Bugünkü yazımda size İzmirin doğal güzelliklerle bezeli ilçesi Karaburunu anlatacağım. Bugüne kadar doğallığından hiçbir şey kaybetmeyen, orayı ziyaret eden insanlara hem huzur veren hem de güzellikleriyle baş döndüren ilçe Karaburun, yerli ve yabancı turistlerin de ilgisini çekmeye devam ediyor. Geçmiş zamanlarda virajlı yolları nedeniyle (Küçüklüğümde Mordoğana giderken o uçurum ve virajlardan ötürü çok korkardım) pek de tercih edilmeyen Karaburun yapılan yeni yollar sayesinde artık turist çekiyor. Karaburunun tarihi yapılan arkeolojik kazılara bakılarak Tunç devrine kadar uzandığı tahmin ediliyor. Bu bölgenin bilinen en eski adının ise Mimas olduğu söyleniyor. Keza Homerosun Odesasında da bu bölgenin ismi Mimas olarak anılıyor.
Peki tatilimizi Karaburunda değerlendirmeye karar verirsek hangi noktalarını gezmemiz gerekir? Biraz da bundan bahsedelim.
Mordoğan
Mordoğan, ilçe merkezine 20 kilometre uzaklıkta bulunuyor. İzmirin yerlileri genellikle sakinliği nedeniyle bu bölgede tatil yapmayı tercih ediyor. Kocakum Plajı, Ayıbalığı, Çatalkaya, Ardıç gibi plajlar, denizi sevenler için de ideal noktalar. Ayıbalığı koyu özellikle de Akdeniz foklarının yaşam alanı olmasından ötürü ilgi çeken noktalardan birisi.
Sarpıncık Feneri
Karaburunun en uç noktasında yer alan Sarpıncık Feneri, etkileyici bir manzaraya sahip. Görselliğe önem veren herkesin bu bölgeyi görmesi gerektiğini düşünüyorum. Özellikle fotoğraf sanatına ilgi duyanlar Sarpıncık Feneri sayesinde harika fotoğraflar çekebilir. Sarpıncık Fenerinin özelliği İzmir Körfezine giriş ve çıkış yapan gemilere yol göstermesi olarak biliniyor. Fener 1938 yılından beri hizmet veriyor. Bu noktadan karşıya bakıldığı zaman Foça ve Midilli Adası da rahatlıkla görülebiliyor.
Sazak Köyü
1923 yılında mübadeleden sonra burada yaşayan herkes Sakız Adasına göç etmek zorunda kalmış. Bu köye o zamandan bu zamana başka yerleşen de olmamış. Sazak Köyüne bu nedenle hayalet köy de deniliyor. Köye araçla ulaşım mümkün değil. Aracı Sarpıncık civarına bıraktıktan sonra 20 dakika kadar yürümeniz gerekiyor.
Narcissos (Dilek Pınarı)
Dilek Pınarı olarak bilinen Narcissos, mitolojik izler taşıyan bir bölge. Hikayeyi bilirsiniz Narcissos sudaki yansımasına aşık olup yemeden içmeden kesilir ve en sonunda nergis çiçeğine dönüşür. İşte bu olay Dilek Pınarında yaşanmıştır. Bu bölgede bir su kaynağı ve dileklerinizi bağlayabileceğiniz ağaçlar bulunmaktadır. Mutlaka görülmesini düşündüğüm noktalardan birisidir.
Manal Koyu
Eğer sessiz sakin noktalarda denize girmeyi seviyorsanız Manal Koyu tam size göre bir nokta. Hem sakinliği hem de buz gibi berrak denizi ile dikkat çeken bu koy, turistlerin de sıklıkla gezdiği yerlerden birisidir.
Mimoza Koyu
Bakir kalmış noktalardan birisi olan Mimoza Koyu, berrak denizi ile dikkat çekmektedir. Hiçbir zaman rahatsız edici bir kalabalığı olmayan bu bölgede huzuru bulmak isteyebilirsiniz.
Peynirini Mağarası
Doğal bir alan olan Peynirini Mağarası, 229 metre uzunluğundadır. 110 metre derinliğe sahip olduğu bilinen mağaranın en derinlerinde yarasaların da yaşadığı ifade edilmektedir. Mutlaka görülmesi gerektiğini düşünüyorum.
Ayşe Kadın Camii
Mordoğanda yer alan bu cami, 700 yıl önce inşa edilmiştir. Ayşe Kadın isimli birisinin vasiyeti üzerine annesi tarafından yaptırılmış olan bu caminin mimarisi dikkat çekmektedir. Camide bulunan neredeyse 500 yıllık saat hala çalışır durumdadır.
Günün Vegan Tarifi
Tarator
Bayat ekmek içi
Sarımsak
Sirke
Zeytinyağı
Tuz
Kimyon
Salça
Yapılışı
Bayat ekmek içi suda ıslatıyoruz. Daha sonra elimizle sıkıp fazla suyunu atıyoruz. Sarımsaklarımızı havanda dövüyoruz. Daha sonra diğer tüm malzemeleri ıslatılmış ekmek içi ile birleştirip bir çatal yardımıyla iyice harmanlıyoruz. Taratorumuz hazır.