Bisikletle gidip gelemiyoruz!
İzmir Büyükşehir Belediyesi, bisiklet konusunda attığı sözde adımları basın bülteni olarak geçmeye devam ediyor. Bisiklet yolları ve bisiklet kullanımı için büyük adımlar attığını iddia eden Belediye, aslında bisiklet kullanıcılarının hayatını ifade ettiği gibi kolaylaştırmıyor.
Bisiklet yollarının sadece sahil kısmında olması ve yetersizliği, bazı yollarının bozukluğu ve bakımsızlığı, trafikte bisiklet sürücülerinin tanınmaması gibi birçok problem hala maalesef çözüme ulaştırılmadı. Kiralık bisiklet sistemindeki bisikletlerin ağır ve kullanışsız olması da bisiklet severlerin şikayet ettiği konulardan birisi olarak ifade ediliyor.
TRAFİĞE ÇIKAMIYORUZ!
Kendisine Bisiklet kenti hedefi koyan İzmir Büyükşehir Belediyesi, çevreci ve sağlıklı ulaşım aracı bisikletin daha da yaygınlaştırılması konusunda yoğun tempoda çalıştığını söylüyor. Fakat birçok bisiklet sahibi ile konuştuğumuz zaman, trafikten korktukları için İzmirde şehir içerisinde bisikletle ulaşım sağlayamadıklarını belirtiyor. Bu kişilerden birisi de benim. Bucada oturan birisi olarak, Alsancaktaki iş yerime, bisiklet kullanarak ulaşım sağlayamıyorum. Çünkü ne zaman trafiğe çıksam bizler için bir şerit olmamasından ötürü sürekli olarak otomobillerin tacizine maruz kalıyor, bisiklet kullanmaktan korkuyorum.
İzmir Büyükşehir Belediyesi henüz şehir içi ulaşım ağında yeterli değilken ve sürücülerin isteklerini yerine getirmezken hedefini Avrupa Bisiklet Turizm Ağı EUROVELO'ya girebilmek olarak beliriyor. Bu da gerçekten oldukça komik bir açıklama. Sürekli olarak, sadece kıyı kesime bisiklet yolları yapan yerel yönetim maalesef sadece görünüm amacıyla bu çalışmalara ağırlık veriyor. İzmirlileri düşünmeyen belediye gösteriş olsun diye sahil kenarlarını bisiklet yolları ile süslerken, iç kesimleri es geçiyor. Ve gerçekten işe bisikletle gitmek isteyen kullanıcılara hiçbir kolaylık sağlamıyor.
BURAYA YENİ Mİ GELİYOR?
Bunun yanı sıra Türkiyede yer alan birçok kentin de koskoca İzmir olarak gerisinde kalıyoruz. Örneğin Çanakkalede yaşayan kardeşim, geçtiğimiz hafta İzmire geldiği zaman bisiklet aparatlarını gösterdiğimde şu tepkiyi verdi: Buraya daha yeni mi geliyor? Çanakkalede zaten uzun zamandır var bu aparatlar. Türkiyenin en güzel ve en huzurlu kentlerinden birine bu geride kalmışlık yakışıyor mu? Üstüne üstlük çevremizi korumak bizler için çok önemli bir konu olması gerekirken, böylesine sağlıklı ve çevreci bir ulaşım aracına gereken eğilimi göstermemek üzücü değil mi?
VATANDAŞ NE DİYOR?
İzmir Büyükşehir Belediyesinin bisiklet sürücülerini düşünerek attığı bu sözde adımlar, vatandaşları tatmin etmiyor. Sizler için sosyal medya üzerinde bisiklet kullanıcılarının yorumlarını derledim. Bakın İzmirli bültenlerde belirtildiği gibi bu durumdan memnun mu?
-Ulukente yaptığı yola bisiklet yolu diyorsa helal olsun ona. (A.Ö.)
-Doğurulup, doğurulup sokağa bırakılmış çocuklara benzetiyorum belediyemizin bu bisiklet yolu çabalarını. Standartlara uygun yapmazsan, günlük bakımını sağlamazsan, diğer insanları bu konu hakkında bilgilendirmezsen, ya başkalarının başına dert olur ya yok olur gider. (T.L.)
-Ne denir ki? Biz yaptık oldu! Bu mudur? Tabi ki değil. (F.T.)
-Bucanın dışarıyla bağlantısı yok. Tünel yasak ve tehlikeli, Gürçeşmede gasp tehlikesi, Yeşildere yolu tehlikeli. Buca ve Şirinyerle ilgili çalışma olmalı. (K.K.)
-Narlıdere için bahsedilen 3.5 km olan yolda dünya kadar araba park ediyor ve balık tutuyor. O yolu nasıl yapacaklar merak ediyorum. Asfalt kalitesi yolun sağ tarafında çok kötü, kaplama yenilenmesi lazım mutlaka. Ayrıca Üçkuyular sonrasında viyadük geçişleri ve Balçova-Narlıdere bağlantısını güvenli bir yol ile bağlamadan tam olarak amaçlanan nedir çözemedim. (T.U.)
-Güvende bisiklete binmek istiyoruz! Trafik de normal yollar da oldukça tehlikeli! Bisikletli hayat ise hem sağlıklı hem ekonomik. (M.B.)
-3 bisikletim evde kaldı, BİSİM kiraladım ve her gün gittiğim yoldan Üçkuyular'a geldim. Karşılaştığım manzara bu, tüm park yerleri dolu. Acaba bu planlamayı kim nasıl yapıyor? Şehirden kimse buraya gelip otoparkta duran aracına binip başka yere gidemez mi? Araç trafiğini şehirde yaratmak istemiyoruz ama yanlış planlamanın kurbanı yine biz oluyoruz. Telefon ettim 10 dakika sonra BİSİM aracı gelecek ve boş yer açacaklar. Sistemi kullanacaksanız gideceğiniz noktayı mobil aplikasyondan boş park yeri için kontrol etmeyi unutmayın. (T.U.)
-Boş yer problemi akşam saatlerinde çok oluyor. Bu yüzden BİSİM kullanmayı bıraktım. (H.C.)
-Geçen sabah Bostanlı vapur iskelesindeki BİSİM durağında 2 adet bisikleti yer kalmadığı için bırakıp gitmişler. Ne yapsın vapuru kaçırıp işe geç mi kalsın. (E.H.)
İşte vatandaşın yorumları burada ve bu yorumlar sadece son 2 gün içerisindekiler. Yıllardır devam eden şikayetler ve hayata geçirilmeyen vaatler Yorumu size bırakıyorum.
Günün Vegan Tarifi
Granola Bar
Malzemeler
2 su bardağı yulaf kepeği
1 su bardağı kuru meyveli müsli
1/2 su bardağı keten tohumu
1/2 su bardağı susam
1 çay bardağı kavrulmuş badem
1 çay bardağı kuru üzüm
1 çay bardağı ceviz içi
1 çay bardağı fındık
1 çay bardağı kurutulmuş yaban mersini
1/2 çay bardağı kabak çekirdeği içi
1/2 çay bardağı çiğ kaju
1/2 çay bardağı rendelenmiş hindistan cevizi
10 adet kuru incir
10 adet kuru kayısı
10 adet hurma
1 su bardağı üzüm pekmezi
1 yemek kaşığı esmer şeker
1 çay kaşığı tarçın
Çekirdeklerini çıkardığınız hurma, kuru kayısı, incir ve kurutulmuş yaban mersinini özleşip birbirine yapışması için; küçük parçalar halinde doğramak yerine mutfak robotundan geçirin. Çiğ kaju, fındık, ceviz ve badem içi ile kabak çekirdeği içinin yarısını mutfak robotuna aktarın ve küçük parçalar haline gelene kadar çalıştırın. Üzüm pekmezi, tarçın ve esmer şekeri küçük bir kapta, kısık ateşte kaynatın. Mutfak robotundan geçirdiğiniz karışımı; yulaf kepeği, kuru meyveli müsli, keten tohumu, susam, kuru üzüm, kalan kabak çekirdeği içi ve rendelenmiş Hindistan cevizi ile harmanlayın.
Kısık ateşte kaynattığınız pekmezli karışımı da harca ekleyip, tahta bir kaşık yardımıyla karıştırın.
Isıya dayanıklı fırın kabına yağlı kağıt serin. Hazırladığınız granola bar karışımını kaba aktarın. Üzerini sıkıca bastırarak düzeltin. Önceden ısıtılmış 160 derece fırında 20 dakika kadar pişirin. Fırından çıkarttıktan sonra arzu ettiğiniz gibi dilimleyin. Gün boyunca sizi kendinize getirecek, elinizden düşürmeyeceğiniz atıştırmalık barları, bu şekilde 5 dakika kadar pişirin. Soğuttuktan ve kıvam aldıktan sonra ikram edin. Sevdiklerinizle birlikte taze taze paylaşmak için ağzı kapalı, havası alınmış bir kapta muhafaza edin. (yemek.com)
Günün Fotoğrafı
Fotoğraf: Gülşahın Dünyası Blog