Papa’nın Türkiye Ziyareti ve Verilen Barış Mesajları
- Oluşturulma Tarihi : 28.11.2025 11:41
- Güncelleme Tarihi : 28.11.2025 11:41
Türkiye, bölgesel ve küresel ölçekte yaşanan krizlere kayıtsız kalmak yerine barışın sağlanması ve adaletin tesis edilmesi adına aktif bir rol üstleniyor. Uluslararası arenada sorumluluk almaktan çekinmeyen Türkiye, “Bana ne” anlayışını reddederek hem insani hem diplomatik girişimlerini kararlılıkla sürdürüyor.
Özellikle Gazze konusunda net ve ilkeli bir tutum sergileyen Ankara, bölgede akan kanın durması için yoğun diplomasi trafiği yürütüyor. Barışın hakim olması, sivillerin korunması ve adil bir çözümün hayata geçirilmesi için devlet düzeyinde ve uluslararası platformlarda temaslar aralıksız devam ediyor.
Türkiye, gerilimlerin arttığı bir dönemde yalnızca kendi güvenliğini değil, bölgesel istikrarı da gözeten bir yaklaşım ortaya koyarak barışa yönelik iradesini somut adımlarla gösteriyor.
Papa 14. Leo’nun ziyaretinde de bu durum Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Külliye’deki konuşmasından anlaşılıyor. Papa’nın ilk yurtdışı gezisinin de Türkiye’ye olması çok önemli. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bunun önemini belirtiyor ve Filistin, Gazze konusunda Türkiye’nin kırmızı çizgileri bulunduğunu açıkça ifade ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan şu sözlerle barışın, adaletin tesisinin sağlanmasını istiyor ve Gazze konusunda herkesin hassas davranmasını, üstüne düşeni yapması gerektiğini ifade ediyor.
Erdoğan Külliye’de yaptığı konuşmada “Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo ve seleflerinin, özellikle Filistin meselesine yönelik dirayetli duruşlarını daima takdirle karşıladıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İnsanlık ailesi olarak Filistin halkına en büyük borcumuz adalettir. Bu borcu ödemenin yolu ise 1967 sınırları temelinde iki devletli çözüm vizyonunu bir an önce hayata geçirmektir. Bunun için öncelikle Gazze'de varılan ateşkesin tahkim edilmesi, sivillerin güvenliğinin teminat altına alınması ve insani yardımların kesintisiz biçimde Gazze'ye ulaştırılması gerekiyor.. Aynı şekilde Kudüs-ü Şerif'teki tarihî statükonun korunması çok önemlidir. Doğu Kudüs'ün tarihî kimliğine zarar verecek her türlü mütecaviz eyleme karşı birlikte hareket etmeyi sürdüreceğimize inanıyorum. Burada şunu da ifade etmekte fayda görüyorum, Türkiye, vatandaşlarının yüzde 99'u Müslüman bir ülke olarak Hristiyan topluluklar dâhil tüm inançlara saygıyı her yerde teşvik etmektedir. Ülkemizle birlikte tüm bölgemizde mabetlerin, tarihî eserlerin, kültür ve inanca dayalı kadim mirasın korunmasına büyük önem atfediyoruz” diyor
Papa 14. Leo da Türkiye’nin Doğu ile Batı, Asya ile Avrupa arasında bir köprü olduğunu belirtiyor konuşmasında. Papa, Türkiye’nin kültürlerin ve dinlerin kavşağı olduğunu, katkılarıyla daha iyi bir dünya inşa etmek için işbirliği yapmak istediğini gösterdiğini ifade ediyor.
Papa, Külliye’deki konuşmasında uluslararası iş birliği çağrısı yaptı ve insanın bütüncül gelişimini hedefleyen devletlerle birlikte çalışmaya hazır olduklarını belirtti. Papa,' Öyleyse, Tanrı'nın yardımına alçakgönüllülükle güvenerek, hakikat ve dostluk içinde birlikte yürüyelim' dedi.
Papa 14. Leo, İstanbul temasları sonrası Lübnan’a geçecek. Lübnan Gazze’nin yanı başında. Lübnan ziyareti öncesi bu açıklamalar önemli. Cumhurbaşkanı Erdoğan’da Filistin, Gazze konusunda Türkiye’nin hassasiyetini açıkça ifade etti.
İletişim Başkanı Burhanettin Duran da başkanlığın resmi internet sayfasında bu ziyarete değiniyor.
Duran “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, ülkemize resmî bir ziyaret gerçekleştiren Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo ile görüşmesinde, Türkiye-Vatikan ilişkileri, Filistin başta olmak üzere insanlığın ortak vicdanını ilgilendiren konular, güncel bölgesel ve küresel gelişmeler ele alındı.
Bu görüşme, sadece Türkiye-Vatikan ilişkilerinin değil, aynı zamanda küresel barış arayışının da merkezine oturdu. Cumhurbaşkanımızın ifade ettikleri üzere, Türkiye’den verilen mesajların hem Türk-İslam dünyasına hem de Hristiyan coğrafyasına ulaşması, dünyada barış umutlarının artması açısından önemlidir” diyerek dünyaya bir mesaj verildiğini anlatıyor.
Türkiye’nin barış ve adalet konusunda, Filistin davası ve Gazze’nin durumu ile ilgili tavrının net olduğu anlaşılıyor. Ve bunun Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünyaya bir mesajı olduğu ifade ediliyor.