Neşe'den Haver Var


  • Oluşturulma Tarihi : 19.05.2017 07:48
  • Güncelleme Tarihi :
Neşe'den Haver Var yazının resmi

Su kesintisinden ne öğrendik?

Tahtalı Barajı’nda meydana gelen arıza nedeniyle geçtiğimiz 3 gün boyunca İzmir’in Buca, Karabağlar ve Gaziemir ilçeleri susuz kaldı. İzmir Büyükşehir Belediyesinin niteliksiz çalışmaları yüzünden başımıza gelen bu durum neticesinde, çıkarmamız gereken birçok dersi de görmüş olduk. Bu noktada hem belediye hem de bizim için önemli olan noktalara değinmek istiyorum. Önce konuya belediye bazında bakalım. Vatandaşlar belediyeyi öncelikli olarak, haber vermedikleri için eleştirdi. Fakat ani bir arıza yaşandığı için belediyenin uyarı yapması mümkün olmadı. Tabi bu ani arıza engellenebilirdi o ayrı mesele. İzmir için oldukça önemli olan Tahtalı Barajı’nın bakımı düzenli olarak ciddi bir biçimde yapılmış olsaydı böyle bir su kesintisi yaşanmayacak vatandaş da mağdur olmayacaktı. Yine aynı şekilde, bir arızayı gidermek için 3 gün harcanması oldukça komik bir durum. Ya da ne bileyim madem bu kadar mühim bir boru hattı bunların neden yedek sistemi yok demezler mi insana? Koskoca “modern” dediğimiz bir şehrin göbeğinde böylesi bir arızanın yaşanması en hafif tabirle rezilliktir.

Öte yandan tankerlerle su dağıtımı tahmin ettiğim kadarıyla bütün bölgelerde yapılmadı. Yapıldıysa bile haberi olmayan insanlar bu durumdan faydalanamadı. Madem tanker ile su dağıtıyorsunuz buna göre bir SMS sistemi kurun ve saat ile dağıtım noktası hakkında vatandaşa bilgi verin. 3 gün boyunca şaka yapmıyorum ESHOT araçları bile kokuyordu. Bari onları temizleseydiniz!  Belediye geçtiğimiz sene de Bayraklı ve Bornova ilçelerindeki 5 günlük su kesintisi ile başarısız çalışmalarını kanıtlamıştı. Sanıyorum geçen seneki rezaletten ders alamamış olsalar gerek ki yine böylesi kötü bir durumla karşılaştık. Her yıl yaşadığımız su kesintileri İzmir’in en önemli alışkanlığı haline geldi…

İzmir Büyükşehir Belediyesinin bu su kesintisinden öğrenmesi gereken şeyler var. Belediyecilik koltukta oturularak yapılacak bir şey değil. Bu nedenle vatandaş odaklı çalışmaya alışmanız gerekiyor! Yoksa bu güzel şehir yavaş yavaş büyük bir köy haline gelmeye devam edecek.

BİZ NE ÖĞRENDİK?

Su kesintisi yaşadığımız 3 gün boyunca, bizlerin de çıkarması gereken dersler oldu tabi. Öncelikle, suyun ne kadar önemli olduğunun farkına vardık. Suyu asla israf etmememiz gerektiğini öğrendik. UNICEF’in yaptığı açıklamalara göre su kıtlığı sebebiyle 2040 yılına kadar 600 milyon çocuk ölüm ya da hastalık riski altında bulunacak. Yayınlanan rapora göre, her geçen yıl suya olan talep artıyor ancak güvenli su kaynakları da bir o kadar azalıyor. Dünyada 36 ülkede ise “son derece ciddi su sıkıntısı” yaşanıyor. Bu ülkelerin başında ise Nijerya ve Etiyopya geliyor. Dünyada her gün 5 yaş altı 800’den fazla çocuk temiz su ve hijyene erişimi olmadığı için ishalden ötürü hayatını kaybediyor. Yapılan çalışmalara göre 2040 yılına kadar su kıtlığı konusunda büyük bir risk altına girecek olan ülkelerde en başta Bahreyn, Kuveyt, Filistin, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, İsrail, Suudi Arabistan, Umman ve Lübnan bulunuyor. Bu listede ülkemiz ise 27. sırada.

Yani yaşadığımız bu su kesintilerinin bize öğretmesi gereken şey ‘su’yun ne kadar önemli olduğu. Su asla boşa harcamamamız gereken hayatımızı temellendiren, onsuz olmadan yaşayamayacağımız bir nimet. Bu sebeple attığımız her adıma dikkat etmemiz gerekiyor.

Peki su israfının önünü nasıl alırız?

Evlerde suyun yüzde 35’i banyoda, yüzde 30′u tuvalette, yüzde 20′si çamaşır ve bulaşık yıkamada, yüzde 10′u yemek pişirme ve içme suyu olarak, yüzde 5′i ise temizlik maksadıyla kullanılmaktadır. Su sağlıklı bir yaşam için en büyük ihtiyaçlarımızdan birisidir. Bu nedenle yazacağımız önlemlere dikkat etmemiz gerekmektedir:

-Meyve ve sebzeler çeşmeden akan su yerine uygun bir kapta yıkanmalıdır.

-Su tasarrufu için bulaşıklar makinede yıkanmalıdır.

-Diş fırçalarken, tıraş olurken suyu boşa akıtmamak su israfı önler.

-Su israfını önlemek için duş süresi kısaltılmalıdır.

-Gereksiz yere sifon çekilmemelidir.

-Bozuk musluklar tamir ettirilmelidir.

-Çamaşır ve bulaşık makineleri tam dolmadan çalıştırılmamalıdır.

-Su tasarrufu için bahçeler buharlaşmanın az olduğu zamanda sulanmalıdır.

-Evlerde su tasarrufunu sağlayacak armatürler kullanılabilir.

Kıtlıktan etkilenebilirler

Avusturalya, Endonezya, Filipinler, Moğolistan, Namibya, Botsvana, Güney Afrika, Peru, Şili ve pek çok Kuzey Afrika ülkesi de 2040 yılında su kıtlığı yaşama ihtimali yüksek olan ülkeler arasında. Kıtlık çekmesi beklenen diğer ülkelerin arasında ABD, Çin ve Hindistan gibi ekonomik aktivitesi yoğun ülkeler de var. Bu ülkeler, günümüzde de su sıkıntısı yaşamakta.

Günün Haberi

Anlaşma Türkiye’de yürürlüğe girdi

ACCOBAMS (The Agreement on the Conservation of Cetaceans of the Black Sea, Mediterranean Sea and contiguous Atlantic area – Mücavir Atlantik Deniz Bölgesi, Akdeniz ve Karadeniz’deki Deniz Memelilerinin Korunmasına Dair Anlaşma) Anlaşması, Resmi Gazete’den yayınlanarak yürürlüğe girdi.

ACCOBAMS’a 2009 yılında katılan Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TUDAV), bu kararı sosyal medya hesabından Türkçe ve İngilizce metinlerle duyurdu.

Günün Vegan Tarifi

Mercimekli Kinoa Pilavı

Malzemeler

1 adet küçük soğan

1 bardak beyaz kinoa

Arzu ettiğiniz kadar mercimek

Tuz, Karabiber

Zeytinyağı

Yapılışı

Mercimekleri biraz haşlayın. Tamamen pişirmenize gerek yok bir miktar yumuşaması yeterli. 1 su bardağı kinoayı da 1-2 saat ılık suda bekletin. Soğanı yemeklik doğrayarak zeytinyağında kavurun. Soğanlar pembeleşince mercimekleri ekleyerek 1-2 dakika daha kavurun. Daha sonra kinoayı ve 2 bardak sıcak suyu ekleyin. Karabiber ve tuzu ekleyin ve ocağın altını kısın. Ocağın altını kısın. Kısık ateşte suyunu çekene kadar pişirin. Pilav piştikten sonra kapağın altına kağıt havlu kapatarak demlenmesini bekleyin. Afiyet olsun. (veganmutfak.com)

Neşe'den Haver Var
Neşe Yavuz
Yazarımız Kim ?

Neşe Yavuz