Savaşların, çatışmaların, açlığın ve huzursuzluğun gölgesinde bir hayat geçirmemek için bıraktılar memleketlerini. Daha iyi bir hayat kurma hatta sadece YAŞAYABİLME düşüncesiyle başka ülkelere geçmek istediler. Fakat olmadı. Bu yolda 8 kişi Karaburun açıklarında hayatını kaybetti. 26 kişi ise hala aranıyor.
Ülkelerinde yaşanan sıkıntılardan kaçarak yeni bir hayat kurma umuduyla Türkiye’ye gelen göçmenler, Avrupa’ya geçmeye çalışırken sayısız acıyla karşı karşıya kalıyorlar. İzmir’i geçiş merkezi olarak kullanan göçmenler, kendilerini hiçbir önlem almayan insan tacirlerinin kucağına bırakıyor. Bunun sonucunda da maalesef hala ölüm haberleri almaya devam ediyoruz.
Peki mülteciler bu geçişleri nasıl gerçekleştiriyor?
Göçmenler, geçiş hazırlıklarını yapmak ve bu süreçte konaklamak için İzmir’de bazı bölgeleri kullanıyor. Hepsinin ise tek bir amacı var: İzmir üzerinden Yunan adalarına, oradan da Avrupa’nın diğer ülkelerine kaçmak. Kendileri için, çocukları için güzel bir hayat, can tehlikesinden uzak bir hayat kurmak isteyen göçmenler, sırf bu hayalleri pahasına ölüme meydan okuyarak, denize açılabiliyorlar.
Geçişler için yoğunlukla Çeşme ve Dikili’yi kullanan göçmenler, öncelikle belli başlı noktalarda insan tacirleri ile iletişime geçmeye çalışıyor. İletişim kurdukları anda da kaçış planına dahil olan mülteciler, bu insan tacirlerine uçuk rakamlar ödüyor. Daha sonra kaçışın yapılacağı sahilde bekleme başlıyor, ortam müsait hale geldiğinde ise kaçış planı devreye giriyor ve ölüm yolculuğu başlıyor. Ölüm yolculuğunu zarar almadan atlatanlar hayallerini gerçekleştirmek için bir adım atmış oluyor, botla beraber denizin karanlık sularına gömülenler ise, savaşın ve açlığın çirkin yüzünün getirdiklerini iliklerine kadar yaşamış oluyor.
Önceki gün de Karaburun’da bu korkunç olay yaşandı. İzmir’in Karaburun İlçesi açıklarında, düzensiz göçmenlerin olduğu teknenin batması sonucu 8 kişinin cesedine ulaşılmasının ardından, kayıp olduğu değerlendirilen 26 düzensiz göçmenin bulunması amacıyla arama kurtarma faaliyetlerine devam edildiği bildirildi. Olay, yaklaşık 28 saat suda kalan ve üzerinde can yeleği bulunan Iraklı 30 yaşındaki Mıhabat İsmael Ali’nin kıyıya ulaşması ile öğrenildi. Ali’nin verdiği bilgi doğrultusunda, kayıp göçmenler olabileceği ihtimali göz önünde bulundurularak bölgede arama kurtarma çalışması başlatıldı. Maalesef bulunan cansız bedenlerden ikisi 9 ve 12 yaşlarında 2 çocuğa ait… Büyüklerin kendi çıkarları uğruna çıkardığı savaşların sonucunda memleketlerinin sokaklarında oyun oynayamayan bu çocuklar, çocukluklarını yaşayamadan yetişkinliğe adım atıyor! Bir de hayata doyamadan yaşamını kaybeden çocuklar var. Oyun oynamadan, ailesine yeterince sarılamadan, mutluluk nedir bilmeden yitip giden çocuklar…
Biliyorsunuz, Alan bebekle beraber görünür oldu bazı çocuklar… Bir süre medya oyaladı dünyayı… Fakat hala aynı problemler devam ediyor. Değişen hiçbir şey yok! Kendinizi yahut büyükleri düşünmüyorsanız bile çocukları düşünün… Yeni doğmuş bebekleri, ailesine doyamayan çocukları, henüz bisiklete binememiş minikleri düşünün! Özgürlüğü, mutluluğu, huzuru, arkadaşlığı, aşkı, sevgiyi tadamayan, tadamayacak olan çocukları düşünün.
Savaşsız, silahsız, tüm dünya çocuklarının mutlu olduğu günler görme dileğiyle.
Vicdanlı kalın…
kutu kutu kutu
“Bir evimiz bile yok, sürgünüz sadece,
Bizi kabul eden bir ülke çıksın diye
Bekliyoruz içimizde bir huzursuzluk,
Sınıra en yakın yerde”