Sayfa Yükleniyor...
İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ ve SNS fuarcılığın Kültürpark’ta yaptığı kitap fuarı organizasyonu İZKİTAPFEST, 28 Nisan’da kapılarını kapattı. İzmir fuar alanındaki sıkıntıların kaldırılması düşüncesiyle Kültürpark’ta yapılan bu organizasyon ilk olmanın güzelliğini yanında taşırken çözülebilecek basit olumsuzlukları da beraberinde getirdi. Sorunlardan en önemlisi de tuvaletler, tuvaletlerin yetersizliği ve sağlık bilgisi olmayışı katılımcılarda sıkıntı yarattı. Büyük yönlendirme yazılarıyla okuyucular sergililere yönlendirilebilirdi. Söyleşilerdeki düzensizlik, sahnelerin nerelerde olduğunun bilinmeyişi, ilk günlerde broşür azlığı ve bazı panelistlerin isimlerinin olmayışı… Umarım, daha sonraki organizasyonlarda basit olumsuzluklar gözden kaçmaz, dikkate alınır, İzmir’e yaraşır bir organizasyon yapılır. İzmir bir kültür merkezi, İzmirli aydın, bu ülkenin yüz akı. Bu ve benzeri organizasyonları yapanlar İzmirlinin beğenisini dikkate alırlar.
SADIK UYGUN YAYINLARI, YUNUS BEKİR YURDAKUL (Yazar, Editör)
Açık havada olması herkesin hoşuna gitti ama dikkatlerden kaçan bir şey var. Kültürpark çok yaşlı, 90 yaşında bir park burası, bu park için bu kadar yük çok ağır. Ama mekân olarak burada olması iyi... Niye iyi? Yukarısı (Gaziemir) İzmir'in hayatına girmedi. Fuar İzmir'i, İzmir'in hayatına yazık ki sokamadık. Neden, ulaşım sorunları nedeniyle... Fuarın burada oluşumunun başka nedenleri de var. Açık hava oluşuyla, başka etkinlik alanları oluşuyor. Çocuklara yönelik, dostlara yönelik, okullara yönelik çok sayıda etkinlik var. Atölye çalışmaları gibi çok sayıda etkinlik var. Kültürpark zaten adı üstünde Kültürpark… Sergi alanları ya da sergilikler gerçekten çok geniş bir alana yayılmış durumda. Bu kadar yayılmış bir alanda tamamını gezip görmek gerçekten yorucu. Gençler için bile çok yorucu. Ama başka güzel bir tarafı var. Beklemiyordum ben, Sadık Uygun Yayınlar olarak da kişisel olarak da beklemiyordum bu kadar geniş katılım. Genel olarak organizasyonla eksiklikler var. Çadırlar, rüzgârlara, yağmura, toza karşı daha farklı tasarım yapılabilirdi. Örneğin bizim numaramızın 62 oluşunu ben ezberden biliyordum, hiçbir yerde kayıt yoktu. Üçüncü gün yapıştırıldı. Geldiğimizde alanlıklar hazırlanmış değildi. Yani aksaklıklar yok değil...
ALFA YAYINLARI (Adını vermeyen fuar sorumlusu)
Keşke alanın içerisinde adresleme yapmış olsa çok daha fayda sağlarlardı. Çünkü okuyucular hangi yayınevinin nerede olduğunu bilemiyorlar. Eğer bir sonraki dönemde tekrar böyle bir yerde fuar olursa, bunu dikkate alacaklar umarım. Çünkü müthiş bir derecede okuyucular sürekli paylaşımlar da yaptılar. Eksiklerini zaten not almışlar arkadaşlar. Bunun da farkındalar. Bu görünüm sanki bir panayır havası veriyor gibi. Zaten amaçları da oydu. Buranın muhtemelen panayır havasında olmasını istediler. Hem de böyle bir festival havasında olmasını istediler. O yüzden de bu şekilde uygun görmüşler. Tuvalet sorunu var, internet sorunu var. Onlar da elinden geleni muhakkak yapıyorlar, ilgisiz de davranmıyor arkadaşlar. Sağ olsunlar, yardımcı da olmaya çalışıyorlar. Ellerinden geldiğince işte… Güvenlikteki arkadaşlar olsun, organizasyonu yapan arkadaşlarımız falan olsun. Bunlar elinden geldiğince her şeyi yapmaya çalışıyorlar. Çok teşekkür ederim.
KIBATEK, DERNEK BAŞKANI, CAFER ÖZ(Yazar)
Kitap fuarı beklentilerimizi karşılamadı. Özellikle STK'ların bulunduğu yer sanki STK'ları izole etmek amacıyla yapılmış bir yer gibi. İnsanlara tarif ederek bile getiremedik buraya. Kendi okuyucularım beni bulmakta zorlandılar. Hatta bir kısmı da mesaj atmış. Yanlış seçilmiş bir yer. Çok ağır da eleştirmek istemiyorum. Bizim belediyemiz burası. Çok yanlış bir uygulama. Panayır havası, dağınık bir ortam. Yani rezalet diyebiliriz. Bunun dışında da hazırlanan etkinlik yerleri çok düzensiz seçilmiş. Caminin yanında etkinlik yapıldı. Cuma günü. Bu olayı mutlaka değinmek istiyorum. Cuma namazındakilerin vaazıyla etkinlikte şiir okuyanların sesi birbirine karıştı. Ve her iki tarafta inatlaştı, birbirine girdiler. Olay zor önlendi. Ne saygı var, ne olayı organize edecek ya da olayı yatıştıracak bir iki güvenlikçi dışında kimse yoktu. Biz gidip müdahale etmek zorunda kaldık. Sekiz gündür buradayız. Sergimizin önünden geçen yok. Biz o kadar ucuz insanlar da değiliz.