahil olmak üzere, hücrelerin normal yaşam fonksiyonlarını desteklediği ve hücre yıkımını da azalttıkları için, sağlıklı bir yaşam için dengeli ve düzenli tüketilmesinin gerekli olduğu açığa çıkarılmıştır.
Tüketimi önerilen günlük süt miktarı kişinin içinde bulunduğu fizyolojik ve metabolik duruma göre farlılık gösterebilmektedir. Bu tüketim miktar çeşitliliği; yaşa, cinsiyete, büyüme dönemine, gelişme dönemine, gebelik dönemine veya yaşlılık dönemine göre değişiklik göstermektedir. Sonuç olarak, sağlıklı bireyler için yeterli ve dengeli beslenme için süt tüketilmesin arttırılması büyük önem taşımaktadır.