Faytonlar kaldırılsın!
Geçtiğimiz gün İzmirde bir atın yere düşmesi ve yarım saat baygın kalması sonucunda Fayton konusunu yeniden tartışmak gerektiğini düşündüm. Bunun üzerine bir yazı yazdım, faytonun kaldırılması gerektiğini, gereksiz bir proje olduğunu dile getirdim. Ek olarak hepimizin gördüğü o atın fotoğrafını da İzmir Büyükşehir Belediyesine ileterek, faytonların ne zaman kaldırılacağını sordum. Bana gelen cevap maalesef yine hepinizin de tahmin edeceği üzere Her şeyin çok güzel olduğu minvalinde bir yanıttı.
Öncelikle sizlerle gelen cevabı paylaşayım, daha sonra da bu konu üzerine birkaç kelam edeyim:
'İZULAŞ A.Ş.'ye ait atlarımızın refah içinde ve sağlıklı yaşamaları için gerekli her türlü kontrolleri rutin olarak yapılmaktadır. Atlarımızın nallarında, her nalda 4'er adet olmak üzere, tungesten karbürden özel olarak yaptırılan pimler kullanılmaktadır. Bu pimler sürtünme ve aşınmaya dayanıklı olup, tırnak görevi görerek nalın kaymasını engellemektedir. Belirtilen olay, faytonumuzun trafikte bir araç tarafından sıkıştırılması sonrasında faytoncunun atları korumak için tramvay rayı üzerine hareket etmesi ve bu esnada rayda atın kayması sonucu meydana gelmiştir. Atların faytona bağlantısı 4 farklı yerden, çeki kayışları ile yapılmaktadır. Kayan atımız komut ile hareketsiz bekletilmiş, çeki kayışları açıldıktan sonra yeniden komut ile ayağa kalkmıştır. Yaralanma ihtimaline karşı kontrolleri veteriner hekim tarafından yapılmış ve sağlık durumunun iyi olduğu belirlenmiştir. Projemiz mevcut planlamalarımız doğrultusunda devam edecektir. İlginiz için teşekkür eder, bilgilerinize sunarız.
NEDEN SÖMÜRÜYE DEVAM EDİYORUZ?
Hayvanların bakımı yapılıyor olabilir, buna kesin yargılarla karşı çıkamam. Fakat her gün yaz kış o hayvanların belli bir noktada beklemesi size de tuhaf gelmiyor mu? Ya da sırf bizlerin keyfi için bu projenin devam ettiriliyor olması ilginç değil mi? Teknolojinin geliştiği şu çağda demode olan bir nostaljik keyif için hayvanlara gereksiz yere yük taşıtmak sizin canınızı sıkmıyor mu? Açıkçası İzmirliler faytona itibar etmiyor bile. Çoğu da bu uygulamanın gereksiz olduğunu ve hayvanları keyfi bir durum için kullanmamamız gerektiğini düşünüyor. Peki neden İzmir Büyükşehir Belediyesi ısrarla bu projeye devam etmek istiyor? Bu projeden ne kazanıyor olabiliriz ki? Tanıtım desek, onu başka şekilde de yapabiliriz. Para desek faytondan gelecek paraya belediyenin ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum.
İzmirin fayton kültürü hem benim hem de benim gibi birçok insanın yıllardır kanayan yarasıdır. Yazın sıcakta güneşin altında, kışın soğukta üşüyerek Müşteri bekleyen bu hayvanlar; İzmirlileri mutlu etmez, üzer. Faytona Binme Atlar Ölüyor sözcüsü Elif Narin faytonların ne kadar korkunç bir şey olduğunu şu ifadelerle anlatıyor: Atlarda çatlama diye bir durum var. Eğer yemek yiyip, su içip üzerine koşarlarsa çatlama yaşayabilirler. Bu nedenle aç ve susuz koşturuluyorlar. Çok acı bir şey bu. İnsanlar da sıraya giriyor, sonra üstlerine binip geziyorlar. Öte yandan resmi verilere göre, yılda 400 at fayton kazalarında ve/veya bakımsızlıktan ölüyor.
TÜRKİYEYE ÖRNEK OLSAK?
Diyorum ki Aziz Başkan bizi duysa da şu faytonları yasaklasa. Bunun yerine elektrikli fayton uygulamasını hayata geçirse, tüm Türkiyeye bu konuda örnek olsak. Hayvan sömürüsünün önüne geçsek, hayvan sever bir belediye olarak ön plana çıksak. Kentimizi bu şekilde tanıtmamız daha kalıcı ve güzel bir çalışma olmaz mı?
Günün Vegan Tarifi
Harire tatlısı
Malzemeler:
1 su bardağı pekmez
1 su bardağı un
1 su bardağı şeker
5 su bardağı su
1 çay kaşığı tarçın
Yapılışı:
Tarçın hariç bütün malzemeleri tencereye alıp karıştıralım ve ocağa alıp karıştırarak pişirelim. Koyulaşmaya başladığında altını kısıp tarçını ilave edelim. 2-3 dakika daha pişirip altını kapatalım. Kaselere koyup buzdolabında soğuttuktan sonra servis yapabilirsiniz. Afiyet olsun.