2

Müslüman olmayan kasabın kestiğinden yiyebilir miyiz?


  • Oluşturulma Tarihi : 16.08.2019 06:38
  • Güncelleme Tarihi :

İslam inancına göre kesilen hayvanın etinden yiyebilmek için hayvanı kesenin belli şartları taşıması gerekir. Bu şartlar yerine getirilmezse kesilen hayvanın eti yenmez. Fıkıhçıların kesen kişi ile ilgili ortaya koydukları şartlar şöyle ifade edilmiştir. Hayvanı kesen kimsenin akıl ve temyiz gücüne sahip, Müslüman veya ehl-i kitap (Yahudi veya Hıristiyan) olması, hayvanı Allah adına kesmesi gerekir. Ayrıca hayvanı kesen kimsenin kadın veya erkek olması fark etmediği gibi baliğ olması da gerekmez. Dolayısıyla ehl-i kitabın kızlarıyla evlenmek caiz olduğu gibi bunların kestiği hayvanın da etinden yemek caizdir. Ama ehl-i kitap (Yahudi-Hıristiyan) dışındaki inançtan olanların kestiği hayvanın eti İslam inancına göre yenmez. Gerek ele, gerekse yüze olsun dövme yaptırmak, birtakım çizgilerle süslenmek caiz değildir. Rasulüllah Efendimiz, bedenin herhangi bir yerine böyle süslemelerle dövme yapmayı menetmiştir. Değil insan bedenine, hayvanların dahi yüzlerine, hatta sırtlarına ve arkalarına böyle dövme yapmayı uygun bulmadığını ashabına haber vermiş, yapanları da azarlamıştır. Buhari deki bir hadiste, dövme yapan ve yaptırana Allah lanet ettiği haber verilmektedir. Onun için her Müslüman’ın lanete sebep olan bu davranıştan uzak durması gerekir. Ancak yine de dövme yapılmış ise ve bu dövme deriye suyun temasını engelleyen tabaka oluşturan cinsten değilse bu dövmenin namaza abdeste ve gusle bir engelliği söz konusu değildir. Ancak dövme yaptırdığı için kişi günaha düşmüş olur. Fakat dövme ile kılınan namaz dinen sahih ve geçerlidir.
Hacca gidip gelen kimse bir haram işlediğinde ona daha fazla mı günah yazılıyor?
Bazı kişiler ‘hacca gitmek istiyorum; ama ya tövbemi tutamazsam, hacı olmanın gereklerini yerine getiremezsem’ diye düşünüp ibadetini erteliyor. Keşke mümkün olsa da hacdan sonra insan günah işlemese; ama insanız ve günah işlemeye de meyilliyizdir. Tövbe etmek de insanlar içindir. İnsan bu hayatta yaşadığı sürece günah işlemesi muhtemeldir. Ancak her zaman da tövbe hakkı ve imkanı vardır. Bunun için bir insan hacca gücü yetiyorsa bu ibadeti yapmalıdır. Çünkü imkanı olana bu ibadet farzdır ve belki bir daha bu imkanı da bulamayacaktır. Belki de hac onun için çok güzel açılımlara vesile olacaktır. Hacı olmanın gerekleri aynı zamanda Müslüman olmanın gerekleridir. Hacı olan da olmayan da namaz kılmalıdır. Hacı namaz kılmazsa namaz kılmamasının günahını taşıyor demektir. Haccı artık yok oldu, haccı kabul olmadı manasına gelmez. Onu Allah bilir. Hacı olmak belki bir bilinç halidir. Müslüman yalan söylememeli, hırsızlık yapmamalı, insanları aldatmamalı, gıybet etmemelidir. Bu fiiller hacı için de hacı olmayan için de kötüdür ve sakınmak gerekir. Mümin kul ‘Hacda tövbe ettim, kabul olmuştur inşallah. Bir daha ben bu yanlış şeyleri yapmayayım da ahirete günahsız gideyim’ anlayışı ile bir hayat sürmelidir.
Günün Ayeti
Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve herkes, yarın için önceden ne göndermiş olduğuna baksın. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. Haşr, 59/18.
Günün Hadisi
“Her kul öldüğü durum üzere haşredilir. İyilik üzere ölmüşse iyi, kötülük üzere ölmüşse kötü olarak diriltilecek.” (Buhari, “Rikak”, 45)
Günün Sözü
Kişi kim olduğunu bilmek isterse, kimleri sevdiğine baksın. Mevlana.
Günün Duası
Allah’ım sahip olduğumuz iman ve nimetlerin kıymetini bilen kullarından eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Dar’ül-Gurur Nedir?
İnsanın gönlünü cezbeden, çeken fakat ele geçtiğinde faydalanamadan kaybolup giden dünya demek.
Günün Nüktesi
Şu İki Kişiyi Bekletin…
Pazartesi ve Perşembe günleri cennetin kapıları açılır ve Allah’a şirk koşmayan her kul bağışlanır. Ancak kardeşi ile arasında husumet bulunan kişi müstesna. (Onlar hakkında) şöyle denir: “Şu iki kişiyi, birbiriyle barışıncaya kadar bekletin, şu iki kişiyi, birbiriyle barışıncaya kadar bekletin, şu iki kişiyi, birbiriyle barışıncaya kadar bekletin!” (Müslim, “Birr”, 35)
 

Müslüman olmayan kasabın kestiğinden yiyebilir miyiz?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık