Nevşin Mengü: Veganlık vicdanın evrimi
Türk Tarih Kurumu tarafından organize edilen, İzmir Valiliği ve İzmir Büyükşehir Belediyesinin desteklediği Çaka Bey Kitap Günlerine İnsanın Düşünmekten Canı Yanar mı? adlı kitabını imzalamak için gelen ünlü spiker Nevşin Mengü ile veganlık üzerine konuşma fırsatı buldum. Gazetemize vegan olmaya nasıl karar verdiğinden neler yapılabileceğine kadar açıklamalarda bulunan Mengü, veganlığı vicdanın evrimi olarak tanımladı.
Henüz çocukken et yemeyi bıraktığını dile getiren Mengü, Çocukken et yemeyi bıraktım ben. Herhalde vücudum da kaldırmıyordu. Annem derdi Kıymalı yemek veriyordum sana ama kıymasını ayırıp yiyordun. Fakat bunun da ötesinde ortada vicdani bir durum var, hayvanları çok seviyordum. Fakat tabi daha küçük yaşta bazı şeyleri anlayamıyorsun. Tamam hayvanı öldürmüyoruz ama süt içebiliriz diye düşünüyorsun. Açıkçası peynir yemeyi seviyordum. Ama insanın yaşı ilerledikçe vicdanı da evrim geçiriyor bence. Şunu görüyorsun, Süt insana ait bir şey değil başka bir canlının yavrusuna ait bir şey. Dolaysıyla da vicdani olarak daha sonra süt ürünleriyle beraber her türlü hayvansal ürünü tüketmeyi bıraktım ifadelerini kullandı.
KAFAMI ÇALIŞTIRDIM
İşin yemek kısmının kolay olduğundan bahseden Mengü, tüm hayvansal ürünleri bırakmanın zor ama başarılabilecek bir süreç olduğuna değinerek: Kolay değil tabi ki. İşin yemek kısmını bırakmak en basiti ne olacak. Ama deri bir yandan, yapışkan bir yandan, sığır jelatini bir yandan o kadar çok hayatımıza girmiş ki. Özellikle ilaçlar konusu etik ve en zor olan zor kısım. Dolayısıyla elimden geldiği kadarını yapmaya çalışıyorum dedi.
Mengüye Sizi vegan olmaya iten bir olay oldu mu? diye sorduğum zaman ise şu cevabı aldım: Hayır öyle bir şey olmadı. Genelde derler küçükken tavuğunu mu kestiler gibi cümleleri. Ama sadece kafamı çalıştırdım öyle diyebilirim. Bir arkadaşım vardı nişanlısı onu kesimhaneye götürmüş ondan sonra o da vegan olmaya karar vermiş. Ama bende böyle bir durum söz konusu olmadı. Biraz bu mesele üzerine düşündüm herhalde.
MANİK BİR HALDEYİZ
Türkiyenin hayvanlar konusunda ilginç bir noktada olduğunu dile getiren Nevşin Mengü, Türkiye enteresan bir yer. Hani yabancılar gelince şaşırırlar ya sokak kedileri, sokak köpekleri görürler. Mesela mahallelerimizin köpekleri var bunu anlamazlar. Kimin bu köpek derler ama mahallenin köpeğidir bunlar. Biz Türkiye olarak çok ergen bir toplumuz. Her şeyimiz aşırı. Ya siyah ya beyaz. Manik gibiyiz. Aşırı seviyoruz, sonrasında sokak kedisine dokunanlara saldırıyoruz. Ama öteki yandan herkes gönül rahatlığı ile sucuk yiyebiliyor. Çok ilginç. O sokak kedisini her gün canhıraş besleyen teyzeyle sucuğu afiyetle yiyen teyze aynı kişi aslında şeklinde konuştu.
ÜMİTLİYİM
Türkiyede veganlık konusunda umudunun olduğunu söyleyen Mengü şu ifadeleri kullandı: Mesela başka ülkeler hayvanlara karşı çok acımasızdır. Sürekli et yerler. Onlarla karşılaştırdığımız zaman Türklerin daha vicdani olduğu taraflar var. Ama işte bazen ergen bir düşünce yapısına kapılıyoruz. İnsanlar bazı gerçeklerle yüzleşmeyi sevmiyor. Napayım canım benim için yararlı gibi bahaneler üretip bu durumu görmezden geliyorlar. Ama bana soracak olursanız ben Türkiye insanlarından bu konuda ümitliyim. Mesela ben imza günü için Adanaya gittim. Adanadan bir grup genç geldi, veganlardı. Konuşmanızı dinledik çok etkilendik ben bir daha süt içemez bir duruma geldim dediler. Yani bu insanlar Adanada et kültürünün içerisinde büyüyüp yetişiyorlar. Bu nedenle ümitliyim.
Veganlık konusunun bol bol anlatılması gerektiğini dile getiren Mengü, sözlerini şöyle tamamladı: Anlatmak lazım. Konuşmak lazım. Ama sertçe anlatmak, insanları suçlayıcı ton kullanmak, Ne biçim insansınız neden yiyorsunuz gibi cümleler çok işe yaramıyor. Bu işin rasyonel tarafından yaklaşıp anlatmanın daha faydalı olduğunu düşünüyorum.
Nevşin Mengünün TEDx İstanbul konuşmasından bir kısım:
Süt beyaz bir şeydir. Berraklığın temizliğin sembolü gibi gelir. Peki gerçekten bu böyle mi? Biraz bu konu üzerine araştırmaya başladım ve sütün korkunç bir şey olduğunu öğrendim. Normalde hepimiz memeli hayvanız burada, hiçbirimizin sütü var mı? Yok. Sadece çocuğumuz olduğu zaman bedenimiz süt üretmeye başlıyor, o çocuğu beslemek için. Bunu hiçbirimiz bilmiyoruz mesela. Sanıyoruz ki inektir, koyundur doğdukları günden beri biz içelim diye şarıl şarıl sütleri akıyor. Böyle bir durum yok. Onlar da bizim gibi çocuklarını beslemek için süt üretmeye başlıyorlar. Günümüzde sınai hayvancılık dünyasında bu olay şöyle oluyor. Bu zavallı hayvancağızları çiftliklerde tutuyorlar eş seçme hakları yok. Bunlar da korkan, hisseden canlılar. Ama ufacık bir yere tıkılmışlar eğer dişiyse zorla çiftleştiriliyor. Sonunda doğan çocukları zorla alınıyor ve o süt de insanlara kalıyor. Bebekler bir daha annelerini göremiyor. Bunun sürekli olarak milyonlarca hayvana yapıldığını düşünün. Sistematik acı evleri diyorum ben buna. Bu gerçeği öğrendikçe süt tüketememeye başladım ben. Öğrendikçe içim almamaya başladı.
NEVŞİN MENGÜ KİMDİR?
Nevşin Mengü, lisans eğitimini Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünde, yüksek lisans eğitimini de Galatasaray Üniversitesinde Türkiye Üzerine Toplumsal İncelemeler üzerine tamamladı. Mesleğe Kanal Türkte başlayan Mengü, Haber Türkte de çalıştı. Bir yılı aşkın bir süre İranın Başkenti Tahranda TRT Türk büro şefliği yaptı. CNN TÜRKte hafta içi her gün Ana Haberi hazırladı ve sundu. Aynı zamanda Hürriyet Daily Newsa analiz yazıları yazdı, XOXO dergisinde etkin kadınlarla röportajlar gerçekleştirdi. Dayanıklılık sporlarıyla yakından ilgilenen Mengü, Maraton ve Ironman yarışlarında yarışıyor. Bavul Dergisinde tecrübelerini ve anı yazılarını yayınlıyor. Aynı zamanda İnsanın Düşünmekten Canı Yanar mı? adlı kitabı bulunmaktadır.
Günün Vegan Tarifi
Mantar Çorbası
Malzemeler
1 paket mantar
1 tatlı kasığı un
1 bardaktan az su
1 çorba kaşığı şehriye
Yarım litre şekersiz soya sütü
Zeytinyağı
Dereotu
Karabiber
Tuz
Yapılışı
Öncelikle mantarları ufak ufak doğruyoruz. Daha sonra tencerede zeytinyağı ile birlikte kavuruyoruz. Mantarların suyunu bırakmasıyla beraber su buharlaşana kadar bu işleme devam ediyoruz. Su buharlaştıktan sonra biraz un, kaynar su ve şehriyeleri de ekleyip 5 dakika kadar daha pişiriyoruz. Daha sonra soya sütü, dereotu, karabiber ve isteğe bağlı miktarda tuz ekleyip birkaç dakika daha pişiriyoruz. Yemeğimiz hazır, şimdiden herkese afiyet olsun. (www.vegantarifler.com)