Kurban Resmi

İlginç teklif


  • Oluşturulma Tarihi : 05.04.2015 07:10
  • Güncelleme Tarihi :
İlginç teklif  yazının resmi

Ülke olarak çok hareketli bir o kadar da can sıkıcı bir hafta geçirdik. Türkiye genelinde elektrik kesintisinden tutun, savcının öldürülmesine kadar yaşadığımız bu süreç zaten yıpranmış olan sinirlerimizi daha da gergin hale getirdi. Yaşanılan bu sürecin üstüne, bazı isimlerin yaptığı açıklamalar da oldukça enteresandı.

Bu açıklamalardan en tuhafı İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş’ın, şirketlerin yaşanan elektrik kesintisinden doğan ekonomik kayıpları, işçinin üzerinden geri kazanması teklifiydi. Kendisi, “İşçilerimiz cumartesi günü ücretsiz çalışırlarsa, ekonomimizdeki bu sıkıntı telafi edilir” diyerek, işçi için çok önemli olan bir günlük yevmiyeyi, büyük şirketlerin zararını telafi etmek için kullanmayı önerdi. Tabi Demirtaş’ın bu söylemleri ülke genelinde büyük bir tepkiye yol açtı. Evine ekmek götürebilmek için sabah akşam çalışan, emeğinin karşılığını zar zor alan hatta çoğu zaman alamayan işçinin, zengin şirketlerin zararını kapatabilmek için bir gün ücretsiz çalışması teklifi, nasıl bir öneridir?

Kapitalizmin vahşi emek sömürüsünü bir kez daha gözler önüne seren bu tutum, ülkenin ve toplumun refahı için bir an önce vazgeçilmesi gereken bir tutumdur. Eğer adaletten, emeğin karşılığını alabilmekten söz edeceksek, bu tarz davranışlar içine girmemek gerekir. Kaldı ki bu öneriyi kamuoyuna sunmak değil düşünmek bile çok yanlıştır.  Son olarak, zarar edildiği zaman işçinin emeğine göz diken bu düşünce yapısı, fazla fazla kar ettiği zaman acaba bunu işçiyle paylaşıyor mu? Cevabı hepimiz biliyoruz sanırım.

Sabahattin Ali…

Geçtiğimiz Perşembe günü usta yazar Sabahattin Ali’nin ölüm yıldönümüydü. Türk edebiyatının mihenk taşı Sabahattin Ali, gerçekçiliğin en önemli eserlerini bize kazandırmış, genellikle aşk ile ön plana çıksa da sadece bununla değil toplumsal konuları da öykülerine taşıyarak, duyarlı bir insan olduğunu hepimize göstermiştir. Öykülerini Cumhuriyetin ilk yıllarında yazan Ali, o dönemin toplumsal konularına değinmiş ve öykücülüğünü bizlere gözlemcilikten ziyade gerçekçi olarak, toplumun içinde bulunarak yansıtmıştır.  Orta sınıf-köylü ilişkileri, köylülerin devlet yapısıyla olan ilişkileri, toplumdaki ekonomik bunalımlar, yoksulluk, sınıf çatışması, sosyal tabakalaşma, işçi işveren ilişkileri gibi günümüzde de hala tartışılmaya devam eden konuları öykülerine taşıyan Ali, birçok kesimin sesi olmuş, bu kimliğini ideolojisine de yansıtmıştı.

Henüz 41 yaşındayken hala aydınlatılamamış bir cinayete kurban giden Sabahattin Ali, ideolojisi ile de o dönemin göz önünde bulunan öykücülerinden biriydi. Özellikle başyazarı olduğu Markopaşa’daki yazılarından ötürü topa tutulan Ali, burada da toplumcu ve gerçekçi yazılarıyla neredeyse ana muhalefet görevinde bulunuyordu.  Sabahattin Ali bu görüşleri yüzünden birçok kez tutuklandı, tehdit edildi ama düşüncelerini sonuna kadar söylemekten de asla vazgeçmedi. Egemen ideolojinin yaşattıkları onun eserlerine konu oldu. Geri adım atmadı, tehditlere boyun eğmedi.  Bu usta yazarın, hepimize örnek olması, romanlarına, öykülerine ve şiirlerine tam anlamıyla yansıttığı romantizm ve realizmin yazar olmak isteyenlere ışık olması dileğiyle.

Unutulmayacaksın…

“İçimizde şeytan yok... İçimizde aciz var... Tembellik var... İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var...”  -Sabahattin Ali

 

İlginç teklif
Neşe Yavuz
Yazarımız Kim ?

Neşe Yavuz