CHPye İzmir damgası
CHPnin Demokrasi, Değişim ve Kardeşlik Kurultayı çok ses getirmiş, İzmirden 2 isim en yüksek oy oranlarını alarak, Parti Meclisi (PM)ye seçilmişti. Ayrıca İzmirden Parti Meclisi için anahtar listeye yazılanların, CHP İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksele yakın isimler olması, örgüt içerisinde tepkilere yol açmıştı.
Kurultaydan sonra gözler CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun açıklayacağı, Merkez Yönetim Kurulu (MYK)ya çevrilmişti. Açıklanan MYK listesine ise İzmir damga vurdu. MYKda 16 olan üye sayısı 12ye düşürüldü. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve İl Başkanı Alaattin Yükselin PMye sokmak için çabaladığı isimlerden hiçbiri MYKya seçilmedi. Üstüne üstlük kendisine muhalif olan isimlerden Erdal Aksünger ve Kamil Okyay Sındır, başkan yardımcılığı statüsüne seçildi. Bu durumun Kocaoğlu ve Yükseli rahatsız ettiği de gün gibi ortada. Özellikle, kurultaydan yaklaşık birkaç hafta önce Kocaoğlunun Sındırı yetersiz ilan etmesi ve bunun üzerine Sındırın Genel Sekreter seçilmesi, Kocaoğlu ve ekibine büyük darbe oldu.
CHPde Genel Sekreterlik önemli bir mertebe. Parti içerisinde alınacak kararlarda artık Sındırın da imzası olacak. Kendisinin böyle bir konuma getirilmesi, CHP için büyük bir başarıdır çünkü Sındırın gerçekten adaletli bir şekilde siyaset yapacağını düşünüyorum. Kendisine bu yolda başarılar diliyorum.
Benim için bir diğer önemli konu da Selin Sayek Bökenin parti sözcüsü görevine getirilmesi oldu. Böke gibi güçlü bir ismin bu göreve getirilmesi, kadınların siyasette daha etkin olmasının yolunu açmış olacak. Kendisinin bu görevin altından hem başarıyla kalkacağını, hem de genel başkanlık yolunda büyük bir ilerleme kaydettiğini düşünüyorum. Bökenin, Kemal Dervişe benzetilmesinden duyduğu rahatsızlığa getirdiği açıklama ise beni gerçekten mutlu etti. Böke açıklamasında Dervişe benzetilmesiyle alakalı, Bundan müthiş irite oluyorum. Çünkü cinsiyetçi bir yaklaşım. Sayın Derviş benim çok saygı duyduğum bir ekonomist ve kendisini sosyal demokrat olarak tanımlayan bir siyasetçi. Ben şahsım adına siyaset yapıyorum. Kariyerimiz benziyor diye onun şahsıyla ilişkilendirilmem, insanları kutulara koyan, o şucu, o bucu diyen yaklaşımın tezahürü dedi. Bu sözlerinden de Bökenin kadının gücüne yaptığı vurguyu hissedebiliyoruz.
CHPnin, İzmir vekillerini arkasına alarak ilerlemesi hem İzmir, hem de parti için iyi bir şey. Umarım CHP bir an önce İzmire de el atarak, yetersiz belediye hizmetlerini düzenler ve bazı isimlerin kentte istediği gibi at koşturmasına engel olur
Günün Şikayeti
Bornova Belediyesinin, Bornova Yeni Pazar Yerinde ev hanımlarına vermiş olduğu yerlerde, yağmur yağdığı zaman sergi için asılan tüm ürünlerin ıslandığı bildirildi. Burada satış yapmaya çalışan kadınlar, bu konunun bir an önce çözüme kavuşturulmasını talep ediyor.
Kadınlar ayrıca fazla ürün satamadıklarını belirterek, tezgahlarının çalınmasından, tuvaletler için de ayrı ücret vermek zorunda kalmaktan da yakınıyor.
Kadınlar Bornova Belediyesine seslenerek, pazar yeri için olan taleplerini şu şekilde açıkladı: Su ısıtıcısı takıp, sıcak bir şeyler yapıp içebilecekleri prizler, ücretsiz tuvalet, tezgahların sabit kalması.
CHP Konak, Mumcuyu andı
CHP Konak İlçe Gençlik Kolları, 1993 yılında evinin önünde bombalı saldırıya kurban giden gazeteci yazar Uğur Mumcu ve 2001 yılında görevi başında hain bir pusuyla şehit edilen Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkanı hazırladıkları sergi ve müzik dinletisi ile andılar.
Kıbrıs Şehitleri girişinde hazırladıkları resim ve yazıları sergi haline getiren gençler, İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı Mehmet Emre Morsünbülün çaldığı bağlama ile hep bir ağzından Uğurlar Olsunu söylediler. Konak İlçe Ana Kademe yöneticileri, Konak İlçe Kadın Kolları yöneticileri, Konak Halk-Lis Başkanı Berke Korkmaz ve yönetimi, İl Gençlik Kolları başkan yardımcıları, Buca İlçe Gençlik Kolları Başkanı Haydar Göktepe ve yönetimi, Karabağlar Gençlik Kolları yöneticileri, Cumhuriyet Halk Partisi eski Milletvekili Sedat Uzunbayın da katıldığı anmada, Konak Gençlik Kolları Başkanı Orçun Altanhan, Uğurlar bitmez, bitiremezler! Can Dündar, Erdem Gül ve tüm tutuklu basın emekçilerine Konak'tan bin selam olsun ifadelerinde bulundu.
Daha sonra gençler hep birlikte söyledikleri Güzel Günler Göreceğiz şarkısı ile anma etkinliğine son verdiler.
Günün Sebzesi
Kuşkonmaza şans verin
Şeklinden dolayı kuşların konamadığı, içerdiği vitamin ve mineraller nedeniyle doktorların ilaç olarak yazdığı lezzetli sebze kuşkonmaza, dünyanın ılıman bölgelerinde sıkça rastlanıyor. Türkiye ise yeteri kadar benimseyebilmiş değil.
Birçok ülkenin hem ekonomik hem de gastronomik açıdan faydalandığı kuşkonmaz, Türkiyede de bir şansı hak ediyor.Avrupada birçok ülkede yetiştirilen ve tüketilen, sağlığa faydaları saymakla bitmeyen kuşkonmaz Türkiyede kıymeti geç bilinen sebzelerden. Bazı kaynaklar kuşkonmazın anavatanı olarak Anadoluyu gösterse de, tüketim şeklinin bilinmemesi, fiyatının yüksek olması, tadının alışılmış bir tat olmaması ve bulunduğu yeri uzun süre işgal etmesi gibi nedenlerle Türkiyede pek tutulduğu söylenemez. Ancak hem iç tüketimdeki talep, hem de yabancı sermayeli firmaların yurtdışına ihracat yapmaları sebebiyle son yıllarda kuşkonmaz üreticiliği artmaya başladı. tarlasera Ağustos sayısında kuşkonmazın Türkiyedeki yakın tarihini ve gelecek potansiyelini ele aldı.
TÜRKİYE KUŞKONMAZLA TANIŞTI
Anadolu topraklarında kuşkonmaz üretiminin tarihi aslında çok eski. 3 bin yıl öncesine dayandığı, hatta anavatanının Ege olduğu rivayet ediliyor. Ancak resmi olarak bilinen ilk tanışma, Mustafa Kemal Atatürkün hayattayken ticari amaçlı üretim için tohumlar getirtip, Yalova Tarımsal Araştırma Enstitüsünde deneme üretimleri yaptırmasıyla yaşandı. Ticari anlamda üretim ise 1965 yılında başladı. Üretimi biraz zahmetli olsa da, diğer ürünlere göre oldukça kârlı olan kuşkonmazın 2010 yılında Türkiyede üretimi 254 ton olarak kaydedildi. Kuşkonmaz, çok yıllık otsu bir bitki. Sulak, kumlu ve killi, kuvvetli topraklarda, ormanlık yerlerde yetişiyor. Tohum ekiminden ilk hasada kadar geçen süre 4 yıl. Bir kuşkonmaz tarlasından 20 yıl verim alınabiliyor. Kuşkonmazın toplamda 300 çeşidi olsa da, yenebilen 20, en çok tüketilen 3 ayrı türü var. Bunlar da beyaz, mor ve yeşil kuşkonmazlar.
İLAÇ YERİNE KUŞKONMAZ
Kuşkonmazın A, B, C vitaminleri, kalsiyum, magnezyum, demir, potasyum ve fosfor gibi elementler açısından çok zengin olması, sağlığa faydasıyla da tanınmasını sağlıyor. Vücuttaki ödemi çözmesi, tansiyon düzenleyici ve kalp dostu olması, gözlere ve sindirim sistemine iyi gelmesi, kanı temizlemesi kuşkonmazın şifalı etkilerinden sadece bazıları. Kuşkonmaz aslında dünyada öyle popüler bir sebze ki uğruna festivaller düzenleniyor. ABD, Almanya, Kanada, İngiltere ve İtalyanın birçok şehrinde her yıl kuşkonmaz hasadının kutlandığı festivaller var. Bu festivallerde kuşkonmaz dondurması gibi kuşkonmazla yapılan yemeklerin sergilenmesinin yanında, en hızlı kuşkonmaz soyma yarışması gibi etkinlikler de düzenleniyor.
TÜRKİYEDE POTANSİYELİ YÜKSEK
Hak ettiği ilgiyi biraz geç görmüş olsa da, kuşkonmazın Türkiyede önü açık görünüyor. Üreticiler için önemli bir gelir kaynağı ve tüketiciler için de sağlıklı bir besin olması, kuşkonmazın daha iyi değerlendirilmesi ve dış ticarette daha fazla yer bulmasını sağlıyor. İyi bir organizasyon ve yapılan yatırımlar, ABD ve Avrupa piyasaları için ekonomik önemi olan kuşkonmazı Türkiyede de yaygın hale getirme potansiyeline sahip. (Tarlasera)
Günün Etkinliği
Jeanne Darcın Öteki Ölümü, Tiyatro Bordo Sahne Sanatları tarafından bugün, saat 20.30da Selahattin Akçiçek Kültür Merkezinde sahnelenecek. Tanrı, güç, iktidar, özgürlük ve insan konularının işlendiği oyun,
ölüme adım adım yaklaşan bir kadınının, idealleri uğruna ateşler içinde bir ölümü mü, yoksa köle olarak geçecek uzun bir yaşamı mı seçeceğini anlatıyor.
Biletler Alsancak Baraka Brunchtan 10 TLye temin edilebilir.
Tarihte Bugün
1905- Güney Afrika Pretoriada 3,106 karat değerindeki dünyanın en büyük elması bulundu. Elmasa Cullinan adı verildi.
1921- İstanbul Tramvay işçileri greve çıktı.
1931- Hindistanda Mahatma Gandhi serbest bırakıldı.
1966- İstanbulun çeşitli semtlerinde köylü pazarları kurulması çalışmalarına başladı. Amaç, halkın daha ucuz sebze ve meyve yiyebilmesi idi.
Günün Atasözü
Garibe bir selam bin altın değer: Gurbette yalnız ve çaresiz kalan bir kişiye karşı gösterilecek küçük bir yakınlık, bir hal hatır sorma en büyük iyilik yerine geçer.
Ne Nedir?
Genelleme: Birbirine benzeyen varlıkları ortak özellikleriyle düşünmektir. Örneğin, köpek kavramı sayesinde her gördüğümüz köpeği tek tek incelemeden (tüyleri olduğuna, havladığını, et yediğini, sadık olduğunu) diğer köpeklerle aynı ortak özelliklere sahip olduğunu biliriz.
Günün Fotoğrafı