Psikolojik rahatsızlık çekiyorlar
2014 yılından bu zamana Marmara Üniversitesi tarafından yapılan dört çalışma sonucunda, Türkiyedeki Suriyeli her 10 çocuktan altısında psikiyatrik bir hastalığın olduğu ortaya çıkmış. Anadolu Ajansının verdiği bir habere göre İstanbulda sempozyumda konuşan Doktor Veysi Çeri, mülteci çocukların travma sonrası stres bozukluğu ya da depresyonla mücadele ettiklerini dile getirdi. Ben de bu hususta sizlerle birkaç kelam paylaşmak istiyorum.
Bildiğiniz üzere Suriyeli aileler savaştan kaçarak ülkemize sığındı ve o zamandan bu zamanaki süreci zorluklarla beraber atlatmaya çalışorlar. Ailelerin karşılaştığı bu zorluklar; çocuklara da ciddi anlamda yansıyor ve hepsinde psiklojik rahatsızlıklar baş göstermeye başlıyor. Örneğin birçok aile hala derme çatma evlerde, elektriksiz susuz yaşıyorlar. Bununla birlikte çocuklar çalışmak zorunda kalıyor, okul yüzü göremiyorlar. Kendi yaşıtları sokaklarda oyun oynarlarken onlar, iş yerlerinin camlarında akranlarını izlemek durumunda kalıyor. En basiti sürekli olarak gördüğüm bir tekstil atölyesinde çalışan 3 Suriyeli çocuk. Bu çocuklar bizi gördükleri zaman, ufak bir el sallamamızla bile mutlu oluyorlar. Düşünsenize içinde bulundukları durumu
SAVUNMASIZLAR
Suriyeli çocukların karşılaştıkları zorlukları Nesne Psikoloji Dergisine anlatan Prof.Dr. Gülsen Erden ise şu ifadeleri kullanıyor: Anne ya da baba çalışmak zorunda kalıyor, çocuğu bırakacak kimse yok, eve kilitleyip gidiyorlar. Ev kazaları oluyor çocuklar yaralanıyor, hatta yanıyorlar. Özellikle de kışın ocak, soba kazaları oluyor. Yollarda, parklarda denetimsiz ve amaçsız dolaşıyorlar ya da uzak yerlere ev temizliği, amelelik gibi işlere gidiyorlar; cinsel istismara maruz kalabiliyorlar. Genç kızlar için ayrı tehlikeler var; savunmasızlar peşlerine takılan genç bir delikanlı oluyor ve kandırılabiliyorlar; kötü amaçlar için kullanılıyorlar, hamile kalanlar oluyor. Ergen ve genç kadınlar için de riskler artabiliyor. Kendi hemşerileri, imam nikahıyla ikinci eş olarak almaya kalkıyorlar.
NE YAPILMALI?
Konuyla alakalı olarak İstanbulda bir sempozyumda açıklamalarda bulunan Doktor Veysi Çeri, rahatsızlık yaşayanların büyük bölümünün psikiyatri servislerine başvurmadığını, başvursalar da dil bariyeri nedeniyle kendilerini anlatamadıklarını söyleyerek, Bu sorun ilk kez bizim başımıza gelmedi, dünyayı yeniden keşfetmenin bir anlamı yok. Daha önceki mültecilerle yüzleşmiş toplumlarda ne yapılmışsa aynısını yapabiliriz. Önerilen şu, mültecilerin yoğunluklu yaşadığı bölgelerde özelleşmiş çocuk psikiyatrisi servisleri açılmalı, buralara mültecilerin kültürlerini bilen, gönüllük esasına bağlı psikiyatrlar, psikologlar, sosyal hizmet uzmanları ve çocuk gelişim uzmanları gidebilir ifadelerini kullandı.
Bu çocuklar bizim topraklarımızda bizimle beraber büyüyor. Onlara yardım etmemiz hepimizin boynunun borcu.
Vicdanlı kalın
Günün Vegan Tarifi
Sağlık Salatası
Malzemeler
Semizotu
Domates
Yeşil Soğan
Maydanoz
Nar ekşisi
Zeytinyağı
Tuz
Mısır
Salatalık
Öncelikle semi otunu ince ince kıyıyoruz. Daha sonra diğer sebzeleri küçük parçalar halinde doğruyoruz. Üzerine nar ekşisi, mısır, zeytinyağı ve tuz ekliyoruz. Tuz yerine soya sosu da kullanabilirsiniz. Hem karnımızı doyuracak hem de birçok vitamini vücudumuza sağlayacak olan bu mükemmel salata, pratikliği ile de herkesin beğenisini kazanıyor.